MUTLULUĞUN RESMİ

Mutlu değilsen hiç bir anlamı yok;

Evin,

Barkın,

Arabanın,

Eşyaların,

Ve yaşadığın kentin bile…

Esas olan tek şey,

Mutluluğun…

Mutluluğun bir anahtarı da,

Gözün tok olacak…

Sağlıklı bir bedenin ve geçimini sağlayacak kadar gelirin varsa

Kimseye muhtaç değilsen,

Tensel ve tinsel anlamda

İç ruhunu doyuracak bir eşin ya da bir sevgilin de varsa

Doya doya sevişebiliyorsan

Hayatın en güzeli senindir,

Tadını çıkar…

Ağa da sensin,

Paşa da sensin…

“Bana mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?”, diye sormuştu Nazım Hikmet, ressam Abidin Dino’ya. .

Nazım Hikmet'in "Bana mutluluğun resmini yapabilir misin şiiri?"

“Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin?
İşin kolayına kaçmadan ama
Gül yanaklı bebesini emziren melek yüzlü anneciğin resmini değil
Ne de ak örtüde elmaların
Ne de akvaryumda su kabarcıklarının arasında dolanan kırmızı balığınkini
Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin”
Çok şükür, çok şükür bugünleri de gördüm, ölsem gam yemem gayrinin resmini yapabilir misin üstad?

Yazık, yazık, Havana’da bu sabah doğmak varmışın resmini yapabilir misin?

Sen mutluluğun resmini yapabilir misin Abidin”

Nazım Hikmet Dino'yu hitaben bu dizeleri yazmıştı.

Ve diğer o güzel şiiri:

Ve kadınlar bizim kadınlarımız:
korkunç ve mübarek elleri
ince, küçük çeneleri, kocaman gözleriyle
anamız, avradımız, yârimiz
ve sanki hiç yaşanmamış gibi ölen
ve soframızdaki yeri
öküzümüzden sonra gelen
ve dağlara kaçırıp uğrunda hapis yattığımız
ve ekinde, tütünde, odunda ve pazardaki
ve kara sabana koşulan ve ağıllarda
ışıltısında yere saplı bıçakların
oynak, ağır kalçaları ve zilleriyle bizim olan
kadınlar,
bizim kadınlarımız

Abidin Dino mutluluğun resmini yapmadı.

Bir kare ile somutlaştırılamazdı mutluluk kavramını. O mutluluğu sözcüklerle anlatma yolunu seçti, arzularının, hayallerinin özlemini şiirle yazdı…

Mutluluğun Resmi

Kokusu buram buram tüten
Limanda simit satan çocuklar
Martıların telaşı bambaşka
İşçiler gözler yolunu.
İnebilseydin o vapurdan
Ayağında Varna’nın tozu
Yüreğinde ince bir sızı.
Mavi gözlerinde yanıp tutuşan
hasretle kucaklayabilseydim
seninle, bir daha.
Davullar çalsa, zurnalar söyleseydi
Bağrımıza bassaydık seni Nazım,
Yapardım mutluluğun resmini
Başında delikanlı şapkan,
kolların sıvalı, kavgaya hazır
Bahriyeli adımlarla düşüp yola
Gidebilseydik Meserret Kahvesine,
İlk karşılaştığımız yere
Ve bir acı kahvemi içseydin.
Anlatsaydık
o günlerden, geçmişten, gelecekten,
Ne günler biterdi,
Ne geceler...
Dinerdi tüm acılar seninle
Bir düş olurdu ayrılığımız, anılarda kalan.
Ve dolaşsaydık Türkiye’yi
bir baştan bir başa.
Yattığımız yerler müze olmuş,
Sürgün şehirler cennet.

İşte o zaman Nazım,
Yapardım mutluluğun resmini
Buna da ne tuval yeterdi;
ne boya...

Abidin Dino

Şu tabloya bir bakın…

Bir yatakta karı koca altı çocuğu ile birlikte yatmaktadır. Yatağın üstünde bir köpek ve hepsinin yüzlerindeki o mükemmel tatlı gülümseyişle uyuyorlardır. Ve yerlerde gezinen bir de tavuk görülmektedir. Odada eşya olarak sadece yatak vardır. Pencerede kâğıt, bir kenarda sobanın yan yatmış borusu, bir küçük battaniye, akan bir dam, kırık yatak ayağını dengeye sokmak için konmuş kitaplar, mutlu ailenin mutlu kedi ve köpeği. Soğuktan kızarmış burunlar… Ama yakında penceren güneş doğacak…

Bu tabloyu kim yaratabilir ki?

Böyle bir tabloyu, o yatakta olanlardan birini kaybetmeden değerini bilen ve mutlu olabilen bir aile

yaratabilir ancak…

Kaybetmeden birlikteliğin gücünü yaşayabilmenin tablosudur bu…

Bu koyun koyuna oluşan tablo başka hangi bedele ya da nereye değişe bilinir ki?

Bence hiçbir şey, hiçbir şey bu tablonun verdiği mutluluğu veremez.

Bilinen yanlış:

Nazım Hikmet Dino'yu hitaben bu dizeleri yazdı, ancak Abidin Dino "mutluluğun resmi"ni yapmadı.
Söz konusu resim ise Dianne Dengel’in bir posta kartı çalışması. Ressam Türkiye’de Abidin Dino'nun yaptığı sanılan "mutluluğun resmi" adlı eseriyle tanınıyor.

Resmin gerçek sahibi Dianne Dengel’dir.

Mutluluğun resmi ile ünlü, Dianne Dengel 1939 doğumlu Amerikalı bir ressamdır.

Türkiye’de kendisine ait olan “mutluluğun resmi” isimli tablonun Abidin Dino’ya ait olduğu söylenmiş ancak tablonun asıl sahibinin Dianne Dengel olduğu ispatlanmış.