“Erkekler gücü kadına bırakmak istemiyor..!”

Sarıyer Belediyesi  Nejat Uygur Kültür Merkezi’ndeki panel Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği  (TÜKD) ve Aydın Nesiller Derneği (AND) tarafından ortak düzenlendi. Panele, CHP 22. ve 23. Dönem Adana Milletvekili ve TÜKD önceki Genel Başkanı Prof. Dr. Gaye Erbatur, CHP 22. ve 23. dönem Afyonkarahisar Milletvekili Avukat Halil Ünlütepe, CHP Sarıyer Belediye Meclis Üyesi Meltem Yücel Pir ve Rumeli Üniversitesi Öğretim Elemanı Dr. Süleyman Özmen konuşmacı olarak katıldı. Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Sarıyer Şube Başkanı Prof. Dr. Gonca Coşkun ise panelin moderatörlüğünü yaptı.

COŞKUN: KADIN YETERİ KADAR SİYASETTE YER ALAMIYOR

Panelin açılış konuşmasını yapan Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği Sarıyer Şube Başkanı Prof. Dr. Gonca Coşkun, “Bundan 85 yıl önce Atatürk ve İsmet Paşa’nın katkılarıyla kadınlara seçme ve seçilme hakkı verildi. Fakat bizden sonra bu hakkı tanıyan ülkelerin meclislerinde yüzde 40-45 oranı kadın temsilci var. Toplumumuzun yüzde 50’si kadın. Peki neden kadınlarımızın siyasette yeteri kadar yer alamıyor? Ülkemizde bu temsil oranı yüzde 13 civarında” dedi.

PROF. DR. ERBATUR: ERKEKLER GÜCÜ KADINA BIRAKMAK İSTEMİYOR

Milletvekili seçilmeden önce Çukurova Üniversitesi’nde öğretim üyesi olarak görev yaparken kadın sorunlarının çözümüne yönelik birçok faaliyette bulunan Prof. Dr. Gaye Erbatur, ise konuşmasında kadınların siyasette ne gibi güçlüklerle karşılaştığını bizzat yaşayan bir kişi olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Sadece Türkiye’de değil, dünya genelinde kadın olmak zor. Tabi kadın siyasetçi olmak çok daha zor. Kadınlar okuduklarında da, eğitim aldıklarında da hep ikinci plana itiliyor. Yasalar değişse de aile içerisinde erkek reis, kadın ise ona yardım eden kişi rolünde. Gelenekler bize bunu söylüyor. İşte bu gelenekler yaşamın her alanında olduğu gibi siyasette de etkin olmamızın önündeki engeldir. Siyaset aynı zamanda gücün temsil edildiği yerdir. Dolayısıyla erkekler güçlü olmak istiyorlar. Güçlü olmak istedikleri bu siyaset alanında gücü kadına bırakırlar mı? Tabiki hayır. Dünyada kadınlara seçme ve seçilme hakkını veren ilk ülke Yeni Zelanda. 1700’lü yılların sonuna dayanıyor. Türkiye ise 1930 yılında belediyelerde, 1931 yılında muhtarlıklarda, 1934’te ise TBMM’de bu hak tanındı. 22 yaşındaki kadınlar seçebiliyor, 30 yaşındaki kadınlar da seçilebiliyor. Bu söylediğim ilk çıkan yasa kapsamında. Bu kanun o dönemin şartlarını ele aldığımızda son derece devrimci bir anlam taşıdığını görüyoruz. Ancak bundan daha devrimci olanı ise 1926’da çıkan Medeni Kanun. Çünkü ülkemizde ilk kez kadın ve erkek eşit kabul ediliyor.”.

BELEDİYE MECLİS ÜYESİ MELTEM PİR’DEN CEZADA İYİ HAL İNDİRİMİNE TEPKİ

CHP Sarıyer Belediye Meclis Üyesi Meltem Yücel Pir ise konuşmasında şöyle dedi:

“Son günlerde ülke gündeminden düşmeyen ve hepimizin söylediği bir şey var. O da kadına yönelik şiddetin sona erdirilmesi. İki gün önce Ceren kardeşimizi kaybettik. Bir cani tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Mahkemelerde uygulanan iyi hal indirimi TBMM’de iptal edilmeli. İyi hal diye bir şey söz konusu dahi olamaz. Allah’ın verdiği canı yalnızca Allah alır. Peki kadının sorunu sadece şiddet veya aile baskısı mı? Tabiki hayır. Kadına yönelik olan siyasi şiddet de en az fiziki şiddet kadar baskıcı. Bu baskı da kadının siyasal haklarının gasp edilmesiyle yıllardır görmezden geliniyor Aradan geçen 85 yılda kadının seçme ve seçilme hakkı kağıt üzerinde kaldı.

Açıkçası kadına yapılacak en büyük şiddetin haklarının gasp edilmesi olduğunu düşünüyorum. Toplumun yarısı kadın ancak TBMM’de yüzde 15 oran ile temsil ediliyoruz. Belediyelerde durum daha da vahim. Son seçimlerde belediye başkanlığı için 8 bin 257 başvuru yapılmış. Bunlardan 657’si kadın. Yani yüzde 7,9’u. Peki kaçı seçildi? Bin 389 belediye başkanından sadece 45’i kadın. Bu da yüzde 3,3 oranında. Bunlardan ikisi de görevden alındığı için şuanda 43 kadın belediye başkanı var. Toplum olarak eksiğiz, mahcubuz. Ama şimdi üzülme zamanı değil, aksine daha çok çalışma zamanı. Herkes harekete geçmeli ve en başta biz kadınlar öncülük etmeliyiz.” 

ÜNLÜTEPE: KADINLAR SİYASETTE HAK ETTİKLERİ YERDE DEĞİL

Siyasi partilerin üye yapısının kadın temsili açısından yetersiz olduğuna değinen CHP 22. ve 23. dönem Afyonkarahisar Milletvekili Avukat Halil Ünlütepe de konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“Siyasi partilerin üye yapısına baktığımızda eğer erkek üye çoksa siyasette erkekler egemen olur. Kadın üye çok ise kadınlar egemen olur. Kadın oranlarına bakarak siyasette dengeleri bulursunuz. Kadınlar siyasette hak ettikleri yerde değiller. Siyasette kadının katılımını düşünürken seçimle gelen kadroda kaç üyeyle temsil edildikleri tartışılmalıdır. Siyasi partilerdeki üyelik sistemi ve yapısı sağlıklı değil. Medeni yasanın ve siyasi hakların kabulüne rağmen aile içinde olsun, çalışma alanında olsun, siyasi, yaşamda olsun kadın erkek eşitliğinden söz edemeyiz. Aile içinde süren erkek egemenlik, kadının siyasal çalışmalarını olumsuz etkilemektedir. Oysa ailedeki demokrasi, toplumdaki demokrasinin aynası olacaktı.”

ÖZMEN: KADIN İKİNCİ PLANA ATILDI

Türk toplumlarında kadının yerini anlatan bir sunum yapan Rumeli Üniversitesi Öğretim Elemanı Dr. Süleyman Özmen ise, “Türkiye’de 1934 yılında Türk kadınına seçme ve seçilme hakkı tanındı. Hiçbir Türk dilinde cinsiyet ayrımı yoktur. Türkistan devletlerinin hemen hemen hepsinde kadın önemli haklara sahipti. Fakat sonra karanlık bir döneme girildi ve kadın ikinci plana atılmaya başlandı. Bunu yıkmak tüm kadınların elinde” dedi.

Tuncay DAĞLI-Kent Yaşam


 

Editör: Haber Merkezi