Aldılar, hapse tıktılar, eksik ve yanlış yargıladılar.
Genel Kurmay Başkanı’nı örgüt lideri…
Generalleri, siyasi parti yöneticilerini ve gazetecileri darbeci…
Bunlara selam verenleri de örgüt üyesi yaptılar.
Toplam sayıları 274 oldu.
Mahkeme, Silivri…
Dosya’nın adı: ERGENEKON’DU…
Neler neler söylendi, nice üfürükler esti utanç rüzgarı eşliğinde.
Meslekten de utandık, insanlıktan da…
Çünkü dosya içeriğini bilmeyen kimi yalaka ve yandaşlar;
Kimi zaman TV’lere tüneyip, baykuş sesi çıkardı.
Kimi zaman da gazete sayfalarından salya akıttı.
Utanmadan kızarmadan…
Dahası, yerin dibine girmeden konuşup yazdılar.
Derken yıllar geçti.
Derken tutuklanan namuslu vatandaşlar serbest kaldı.
Bu kez de hemen 180 derece dönüp;
‘’Bunlara kumpas kuruldu’’ dediler.
Onca yıl, önce mağduriyet, onca adli rezaletten sonra dediler.
Şimdi de Yargıtay 16. Ceza Dairesi:
‘’ Bu insanlar boş yere mağdur edilmiştir. Böyle bir yargılama olamaz.
Ortada örgüt, darbe falan yoktur’’ deyip, Silivri’nin kararını bozdu.
Kısacası ERGENEKON mağdurlarını böylece akladı.
Ne diyelim!.. İnsanlıktan çıkanlarla…
Devleti ayakta tutan kurumların belini kıran utanmazlara…
En iyisi onları ERGENEKON çarpsın…
Türk Milleti’nin Doğuş Destanı…
Bu milletin yeryüzündeki Varoluş Destanı çarpsın…
Irkına ihanet ederek, kumpaslar kuran…
Orta Doğu cehennemine benzeme hevesine kapılanlar utansın.
İnsanlık tarihi, kişi ve grupların birden fazla din ve inanç şemsiyesi altına girdiğini yazar.
Yani din veya inançların değiştirildiğini yazar.
Ancak insanlık tarihi, ırkların değişikliğinden söz etmez.
Dosya adı, ERGENEKON OLUNCA:
Sanki EGENEKON bir öcüymüş gibi…
Sanki bu coğrafyayı kana bulayanların sorumlusuymuş gibi vurdular.
Bir gün ERGENEKON’A … Bir başka gün CUMHURİYET TÜRKİYE’SİNE VURDULAR…
Oysa ortada ne darbe vardı. Ne de başka şey…
Yargıtay’ın dediği gibi; ‘’Olmayan şey, nasıl yargılanır, nasıl suçlu olur?’’
Çok yazık ki, oluyor işte…
Tıpkı din iman edebiyatıyla bir birini yiyen;
Orta Doğu cehenneminde olduğu gibi oluyor işte.
Yeter ki bir millet oyalansın. Yeter ki tepedeki birileri hoşnut olsun.
Bir milletin şanlı geçmişinden kime ne?
Çağdaş cumhuriyetinden kime ne?
Gözler kararmış, kulaklar tıkanmış bir kere…
İşte o günlerde:
Bir de baktık ki adamlar köylerinin adını değiştirmek istiyor.
Neden? Çünkü ERGENEKON…
Kimileri soyadını değiştirmek istiyor.
Neden? Çünkü EREGENEKON…
Oysa ERGENEKON: Kısacası, Türklerin doğuş destanının adıdır.
Türkler için şan ve şeref destanıdır.
Zaten her milletin bir tarihi geçmişi vardır.
Her millet, bu köklerin üzerinde ayakta durmuştur elbette.
İnsanların, ırkını tanıyıp bilmesinden doğal ne olabilir ki?..
İnsanların kendi ırkına saygı duyup; Ona bağlı kalması, en doğal hakkıdır.
Irkını bilecek, ancak ırkçılık yapmayacaksın!..
Ben ben… Biz biz yerine; Elbette ki ‘’ ÖNCE İNSAN’’ diyecek…
Yaşadığın topraklardaki her ırktan insanı, bir sosyal barışla kucaklayacaksın!
Yani… Bir ‘’ATATÜRK MİLLİYETÇİSİ’’ olacaksın.
Bir yanda millet olmanın tarihi kökünü sahiplenirken;
Öte yandan da inançlarınla birlikte…
Tüm sosyal normlarını ayakta tutacaksın.
‘’Nasıl olsa Müslüman’ız, ırkımızı boş ver’’ sözü;
Yere basmayan, sosyolojik olguya ters düşen sözlerdir.
Böyle bir sözü;
Dünyada başka dinlere ait olanlar da dile getirmemiştir bu biline…
Çünkü inançlar, bir toplum için sadece bir sosyal normdur o kadar.
Tıpkı ahlak, hukuk, örf adetler gibi.
Keşke Orta Doğu Halkı, el-etek öpeceğine;
Millet ve de vatandaş olmanın bilincine erebilseydi.
Kula kulluk edeceğine; sadece Yüce Yaradan’a el açsaydı.
SÖZÜMÜZ VAR:
Yalaka iletişim dünyasının balonlarıyla:
ERGENEKON olan köyünün ismiyle…
Soyadlarını değiştirmek isteyen korkak tabansızlarla…
Türk’ün tarihi köküyle, son Cumhuriyetine ilişmek isteyenlere…
Elbette ki sözümüz var.
Dünya Tarihi, sizleri ilk olarak ERGENEKON ile yazdı.
Son olarak da ATATÜRK’ÜN KURDUĞU ÇAĞDAŞ CUMHURİYET’LE…
Bundan onur ve gurur duyacağınıza, eğer beyin yıkayanlara kanarsanız;
Bir gün mutlaka, sizler de BATI’NIN yolunu tutup kaçarsınız!
Aman dikkat!.. Denizlerde boğulmayın olur mu?
Çünkü tarihi köküyle, devlet ve milletine sahip çıkmayanların sonu;
Bir büyük felakettir.