İstanbul’un 39 ilçe belediyesi ile ortak masa toplantıları kapsamında 18’inci ziyaretini Bağcılar Belediyesine gerçekleştiren İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu, Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı makamında ağırladı. Konuşmaların ardından, Bağcılar’ın sorunlarının ele alındığı sunumun yapılacağı salona geçildi. Sunumda, İmamoğlu ile birlikte İBB üst yönetimi de hazır bulundu. Başkan Çağırıcı ve beraberindeki ilçe belediye yöneticileri, İBB heyetine sunum yaptı. Sunumun ardından İmamoğlu ve Çağırıcı, inşaatı devam eden yeni belediye binası inşaatında ve Feyzullah Kıyıklık Engelliler Sarayı’nda incelemelerde bulundu. Her iki başkan, Sancaktepe İlkokulu’na da birlikte gitti. Müdür Selattin Ceylan’dan okulla ilgili bilgiler alan İmamoğlu, öğretmenler odasında eğitimcilerle bir araya geldi.

ÇAĞIRICI: “ŞANSIMIZ TABANDAN GELİYOR OLMANIZ”

İstanbul’un Dünya başkenti olduğunu belirten Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, “Böyle bir şehirde, İBB ile birlikte çözüm üretme adına çok güzel hizmetler yapılacağına inanıyorum. Daha önceki dönemlerde belde belediyelerinde, ki o dönemden geldiğim için biliyorum, bu sıkıntıları çok yaşadık. Çünkü belde belediyelerinin planı ayrı, ilçenin planı ayrı, Büyükşehir’in ayrı. Böyle büyük bir metropolde bu olmamalıydı; ama daha sonra bunlar hep düzeltildi. Bizim şansımız, ilçeden, tabandan geliyor olmanız, sizin ilçe belediye başkanlığından geliyor olmanız. Bizleri iyi anlayacağınıza inanıyorum. İnşallah Bağcılar’ımıza, İstanbul’umuza, her şeyden önce yeryüzünde Allah’ın yarattığı en kutsal varlık insana hizmet etmenin heyecanını yaşarız” diye konuştu.

‘’CUMHURBAŞKANINA RANDEVU TALEBİMİZİ TEKRAR İLETİYORUZ’’

Gazetecilerin gündeme dair sorularını yanıtlayan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Kanal İstanbul’un finansman modeli tartışmasını yanlış bulduğunu belirterek, ‘’ Türkiye’nin zaten bir finansman sorunu var. Bunu ben söylemiyorum. Kamu kurumlarına iş yapan şirketlere sorsanız, zaten zorlukları dinlersiniz. Birinci boyutu bu. Ama Cumhurbaşkanı’nın yeni söylemlerinden en sevindirici olanı, bir sunum yapma isteği. Çok önemli. Çünkü, ‘Biz yaptık, yapıyoruz, bitirdik’ ya da ‘Kim isterse istemezse bizi ilgilendirmez, yapıyoruz’ söylemlerinin yanı sıra bu söylem, doğru bir söylem. Umarım yaparlar. Davet ederlerse, ben giderim. Randevu talebimi de yineliyorum. Benim de anlatacaklarım var İstanbul adına. ‘Kapılarımız herkese açıktır’ şeklinde bir söylemi de var dünkü programında. Açıksa biz, o kapıya gelmek istediğimizi ilettik. Çünkü Kanal İstanbul’u, İstanbul’un en kritik sorunu olarak görüyorum. Kaderi olarak, dönüm noktası olarak görüyorum. Bizim fikirlerimizi dinleme açısından bu talebimizi tekrar iletiyoruz. Lütfen randevu veriniz, gelelim. İstanbul adına yaratacağı olumsuzlukları, bizzat biz size anlatalım. Cuma günü çalıştayımız var. Sayın bakanlar dahil, bütün yetkilileri davet ettik. Sayın Cumhurbaşkanı’nın uygun göreceği teknik insanları da ağırlamaktan memnun oluruz. Yani Kanal İstanbul projesi, ‘Ben yaptım oldu’ projesi o-la-maz! İstanbul’un kaderidir, önemli bir husustur ve Sayın Cumhurbaşkanı’nın bu tarz söylemlerine dönük olumlu bakışımı belirtmek isterim. Umarım amacına ulaşır tabi’’ diye konuştu.

İMAMOĞLU, ‘’MONTRÖ KARADENİZİN TEMİNATIDIR’’

“Montrö bir Boğazlar antlaşması. Hem Çanakkale’yi hem İstanbul Boğazı’nı ilgilendiren geçiş haklarını elde eden, özellikle savaş gemileri gibi unsurların geçişiyle ilgili, bir nevi Karadeniz’in güvenliğini içinde barındıran gerçekten önemli ve değerli bir antlaşma. Tabi her ne kadar bu antlaşmayı yok sayan tavırlar ilk başta söylendi ise de sonradan bunun öneminin anlaşıldığını, özellikle hükümet temsilcilerinin bir kısmının dile getirmesi sevindirici. Çünkü çok önemli ve değerli bir antlaşma. Türkiye tarihi açısından neredeyse yüz yıla yaklaşıyor süresi ve bu kadar zamandır Karadeniz’de en ufak bir sıkıntı yaşanmadı. Bu bizim için teminat. Böyle bir teminatı bertaraf edecek hiçbir uygulamanın da doğru olmayacağını düşünüyoruz. Kanal İstanbul, Montrö’yü bypassa dönüştürebilir ve sıkıntı yaratabilir. Kafada bu varsa, o zaman Çanakkale ile ilgili de bir müdahale gerektirir ki Allah Korusun! Her iki yönüyle Allah korusun’’ dedi.

Tolga ÖZDEMİR – KENT YAŞAM

Editör: Haber Merkezi