Mimarlar Odası Trakya Bölge Temsilciliği Başkanı Mimar Mustafa Fazlıoğlu, Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi Temsilcisi İlknur Türkoğlu ve Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Genel Başkanı Aziz Koçal’ın danışma kurulunu oluşturduğu toplantıda, 31 Mart yerel seçimlerinin ülkemiz geleceği için ne denli önemli olduğu konuşuldu.

SAHTEKARLIK YAPIYORLAR

Kenti korumak için uzun yıllardır mücadele ettiklerini Mimarlar Odası Trakya Bölge Temsilciği Başkanı Mustafa Fazlıoğlu, yakın zamanda gündeme düşen Askeri alanların imara açılmasıyla ilgili tepkisini dile getirdi. Mimarlar Odası olarak Florya’da Galatasaray Kulübü ve askeri alanla ilgili dava süreçlerini başlattıklarını söyleyen Fazlıoğlu, ilçe kamuoyunun yakından ilgilendiği Kaşıbeyaz arazisinin de ticari alana dönütürülmesi için alınan meclis kararını iptal ettirdiklerini belirtti.

25 dönüm konut arazisini ticari alana dönüştürmek isteyen mevcut belediye yönetiminin imar yasasındaki bir maddeye atıfta bulunarak sahtekarlık yaptığını ifade eden Fazlıoğlu, “Bir sokağın ticari alana dönüştürülmesi için, mevcut sokağın en az yüzde 50’sinin ticari olarak işletilmesi lazım. Gidin bakın o sokakta bir tane dükkan yok. Mevcut yönetim gidip buna bile bakmamış” diyerek teki gösterdi.

Geçtiğimiz yaz aylarında Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi için yaptıkları yürüyüşler, imza kampanlayaları, bakanlarla yapılan görüşmeler ve açtıkları dava sonucu da, bilir kişinin kendilerini haklı gördüğünü söyleyen Fazlıoğlu, Şehir Plancıları Odası ve Mimarlar Odası’nın birlikte yürüttüğü süreç sonucunda mahkemenin de bilirkişi raporunu dikkate alacağı umudunu taşıdıklarını ve mücadeleye devam edeceklerini söyledi.

KERİMOĞLU BİZİM EMEĞİMİZ ÜZERİNDEN SİYASET YAPIYOR

Bakırköy’de de seçime giderken mevcut belediye başkanının son günlerde sosyal medyayı çok kullandığını, gerek katıldığı televizyon programlarında gerekse gazetelere verdiği demeçlerde, sürekli kent savunmasının kazanımları üzerinden siyaset yaptığını söyleyen Fazlıoğlu, “Bizler burada 3 yıldır mücadele ediyoruz. Başkanımız mücadelemizin hiç bir yerinde bize katkı sağlamamıştır. Bir keresinde geldi, görüntü verip gitti. Bizler hiç bir zaman ortak mücadelede belediye yönetimi ile bir araya gelemedik. Şimdi de halkın kazanımları üzerinden siyaset yapan Kerimoğlu’nu kınıyor, beyanatlarının doğru olmadığını deklare ediyorum” dedi.

“Keşke yanımızda olup kapısının 10 metre yakınında günlerce kurduğumuz stantlara gelip bir imza verseydi. Keşke 500 yıllık geçmişi olan Demirciler Çarşısı ile ile ilgili taleplere açık olsaydı. Cadde ve sokakları görüntüde boyamaktan öte çalışmalar yapsaydı da kendisini alkışlasaydık” diyerek eleştirilerine devam eden Mustafa Fazlıoğlu, “Keşke o sıcak günlerde gelip bir bardak su verseydi” diyerek, Başkan Kerimoğlu’nu yalanladı.

KERİMOĞLU’NDAN PANELE ENGEL

Yerel seçimlere doğru giderken bir çok il ve ilçede paneller düzenlendiğini ve Bakırköyde’de durum değerlendirmesi yapmak ve işin uzmanlarından bilgi almak için bir panel düzenlediklerini söyleyen Fazlıoğlu, söz konusu panel için belediye ile iletişime girdiklerini ve 24 Kasım tarihi için Tarık Akan Konferans Salonu’ndan gün aldıklarını belirtti. Panele 10 gün kala belediye yönetiminin kendilerini arayarak, yoğunluktan dolayı salon tahsisinin iptal edildiğini söylediklerini belirten Fazlıoğlu, farklı bir tarihte uzlaşmaya gitmek istediklerini ama belediyenin kendilerine dönüş yapmadığını söyledi.

22 ARALIK’TA YAPILACAK PANELE ÇAĞRI

Tüm engellemelere ragmen, 22 Aralık Cumartesi günü saat 18:30’da İncirli Caddesi üzerinde bulunan Altınbaş Üniversitesi konferans salonunda Prof. Dr. Hüseyin Tarık Şengül, Prof. Dr. Asuman Türkün ve Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhçu’nun konuşmacıolarak katılacağı, “Kriz, yerel yönetim ve kentleşme” paneline tüm Bakırköy halkını davet etti.

BAKIRKÖY ÇOK KÖTÜ YÖNETİLİYOR

Bakırköy’ün çok kötü yönetildiğini bildiğini ve mevcut belediyenin değişmesi için çalıştıklarını söyleyen Mimarlar Odası Trakya Bölge Temsilciliği Başkanı Mustafa Fazlıoğlu, “Mevcut yönetim anlayışının Bakırköy’de iktidar olmasını istemiyoruz. İlçemizin çağdaş ve yaşanabilir bir kent haline gelmesi, meslek odaları ve STK’ların da içinde olduğu bir yerel yönetim anlayışını benimsiyoruz” dedi.

KAMUSAL ALANLARDA SORUMLULUK DUYAN HERKES YEREL YÖNETİCİDİR

Toplantıya katılan İstanbul Mimarlar Odası Genel Sekreteri Ali Hacıalioğlu’da, yerel yönetim sürecine, yerelde örgütlü tüm derneklerin, STK’ların, meslek odalarının ve kentin gidişatından endişe duyan tüm platformların dahil olması gerektiğini söyledi.

Aday olacak kişilere önce bunun anlatılması gerektiğini söyleyen Hacıalioğlu, “Öncelikle bizler yerel yöneticiler olduğumuzu içselleştirmeliyiz. Kamusal alanlardan dolayı sorumluluk duyan herkes yerel yöneticidir” diyerek konuşmasını sürdürdü.

Muhalefet yada iktidar fark etmeksizin yöneticilerin atama yöntemiyle seçildiğini söyleyerek devam eden Hacıalioğlu, “Kişisel beklentileri bir yana bırakarak, Türkiye’nin geleceğini düşünmemiz lazım” dedi.

Toplantıda konuşan Tüketiciyi Koruma Derneği (TÜKODER) Genel Başkanı Aziz Koçal da “Krizin Faturasını Ödemeyeceğiz” adıyla bir platform kurulduğunu ve Bakırköy Kent Savunması’nın da platform bileşeni olduğunu söyleyerek, Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda kurulan stantta imza kampanyası başlatıldığını belirtti. Krizin faturasını ödemeyeceğiz platformunun Cumartesi günü saat 14:00’da Özgürlük Meydanı’nda yapacağı büyük mitinge  çağrı yaptı. Koçal, “Toplumun duyarlı olması için görev üstlenmemiz gerekiyor.” diyerek konuşmasını sürdürdü.

Bilgilendirme konuşmalarının ardından, Bakırköy’le ilgili talep ve önerilerini dile getiren katılımcılar sırasıyla söz alarak düşüncelerin aktardı.

Bakırköy Kent Savuncularından Çetin Kaya, faşismin en korktuğu şeyin sokak ve örgütlülüğün çoğalması olduğunu söyledi.

MAHALLE MECLİSLERİ KURULMALI

Uzun yıllardır Bakırköy’de yaşadığını söyleyen bir vatandaş, günümüzde kaliteli bir devlet adamı göremediğimizi ifade ederek, kitlelerin temsili demokrasiyi terk ettiğin belirterek, aksine karar sürecine katılması gerektiğini belirtti. Kendi öz yönetimleri olan Bakırköy’ün nasıl yönetmesi gerektiği konusunda eylem ve söylem birlikteliği yapmaları gerektiğinin altını çizdi. Mahalle meclisleri kurararak, doğrudan demokrasinin işletmesine aracı olmaları ve karar sürecine katılmaların gerektiğini belirtti.

BAŞKANLIK SİSTEMİNİ HAYATA GEÇİREN İLK BELEDİYE BAKIRKÖYDÜR

Bakırköy’de CHP’nin iktidar olması için uzun yıllar mücadele ettiğini ve kanser hastası olmasına rağmen çalışmalarına ara vermeden devam ettiğini söyleyen Lütfiye Şengül isimli vatandaş, sosyal demokrat bir belediyeden umudunun kalmadığını söyledi.

2014 seçimlerinde mevcut Başkan Kerimoğlu’nun seçim ofisinde kazanması için bizzat çalıştığını söyleyen Şengül, “Başkanlık sistemi ile yönetildiğimiz gerçeği unutulmasın ve ülkedeki başkanlık sistemini ilk hayata geçiren belediyenin de  Bakırköy Belediyesi olduğu gerçeği es geçilmesin. Meclis yetkisini başkana vererek, başkanlık sistemine aracı olmuştur” diyerek tepkisini dile getirdi.

PARTİME HAKKIMI HELAL ETMİYORUM!

Mimarlar Odası ve bir kaç Sivil Toplum Kuruluşundan başka istikrarlı bir duruş sergilemeyen diğer dernek ve STK’lara da tepki gösteren Lütfiye Şengül, “İlçemizdeki hayvana, insana, doğaya acımıyoruz. Rüşvet almış başını gidiyor. Esnaf şikayetçi. Emek verdiğim partinin bu şekilde eleştirilmesinden rahatsızım. Hakkımı da helal etmiyorum. Tüm aday adayları birleşsin, ya da bağımsız bir aday çıkaralım” diyerek konuşmasını tamamladı.

ORTAK AMACIMIZ KENTİMİZİ KORUMAK

Mimarlar Odası olarak kuruluşlarından bu yana kent mücadelesini sürdürdüklerini söyleyen Trakya Bölge Temsilcisi Mustafa Fazlıoğlu, Kent Savunması’nın ortak amacının yaşadıkları kenti korumak ve ülkede demokrasi mücadelesini sürdürmek olduğunu söyledi.

MEVCUT YÖNETİMİN KAZANMA GARANTİSİ YOK

“Yemek yemeyi kar sayan dernek ve STK’lar ile bir araya gelmedik, gelmeyeceğiz” diyerek devam eden Fazlıoğlu, “Biz doğru bir iş yaptığımızı biliyor ve tek amacımız kentimizi korumak” dedi.

Bakırköy Kent Savunması olarak, yerel yönetimlerde nasıl etkili olabileceklerinin çalışmalarını uzun yıllardır sürdürdüklerini söyleyerek devam eden Fazlıoğlu, “Mevcut yönetimin kazanma garantisi yok. Başka bir siyasi anlayışta ilçemize gelebilir. Bizim yaşadığımız kente karşı sorumluluğumuz var ve neler yapabiliriz onun derdindeyiz. Eylem ve söylem birlikteliği oluşturmalıyız” diyerek devam etti.

Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi Temsilcisi İlknur Türkoğlu’da, 3 yıldan beri kent savunması içerisinde yer aldığını söyleyerek, “Bizler çok güzel şeyler yaptık. Nasıl yorulduğumuzu ise bir tek biz biliyoruz. Sayın Kerimoğlu, bizim yaptığımız şeyler üzerinden siyaset yapıp oy kurtarmaya çalışıyor. Bizler bu kentin asıl sahipleriyiz” diyerek düşüncelerini aktardı.

ATAMA ANKARA’DAN YAPILIYORSA, ORAYA GİDELİM!

Toplantıya katılan Ataköy Doğa ve Yaşam Derneği Başkanı Asuman Yarkın Yeşilırmak’ta, umutsuz olmanın bir işe yaramayacağını söyleyerek, “Buradaysak bir çıkış yolu arıyoruz demektir. Hepimiz atamaya karşıyız. Belediye yönetiminden memnun olmayanların mahallelerde toplantılar yaptığınıda biliyoruz. O halde Ankara’dan atama yapan kişiye derdimizi anlatalım. Mevcut yönetimden olan memnuniyetsizlikten dolayı iktidar partisi de belediye yönetimine gelebilir. Bakırköyümüzü vermek gibi bir tehtid ile karşı karşıyayız. Sokağa çıkmadan etkili olamayacağız” dedi.

HERŞEYİN LAFTA KALDIĞINI SÖYLEYİNCE PROVAKATÖR OLDUM!

Kent Savunucularından Bakırköylü Ümran Serhan’da, Bakırköy Belediye Başkanı’nı 4 yıl önce bir seçim konuşmasında gördüğünü ve konuşmasını çok beğendiğini söyleyerek, Kent Konseyi’nde de gönüllü olarak çalışmaya başladığını ama Kerimoğlu’nun söylediği her şeyin lafta olduğunu gördüğünü ssöyleyerek, “Herşeyin lafta kaldığını söyleyince provokatör oldum” diyerek tepkisini dile getirdi.

BAKIRKÖYLÜLER OLARAK, KERİMOĞLU’NU İSTEMİYORUZ

Mevcut Belediye Başkanı’nın halktan kopuk ve sadece ağzının iyi laf yaptığını belirten Serhan, “Başkan Kerimoğlu, bizim iş birliği yapacağımız bir kişi değil. Keşke bağımsız bir aday çıkarabilsek,  CHP’ye de böylece  ders verebilsek. Atama sistemi gösteriyor ki, CHP’de de tek adam diktatörlüğü var. Bakırköy’ü Ak Parti’ye vermek istemiyoruz ama CHP’nin dayatmasını da istemiyoruz.” diyerek konuşmasını tamamladı

KENTİN SORUNLARI, KENTLİLERLE PAYLAŞILMALI

Bakırköy Kent Savunması toplantısına katılarak düşüncelerini ifade eden CHP Bakırköy Kadın Kolu Başkanı Nebahat Civan’da, CHP’li belediye de olsa partililer olarak her konuyu tartışma imkanı bulmadıklarını söyleyerek, kentin sorunlarının kentlilerle paylaşılması gerektiğini söyledi.

Sorunların yaşandığı mekanlarda düzenlenecek toplantılarla, hem duyarlılığı hem de katılımı çoğaltacaklarını düşündüğünü söyleyen Civan, “Askeri alanın imara açılmasını katliam olarak görüyorum. Kent Savunması olarak partiler üstü toplantılar yaparak, sorunun olduğu mahallelerde toplumu bilinçlendirmenin çok daha faydalı olacağına inanıyorum” dedi.

BAKIRKÖY KENT KONSEYİ KONUŞULDU

Bakırköy İş Adamaları Derneği’ni temsilen toplantıya katıldığını söyleyen Recep Sevinç, “Ne yazık ki ilçemizde, bir olmak için  bir de almak için oluşturulmuş STK’lar var. Öncelikle bunları belirlemek lazım. Mimarlar Odası olarak çok güzel bir hareket başlatıldı ama dar bir kalıpta sıkıştı kaldı” diyerek konuşmasına başladı.

Bakırköy’de her ilçede olduğu gibi Kent Konseyi denilen bir gerçeğin olduğunu söyleyen Sevinç, “Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. Kent konseyi seçimlerinde, konseyin başına belediye başkanı seçildiği anda olay bitti ve ilçedeki hiç bir STK buna ses çıkarmadı. Bakırköy İş Adamları Derneği olarak, Kent Konseyi’nin başına Başkan Kerimoğlu seçildiği anda biz Kent Konseyi’nden ayrıldık. Biz önce tepki koymayı öğrenmeliyiz” diyerek devam etti.

BİZİM BAŞKANIMIZIN, EGOSU PATLAMIŞ!

Kent Konseyi’nin bağımsız çalışmasına izin vermenin, insanların kendi etik değerleri ve egosuyla alakalı olduğunu söylerek konuşmasına devam eden Sevinç, “Bizim başkanımız egosu patlamamış biri olduğu için şu anda bu mümkün değil ama bunu kırmamız lazım. Siyaset bir sevda ve kavgadır. Bu kavga ve sevda hayat biterse son bulur. Belediye başkanlarının Kent Konseyi üzerinde hiç bir yetkisi yoktur. Kılıfına uydurulmuş bir yetkileri vardır” dedi.

Bakırköy Mimarlar Odası olarak güzel bir iş yaptıklarını, denize bir taş attıklarını ama bunun devamının gelmesi gerektiğini söyleyen Recep Sevinç, “Toplantılara Kent Konseyi yöneticilerini de çağırın. Amacımız kentimizi savunmak olduğuna göre katılmamaları için de bir sebep yok diye düşünüyorum” diyerek devam etti.

Atama yöntemiyle aday belirleme sürecine de Ankara’dan değil, Bakırköy’den ses çıkarmaları gerektiğini söyleyen Sevinç, “Buradan öyle bir ses çıkarmalıyız ki, Ankara’dan duyulmalı” diyerek konuşmasına son verdi.

BAKIRKÖY BELEDİYESİ 2 DÖNÜM YERİ ALMIŞ, ONAYI VERMİŞ!

Toplantıda söz alan Bakırköy Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Ziya Disanlı’da, Kent Konseyleri’nin yarı kamu kuruluşu olduğunu, Ak Parti iktidarında olan belediyelerde Kaymakamlık, Emniyet, Milli Eğitim ve daha pek çok kurum ve kuruluşun konseylerde aktif olarak yer aldığını söyledi. Ak Parti iktidarı olmayan yerlerde, bu birlikteliğin pek mümkün olmadığını söyleyerek devam eden Disanlı, belediyelerde de iki tip Kent Konseyi olduğunu ifade ederek, “Birincisi bizim Bakırköy’de olduğu gibi yönetime yakın derneklerle oluşturulan bir konsey, diğeri de Kadıköy’de olduğu gibi bağımsız bir konsey” dedi.

Yürütme kurullarında 6 farklı siyasi parti temsilcisi ile bir arada olduklarını söyleyen Disanlı, Bakırköy Kent Savunmas’nın bir partinin arka bahçesi olduğu zaman kaybedeceğini söyledi. Her kesimden insanın BKS’ye katkı sağladığını ve hedefe ilerlediklerini belirten Disanlı, “Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi için imza kampanyaları, bilinçledirme toplantıları ve yürüyüşler düzenliyoruz. Ankarada bakanlarla bir araya geliyoruz. Tüm siyasi parti temsilcilerinin yer aldığı bir platformda aynı şeyleri söylüyor ve birlikte savunuyoruz. Ama öğreniyoruz ki Bakırköy Belediyesi bana oradan 2 dönüm araziyi verin demiş ve onayı vermiş” diyerek tepki gösterdi.  Hangi partiden olduğuna bakmaksızın, kiminle kol kola olduğumuzu iyi bilmemiz gerektiğini söyledi.

Bakırköy Kent Savunması’nın 6 farklı siyasi parti temsilcisi ile birlikte yürütülmesinden yana duyduğu memnuniyeti dile getiren bir vatandaş, “Bu yapı kendini korumalı ve yerelde örnekleri olan emek ve demokrasi platformlarını oluşturarak, yönetim süreçlerine katılmalı” dedi.

KERİMOĞLU’NU İSTEMİYORUZ!

Son olarak Haziran Hareketi adına toplantıda söz alan Leyla Koç Üzümcü’de, Bakırköy’de olması gereken tüm taleplerin dile getirildiği konularda saha çalışmalarına aktif olarak katılan biri olduğunu söyleyerek, öneri ve taleplerini dile getirdi.

Sahilde yapılan ucubeler için defalarca yürüyüş yaptıklarını, belki bir çok şeye güçleri yetmesede en azından bir farkındalık yarattıklarını söyleyen Leyla Koç Üzümcü, burayı bir meclis gibi görüp artık sokaklara çıkmaları gerektiğini belirtti.

Yerel seçimlere giderken, nasıl bir yerel yönetici istedikleri konusunda fikir birlikteliği yapmaları gerektiğinin de altını çizen Üzümcü, “Biz Bakırköylüler olarak, hayvana, doğaya, sahile elimizden geldiğince sahip çıktık. Somutlanmış haliyle altına hepimizin imza atacağı nasıl bir aday görmek istediğimizi belirtmemiz lazım. Siyasi partilerin kendi tarifleri olabilir. Genel başkanlarının atamalarına yönelik talepleri de olabilir ama bizim yurttaş olarak nasıl bir aday görmek istiyorsak, öyle bir aday belirlenmesi gerektiğini de belirtmemiz lazım” diyerek en kısa zamanda Özgürlük Meydanı’na bir sandık koyulmasını talep etti. Artvin’de Cerahtepeye nasıl direnildi ise, Bakırköy’de de direnilmesi gerektiğini belirtti.

“Herkesle yol yürünmez. Rantçıyla, hırsızla, dolandırıcıyla da yol yürümeyiz” diyerek konuşmasına devam eden Leyla Koç Üzümcü, somut olarak aday adaylarının isimlerini söz konusu etmeden, nasıl bir yönetici istediklerini belirtmeleri gerektiğini söyledi. Üzümcü, “Hayvana, doğaya, insana, sanata, culture önem vermeyen Bülent Kerimoğlu’nu istemiyoruz. Özgürlük Meydanı’na çıkarak, çok net olarak bunu dektare edebiliriz” dedi.

BKS, EYLEM PLANI İÇİN HAZIRLIKLARA BAŞLIYOR!

Toplantının sonunda tüm bileşenlere ve katılımcılara teşekkür eden Mustafa

Fazlıoğlu, toplumcu ve halkçı bir yönetim anlayışı ile toplumun tüm katmanlarını yönetim sürecine katmak için üzerlerine ne düşüyorsa yapacaklarını söylerek, eylem planı içinde çalışmalara başlayacaklarını vey akın zamanda kamu oyuna bildireceklerini söyledi.

Selvi Sarıtaç / Mahmut Erdinç / Kent Yaşam

Editör: Haber Merkezi