Siyasetin genç simalarından olan CHP Küçükçekmece Belediyesi Meclis Üyesi ve Grup Başkanvekili Ekrem Kaya, ülke gündeminin yanı sıra, ilçe özelinde yaşanan sorunları gazetemize değerlendirdi.

Sivas kökenli olduğunu ancak 40 yıldır Küçükçekmece Halkalı’da yaşadığını ifade den Kaya, yönelttiğimiz tüm soruları içtenlikle yanıtlarken, ilkeli olmanın, dürüst olmanın en önemli kazanç olduğunu söyledi. Siyaseti halka hizmet adına, ilkelerine inandığı CHP’de yaptığını ifade eden Kaya, “Kendi adıma söylemek istiyorum; siyasetti halka hizmet makamı olarak görüyor ve buna göre mücadele ediyorum. Bunun için iddiayla söyleyebiliyorum ki, siyaseti bana oy versin veya vermesin sadece halka hizmet etme adına yapıyorum” dedi.





Celal Karaali: Neden CHP?

Dededen, babadan sosyal demokrat yapıya sahip bir aileden geliyorum. Yani CHP’li oluşum veya CHP’ye hizmet edişimiz dünün bugünün işi değil, on yıllara dayanıyor. Ancak benim aktif olarak görev almam 2014 yerel seçimlerinde gerçekleşti. Her zaman destek verdiğim partim CHP’den meclis üyeliği teklifi aldıktan sonra aktif olarak siyasete girdim. Belediye meclis üyesi arkadaşlarımın takdiriyle bir yıl için meclis grup başkanlığına seçildim ve kısa bir müddet sonra da görev sürem bitiyor.





Celal Karaali: Bu göreve yeniden aday olacak mısınız?

Hayır. Çünkü grup olarak aldığımız karar var. Görev süresini bir yıl olarak belirledik. Onun için sürem dolduğunda aday olmayacağım.

Celal Karaali: Bir yılı değerlendirdiğinizde kendinizi başarılı buluyor musunuz?

CHP Grubu olarak baktığımızda, muhalefet görevimizi elimizden geldiğince en iyi şekilde yaptığımıza inanıyorum. Kişi olarak ise bunu arkadaşlarım ve halkımız değerlendirmeli. Benim fikrimi öğrenmek isterseniz, kendimi başarılı bulmaktan çok seçmenimiz adına, Küçükçekmece halkı adına üstüme aldığım sorumluluk gereği her türlü mücadeleyi verdiğime inanıyorum. Ama ne kadarında başarılı olduk, ne kadarında olamadık, bunlar tek tek cevaplandırılması gereken sorulardır. Sonuç da muhalefetsiniz ve yasal mücadelenin ötesinde yapabileceğiniz bir şey yok.

TOKİ’Yİ BELEDİYE BAŞKANI BİLE AŞAMIYOR

Şimdi neler  yaptık neler yaptıramadık diye değerlendirecek olursak;  CHP grubu olarak örneğin Küçükçekmece’de ulaşımın daha geniş kapsamlı ve sorunsuz yapılmasından yana önerilerimiz oldu. Ancak bundan önce bizler ilçede  yeşil alanların korunmasından yana çok ciddi mücadeleler verdik. Bu mücadelede her zaman karşımıza TOKİ çıktı. Özellikle 900 dönümü kapsayan ve Marmara Üniversitesi arazisi olarak bilinen alanın, halk yararına kullanılması adına belediye meclisinde elimizden gelen mücadeleyi verdik. Söz konusu arazinin yeşil alan olarak kalması, botanik park olması konusunda çok uğraştık. CHP Grubu olarak verdiğimiz mücadele sonucunda aldığımız bilgiye göre  yaklaşık 500 dönüm civarında alanın TOKİ tarafından konut alanı, geri kalan 400-450 dönümün ise  yeşil donatı alanı olarak kullanılacağını öğrendik. Yani mücadelemiz sonrası Küçükçekmece halkına 450 dönüm yeşil donatı alanı kazandırdık. Tamamını kurtarmak isterdik ama TOKİ’nin rant mantığını aşamadık. Hatta bu konuda belediye başkanının da bizimle aynı düşüncede olduğunu ve çaresiz kaldığını söyleyebilirim.




BELEDİYELER BY-PAS EDİLİYOR

TOKİ nerede bir proje yapıyorsa önce rantı hesapladığı için kendisine tanınan yetkiyle de ilçe hatta il belediyelerini dahi bay-pas ederek kendi planını kendi yapmakta ve şehirlerin geleceklerini rant uğruna yok etmektedir.
Bizde de aynısı oldu. Belediyemiz devre dışı bırakılarak Marmara Üniversitesi’nin alanı ve yıkılan eski belediye binasının yerine TOKİ tarafından plan yapıldı. Yakında inşaata başlayacaklar. CHP Gurubu olarak özellikle E5 kenarında bulunan bu alanın yeraltı otopark ve transfer istasyonu olması gerekliliğini ısrarla dillendirmemize rağmen yine TOKİ’ye takıldık.

İMAR UYGULAMALARI HALKTAN YANA DEĞİL

Esefle söylüyorum; imar uygulamaları halktan yana değil, TOKİ’den veya TOKİ uzantısı müteahhitlerden yana. Örneğin; göl havzasında kalan ve gelişmeleri düşündüğümüzde çok önemli bir bölge olan Yarımburgaz’da uygulanmak istenen plan, vatandaştan çok yine TOKİ’ye veya onun uzantısı müteahhitlere rant yaratmaya yönelik. Burada gerçekten vatandaş düşünülüyorsa ada bazlı plan yapılmalı ve vatandaşın ömrünü verdiği yerlerde plan doğrultusunda geleceğini kurması sağlanmalı. Bölge değerlendiyse de bunun rantını vatandaş almalı.
CHP Gurubu olarak bu güne kadar olduğu gibi bundan sonra da vatandaşın hakkını korumak adına mücadeleye devam edeceğiz. Yeter ki vatandaşımız da bizim yanımızda olsun ve onlarda kendi haklarını savunsun. Birlikten kuvvet doğacaktır.

Celal Karaali: Belediye önergelerinizi dikkate alıyor mu?

Küçükçekmece Belediye Meclisi’nde seçimle gelen iki parti var. Biri iktidar biri de muhalefet. Biz muhalefet meclis üyeleri olarak verdiğimiz tüm önergelerde ilçe halkının yararını gözettik ve bu temelde mücadele ettik. Doğaldır ki iktidar partisi kimi önergelerimizi dikkate aldı kimilerini ise almadı. Dikkate almadığı önergeler ise genelde TOKİ ve yaptıkları konusunda olmuştur. Burada kendilerini aşan nedenlerin olduğu da zaman zaman gün gibi ortaya çıkmaktadır.

Celal Karaali: Size ait bir binaya ‘evet’ afişinin asılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Evet afişi asıldığı doğru. Ancak ben binamı altı yıl önce, dış cephesini de kapsayan sözleşmeyle kiraya verdim. Bu günlük bir olay değil. Bu sözleşme yapıldıktan sonra bina ile bir ilişkim mevcut değil. Her hakkı kiracıya ait. Kiracım, haberim olmadan buraya bir afiş astırmış. Ben de başkalarının söylemesiyle duydum. Kiracımı arayarak, ‘size her ne kadar kiraya versem de ben burada CHP Gurup Başkan Vekiliyim. benim binamda böyle bir afişin asılması etik değil’ dedim. Ayrıca AK Parti İlçe Başkanı’nı aradım ve durumu izah ettim. Kendileri de anlayış göstererek kaldırdılar. Yasal olarak kaldırmak zorunda olmamalarına rağmen gösterdikleri anlayıştan dolayı kendilerine de ayrıca teşekkür ediyorum.

TERÖR VE EKONOMİK SORUNLAR DAHA ÖNCELİKLİ

Celal Karaali: Yaklaşan referandum ile ilgili kısa bir değerlendirme yapar mısınız?

Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak zaten bu sisteme ‘hayır’ dedik. Gerekçelerimiz de ülkemizin birliği, kardeşliği ve geleceği adınadır. Kişi olarak da çok samimi ve yürekten söylüyorum ki, getirilmek istenen sistemin bu ülkeye hiçbir yararı olmayacağı gibi, tam tersi huzursuzluğumuzun ve sıkıntıların başlangıcı olacaktır.

Bir kişiyi başkan yaptığımızda ne olacak ki terör bitecek? Bir kişiyi tek başına yetkili kıldığımızda ne olacak ki ekonomi düzelecek? Bunların tamamı boş ve inandırıcı değil. Terörle, ekonomiyle uğraşmamız gerekirken böyle bir işe sokulmamızın da doğru olduğunu düşünmüyorum. Ülkemizin bu rejimden başka bir rejime ihtiyacı olduğunu da düşünmüyorum. Getirilen bu anayasa maddelerin içinde ucu açık çok değişik maddelerin olması, gelecekte başka sorunlara neden olacaktır.

Celal Karaali: Sonuç ne olur?

Sonuç tabi ki ‘hayır’ olur. Çünkü ben Türk halkının böyle bir şeye fırsat vereceğini düşünmüyorum. Olayın bir isime indirgenmesini de doğru bulmuyorum. Yani ne olduğu belli olmayan, tek kişiye verilen yönetimin tehlikeli olacağını gören Türk halkının bunu kabul etmeyeceğini, bu sistemin Türkiye Cumhuriyeti’nin menfaatine olmayacağını düşünüyorum.

Bu yetki, bana da verilse, azdırır, sapıttırır, hata yaptırır
Seçilecek kişi Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu dahi olsa kesinlikle cevabımız yine ‘hayır’ olurdu. Şahsım bile olsa bana bu yetki verilmemeli. Bu yetkileri kime verirseniz verin o insanın değişmesine, azmasına sebep olursunuz. Verilmek istenen bu  yetkiyle iyi bir yere gelen ve huzuru yakalayan ülke örneği yoktur. Tam tersi, Irak, Suriye, Libya, Tunus ve Azerbaycan bize canlı örnekler.




Celal Karaali: Önümüzdeki yerel seçimler hakkında ne düşünüyorsunuz?

2019 yerel seçimlerinde Küçükçekmece'de kesinlikle CHP’nin iktidar olacağına inanıyorum.

Celal Karaali: CHP üç dönemdir Küçükcekmece'de iktidar olamadı. Şimdi nasıl iktidar olacağını düşünüyorsunuz?

Her şeyin bir başlangıç ve bitişi vardır. Bizler eğer mücadelemizi iyi sürdürürsek iktidar olmaması için hiç bir sebep yok. Kaldı ki Küçükçekmece sol kökenli seçmenlerin yoğunluklu olduğu bir bölge. Bizim zaten burada iktidar olmamamız doğru değil, bizim burada iktidar olmamız gerekiyor.

Celal Karaali: 2014'de neden olamadınız?

Belki biraz daha çok çalışmamız gerekiyordu. Daha çok mücadele etmemiz lazımdı. Yani biraz daha fazla gayret etseydik 2014'de de kazanacak durumdaydık. Nedenlerine girmeye gerek yok ancak kaybettiğimiz için çok üzgünüm.

Celal Karaali: 2017'yi ekonomik açıdan nasıl değerlendiriyorsunuz?

Dış politikadaki gerginliğin faturası ülkemiz ekonomisine mutlaka yansıyacak. Bu gerginlikler ekonomide, yatırımda, turizmde ters tepki olarak geri dönecektir. Ekonominin iyi yere gittiğini düşünmüyorum. İnşallah yanılmış olurum. Ülkemizdeki ekonomiyi baş aşağı götüren etken, kesinlikle siyasettir.
HAYIR ÇIKSIN, HAYIRLI OLSUN

Celal Karaali: 16 Nisan'dan sonra, evet veya hayır sonuçlarına göre ekonomik olarak ülke nasıl bir süreçten geçer?

Bu ülke bizim ülkemiz. Evet de çıksa, hayır da çıksa bu ülkede yaşamaya devam edeceğiz. Ancak evet çıkarsa, ülkedeki ekonominin daha kötüye gideceğini, hayır çıkarsa daha çok rahatlamanın olacağını düşünüyorum. Toplumun vereceği her karar bizim başımızın üstündedir. Ne çıkarsa saygı duyarız.. Hayır çıksın hayırlı olsun diyorum.
 
 
RANT UĞRUNA BETONLAŞTIRACAKLAR

Hakikaten ulaşımın ana noktasını oluşturan bir noktada bulunan bu alan rant uğruna betonlaştırılırsa, sadece Sefaköy’ün değil tüm İstanbul’un ulaşımına zarar verilmiş olacak. Bölgede yaşayanların da gelecek adına nefes almalarının önü kesilmiş olacak.
Biz CHP grubu olarak bu konuda inanın ilk günden beri mücadele ediyoruz. Ancak ne yazık ki bunda etkili olamadık, söz geçiremedik ve aldığımız kötü habere göre de TOKİ bu alanı satışa çıkarmış ve hatta satmış. Şimdi eğer bu doğruysa bölgeye ciddi anlamda yazık olacak.
 

Editör: Haber Merkezi