Yerel seçimlere kısa bir süre kaldı. Bir tarafta ‘Cumhur İttifakı’ adı altında AKP+MHP ittifakı netleşmiş gibi…

Diğer tarafta muhalefetteki CHP, İYİP, SP ve HDP var netleşmemiş gibi! Hayır cephesi olarak yüzde 49, diğer bir iddiaya göre yüzde 52 oy potansiyeline sahip. (Ekonomik kriz nedeni ile bu oran muhalefet lehine fazlasıyla artıyor gibi).

Mantıken mevcut siyasal yapıyı - otoriteyi geriletmenin tek çözümü, yolu, birlikte hareket etmek, - öz veriyle hareket etmek – gerekirken; Öyle bir milliyetçilik yarışına girmişler ki, bulutların üstünde dolaşmaktan ayakları yerlere değmiyor…

Büyük bölümü milliyetçi aday bulma peşinde.

Cumhur ittifakında MHP ye 3-4 ilin adaylığı AKP tarafından desteklenecek gibi ve MHP’nin Türkiye genelinde oy oranı AKP’nin dörtte biri. Bunu ölçü alan İYİP kendi oy oranlarının (Türkiye geneli) CHP’nin yarısı kadar olduğunu söyleyip ona göre İl Başkanlığı adaylığı istiyor ve seçmenimizin hakkını koruyacağız diyor. İyi de Sayın İYİP, hangi illerde mevcutların arasında belediye başkanınız var? MHP’nin var, ona göre tez hazırlıyor.

Hadi bunları kısır farz edip bir yana bırakalım ülke ve İstanbul gerçeğini neden görmüyorsunuz?

Muhalefetteki partiler içinde ülkemizin üçüncü büyük partisi HDP’dir 6 Milyonun üzerinde oy almıştır ve bir bölgenin birinci büyük partisi yetmedi, İstanbul’un da üçüncü büyük partisidir. HDP’yi dışlayarak Türk Milliyetçiliği yarışı ile muhalefetin Cumhur İttifakı’nı yenmesi mümkün değildir, görmüyor musunuz?

Anayasal kurallara göre kurulmuş yasal bir parti olan HDP’yi sevmiyor olabilirsiniz. (Cumhur İttifakı içindekilerin tabanları birbirlerini çok mu seviyorlar? Ya da Millet İttifakı olarak düşünülen partilerin tabanları bir birini çok mu seviyor?) ama demokrasi için, hak-hukuk-adalet için, mevcut otoritenin geriletilmesi için işbirliği yapılamaz mı?

HDP’yi dışlamak bölücülük değil mi?

Bu soruyu demokratik düşünenlere soruyorum yoksa ırkçılık yapanların yanıtı bellidir.

Onlardan tepki de gelecek biliyorum, zati başımıza ne geldi ise aman şunu söylemeyelim böyle sanırlar, aman böyle yazmayalım şöyle sanırlar çekingenliğinden gelmedi mi?

Eyy Muhalefet! akıllı ol gerçekleri gör.

Yoksa yandı gülüm keten helva!