Cenaze törenine Dicle Deli'nin yakınları, arkadaşları CHP ve HDP Milletvekilleri, Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, Şişli Eski Belediye Başkanı CHP Milletvekili Adayı Mustafa Sarıgül, ile çok sayıda kişi katıldı.



"İSMİN GİBİ AKIP GİTTİN DİCLE"

Dicle Deli'nin tabutu başında abla ve kardeşlerinin yaktığı ağıtlar yürekleri dağladı. Ablasının "İsmin gibi akıp gittin Dicle" sözleri ise herkesi gözyaşlarına boğdu.
Genç kızın cenazesi Fatih'teki Silivrikapı Camii içine alındı; burada öğle vakti cenaze namazı kılındı. Cenaze namazının ardından da Dicle Deli'nin tabutu kadınların omuzlarında Silivrikapı Mezarlığı'na götürüldü ve cenazesi toprağa verildi.



"KIZIM 50 METRE GERİMDEYDİ"

Bakırköy Belediyesi’nde zabıta memuru olan Faik Deli o anları şöyle anlattı: “Kızımla birlikte Ankara’ya gittik. Eğer ben o kortej içerisinde tanıdığım arkadaşlarımla selamlaşmamış olsaydım 2-3 dakika sonra kızımın yanında olacaktım. Kızımla aramda 50 metrelik bir mesafe vardı. O anı gördüm. o mesafede peş peşe 3-5 saniye arayla patlatılan iki bomba. Kızımın cesedini gece morgda bulabildim. İşin daha acısı o anda insanlar yerde cenaze parçaları toplarken güvenlik görevlilerinin gaz bombalarıyla, coplarla insanlara saldırmalarıydı. Ambulansların en azından 40 dakika gecikmeli gelmeleriydi.

İnsanların cenazesine sahip çıkmasına bile tahammül edemeyen güvenlik görevlilerinin sorumlusu kim? Bence o talimatı veren insanlar o bombaların da orada patlatılmasının talimatını veren insanlardır. Bizim istediğimiz barış, kardeşlik. Onurlu bir yaşam. Bu saldırılar bizi yıldıramayacak. Yani bizi öldürdüler, katlettiler biz bu taleplerimizden, onurlu mücadelemizden vazgeçecek değiliz. Barışı isteyen insalara bomba yağdırmak hangi insanlığa hangi müslümanlığa sığar.“ diyerek duyğularını anlattı.

Selvi Sarıtaç / Kent Yaşam
 

Editör: Haber Merkezi