Türkiye’de ki  yönetim şekli ve keyfiliği başka ülkelerde olsa muhalefet bayram ederdi ellerine malzemeler geçtiği için.

Ülke ekonomik dar boğazda imiş ne yazar, muhalefet bunu yönetimin hatası olarak yarı görür gibi yapsa da, milli mesele deyip yönetime destek veren başka bir muhalefet yoktur dünyada,  sanırım…

Sanki ülke ekonomisini iktidar bu hale getirmedi de…

Her gün her saat, itiraz edeceği,  halka eylemlerle (miting, broşür, el bildirisi vs.) anlatabilecek o kadar çok ülke menfaatlerine uygun olmayan aktivite ve kararları var ki iktidarın…

Bu itiraz ve karşı koymaları muhalefetin hatta ana muhalefetin yapması gerekir de…

HDP’yi saymıyorum çünkü parti yöneticilerinden yerel yöneticilere kadar o kadar çok insan pasifize edilmiş durumda ki; İçerdeler…

Belki de İktidar en etkili muhalafetin onlardan geleceğini varsaymıştı…

Kimbilir?

23 yıldır kayıp yakınlarının akibetini bilmek isteyen veya katledilmiş yakınlarını katledenleri öğrenmek isteyen Cumartesi Anneleri’ni sonunda terörist ilan edilme durumuna getirdi SS.

Coplu, biber gazlı şiddet ve göz altılar, 82 yaşındaki annenin göz altısı…

Buna bile yeterli, etkili tepki gösteremedi  Ana Muhalefet.

Bir iki demeç falan…

Hele Kılıcdaroğlu’nun yumuşak ses tonu ile verdiği demeç… Sadece üzüntülü imiş Ana Muhalefet Partisi lideri, öfke yok, tepki yok. Sanki hasta bir yakının sağlık durumunu söylüyor.

Şarbon rezaleti de çıktı ya bu son günlerde,  orada bile mıy mıy mıy…

MHP,  bazı yandaş mafya liderlerini affettirmek isteyen af yasasını…

Ana Muhalefet net olmayan tavır içinde, “hele bir bakalım”  falan filan…

Yahu desene şu olursa varım,  bu olursa yokum…

Muhalefet sokakta yapılır yasalara uygun olarak. Yasal engel mi çıkartıyorlar, zorlarsın.

Hakkını yemeyelim birkaç milletvekili var canla-başla demokratik hakkını sokakta kullanan.

Ama bu iş birkaç milletvekilinin kişisel çabaları ile ileriye gidemez,  partinin tüm birimleri ve taraftarları ile olur, olursa.

Gaz yerlermiş, yesinler…  Yasaklanırmış,  yasaklasınlar…İçeri atılırlarmış, atılsınlar…

Bu Ülke’nin genel kurmay başkanı bile terörist başı olarak (!) içeri atılmadı mı? Yazarlar,aktivistler,öğrenciler,işçiler,üniversite hocaları… Diğerleri, hemen herkes…

Geçen gün sosyal medyada bir CHP’li  (Beylikdüzü CHP) vatandaş  “CHP’den umudumu kestim’’ diyenlere,  “Buyurun, AKP,MHP,İYİP,DSP,ANAP, SP  hangisini isterseniz oraya geçin” diye yazmış.   HDP yok aralarında çünkü o yazdığı alternatif partilerle bir farkı yok CHP’nin, öyle sanıyor!

6,5 milyon oy almış (her türlü baskı ve şiddet gördüğü halde) o Partiyi Türkiye Partisi olarak görmüyor ırkçı kafa.  Hala “Anayasaya aykırı ama Evet” yanlışının ceremesini çekiyor ülke.

Amma velakin,  CHP’nin en büyük sorunu ülke meseleleri, demokratik  meseleler, hak hukuk  değil, kendi iç sorunları.

Yazık…

Emparyalizme karşı en büyük en değerli zaferimiz olan 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI’mızı kutlar,  Komutanları Atatürk’le birlikte tüm şehitlerimizi saygı ile anarken,  1 EYLÜL DÜNYA BARIŞ GÜNÜMÜZ’  ü de  kutlarım…