Anayasamızın 2’nci maddesine göre ‘’Türkiye Cumhuriyeti Demokratik, Lâik ve Sosyal bir Hukuk Devletidir. Yine Anayasamızın 67’nci maddesine göre  ‘’Vatandaşlar, kanunda gösterilen şartlara uygun olarak, seçme, seçilme ve bağımsız olarak veya bir siyasî parti içinde siyasî faaliyette bulunma ve halkoylamasına katılma hakkına sahiptir.
 
Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları Anayasamızda ve ilgili kanunlarda düzenlenen bu haklardan biri olan seçme, tercihte bulunma hakkını Referandum’un yapılacağı 17 Nisan 2017 tarihinde, hür iradesi ile yapmakta özgürdür. Nitekim bu seçme ve tercih hakkı, Vatandaşlarımızın Anayasal Hakkıdır.
 
   Anayasamızın, Kanunlarımızın Vatandaşlarımıza vermiş olduğu bu kutsal hakkı, şüpheli Ülkemizde büyük bir infial uyandıran paylaşımı ile göz ardı ederek, toplumumuzun bu demokratik kazanımlarını hiçe sayarak, referandum’a bakış açısını yansıtmıştır..
 
Türkiye Cumhuriyeti’nin bekası için mücadele veren, mensubu olmaktan onur duyduğum Cumhuriyet Halk Partisi’nin bir üyesi olarak  ve 17 Nisan’da yapılacak referandumda ‘’Hayır’’ tercihinde bulunacak bir Vatandaş, bu toprakların kazanımları ile Avukat olmuş birisi ve yine Namusuna, Topraklarına göz dikmiş yedi düvela karşı, Kurtuluş Savaşını kazanan  Kahraman bir neslin torunu olarak, şüphelinin bu paylaşımını AHLAKLI ve NAMUSLU İNSANLARIN kabul etmesi mümkün değildir.
 
 Büyükçekmece  Cumhuriyet   Savcılığı'na müracaatla SOSYAL MEDYA yoluyla Siyasî hakların kullanılmasının engellenmesi, İnanç, düşünce ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme, Halkı kin ve düşmanlığa tahrik ve Hakaret  suçları nedeni ile şüpheli hakkında gerekli kovuşturmanın yapılarak Ceza ceza davasının açılmasını talep etmiş bulunmaktayım.
 
Saygılarımla
Av. Sinan BAYAT
 
 

Editör: Haber Merkezi