Bakırköy'de 35 yıllık, 4 bayiisi olan, Arçelik Aile Şirketinin 2. kuşak yöneticiliğini yapan Belediye Başkan Aday Adayı Nurdan Mehri Erdiş, "Zuhuraatbaba ana merkezimiz. Günüm genellikle orada geçiyor. Vatandaş buraya evine gelir gibi gelir. Bire bir temas halindeyim. Artık müşteri esnaf ilişkisinden öte, aile ilişkisi var aramızda. Bakırköy'ün sorunlarını birlikte konuşup, çözüm aradığımız platformlar oluyor zaman zaman mağazamızda. Şuranın taşları bozuk, şöyle yapılsa, şu şekilde olsa daha iyi olmazmı diye ve ben bunları hep not ettim, yazdım, projelendirdim" dedi.

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi mezunu olan Erdiş, aynı üniversitede Sosyal Bilimler Enstütisi Bölümü'nde Türkiye Coğrafyası ve Jeomorfoloji üzerine yüksek lisans yaptı. "Bir iş yapıyorsan iyisini yapacaksın, yada hiç yapmayacaksın" diyerek konuşmasına devam eden Erdiş "Herşeyin iyisini yapmaya meraklıyım, ortada birşey varsa, daha yukarıda ne var diye merak eder, daha iyisi nasıl olur diye araştırırım" diyerek düşüncelerini anlattı.

"Önce insan, sonra Belediye"

Belediye Başkanığına bakış açısının 'Toplumcu Belediye Başkanı' açısı olduğunu belirten Erdiş "Ben olurum başkası olur. Projelerimi, bizim partide yapabilir başka partide yapabilir. Benim ki bir katkıdır. Projelerim halk için, halkın daha rahat yaşayacağı, rahat yaşamanın yanında, onların bütçelerinden daha az para çıkmasını sağlayacak projelerdir. Yani bütçelerine katkı sağlayacak projelerdir. Önce insan, sonra belediye" diyerek projelerini anlattı.

"İnternet dersanesi projesi"

Dersanelerin kapatılması gündemde. O zaman parası olan özel ders alacak, olmayan ne yapacak? Ne yapabiliriz diye düşündük. İnternet dersanesini projelendirdik. Bütün mahallelerde bedava internet olucak. Tüm öğrenciler derslerini yapsın, testlerini çözsün. İngilizce, Almanca, Fransızca üç dildede ayrı dersler verilsin. Anne olduğum için biliyorum. Bütün çocuklar bilgisayara daha yakın. Bilgisayardan daha rahat yapabilirler. Önemli olan bu alışkanlığı edindirmek çocuklarımıza.

"Güneş Tarlası Projesi"

Güneş tarlası, Güneş ışığından enerji, elde etmek için denizin üzerine, belirli düzene göre yerleştirilmiş kollektörlerle donatılmış alanlardır. Japonların yaptığı, Almanya'da da uygulanan bir projedir. Bakırköyümüz de deniz kenarında olduğu için bu konuda çok şanslıyız. Kentsel dönüşüm diyoruz, yapmışken güneş tarlası projesi ile olsun. Güneş tarlası projesi, sıcak su vermesini sağlıyor. Evlere elektirik enerjiside alabilirsiniz. Doğalgaz maliyetleri elektirikten daha pahalı. Kışın maaşınızın yarısını doğalgaza veriyorsunuz. Bu proje ile faturaları yarı yarıya indirebiliriz.



"Kadın Merkezi Projesi"

Bu projeyi Bakırköylü kadınlarımızla şekillendirdik. Hep birlikte yaparsak, hep birlikte sahip çıkarız. Rahat gireceğimiz bir yer, arada toplanacağımız, çay kahve içeceğimiz, çocuklarımızla gidebileceğimiz oyun alanları olan, bir yerimiz olsun. Müzik, elişi, resim, sanat atölyesi gibi sosyal alanarı olsun. Evimiz gibi göreceğimiz, malzemelerimizi bırakacağımız hepimizin evi.

"Emekliler Evi Projesi"

Birlikte zaman geçirebilecekleri, kitap okuyup, satranç, tavla oynayabilecekleri bir alan.y Yemeklerini oluşturacağımız kadın koordinasyon merkezimizdeki kadınlarımızın yapacağı, ücretsiz değil ama, maliyetine ücretlendirme ile keyfle vakit geçirebilecekleri bir alan.

"Gıda Labaratuarı Projesi"

Her ilçenin gıda labaratuarı olması gerekli. Avrupalıların yemediği şeyleri biz yiyoruz. Denetlemek belediyenin sorumluluğudur. Sağlılıklı nesiller yetiştirmek istiyorsak sağlıklı beslenmemiz gerekir. Gıda labaratuarı diğer labaratuarlardan farklı değil. Esnaflardan örnekler alınır, denetlenir. Su konusunda aynı şekilde. Suyu denetleyip, zararlı birşeyler bulursak belediyenin internet sitesinden anında yayınlanacak.
*Hayvan barınakları elden geçirilmeli. Akıl hastanesi bahçesindeki hayvanlar içinde ayrı bir proje yapılacak.

"İnsanların engelleri yoktur, engel bizim zihniyetlerimizdedir" diyen Erdiş "Biz onlara engel koyuyoruz. Engelli vatandaşlarımız için tüm sosyal alanlarımızı onlarında kullanabileceği şekilde donatarak hep birlikte Bakırköyümüzün keyfini çıkarmalıyız.
*Var olan bütün yeşil alanlarımıza öncelikle sahip çıkılacak, arttırılamsı için çalışmalar yapılacak. Serbest kürsüler kuruluyor, gençlik önde, yaş sınırı olmaksızın vatadaş arkada yürüyor. Unutmayın halka rağmen hiçbir şey yapılamadığını gördük Gezi olaylarında. Biz hepbirlikte önce İlçemize sahip çıkacağız.

Bakırköy için projeler
Bakırköy'ün trafiği sorunu, otopark sorunu ve bu aralarda hava kirliliği sorunu olmaya başladı. Sahilden gelen havayı, önündeki binalar kesiyor. Kokuların hava kirliliğinin olması bu yüzden olabilir. Bunları teknik ekiple inceleyip çözüm odaklı projelendirmeliyiz. Kentsel dönüşüm, ada bazlı yapılmalı. Ada ada yaparsak, her binanın altına otopark yapmaktansa, adanın altına otopark yapabiliriz. Sosyal tesis yapacak yerde olur böylece. Etrafını yeşillendirerek, güvenliğini de sağlayarak, Bakırköy'ün en temel sorunlarından biri olan trafik, otopark ve sosyal donatı alanı sorunuda kendiliğinden çözülmüş oluruz. Bakırköy'de yer sorunumuz var. İsteklerimiz çok, sınırımız çok az. Ama imkanlarımız var.

Altyapı sorunuda var Bakırköy'ün. Eski adliye binası boşta. Altını otopark, diğer yerleride sosyal tesis yapmayı düşünüyoruz. Gençlerimiz için spor salonu da düşünüyoruz. Gençler kaykay, bisiklet ve hareket parkuru istiyor.
Bakırköy gibi deprem riski yüksek olan yerlerde deprem riskinin neden yüksek olduğunu unutmamamız lazım. Binaları yapabiliriz ama bizim yerimiz çürük. Bir binayı yapacaksak, zeminin güçlendirilmesini yapmak zorundayız. Bakırköy zemin etüdleri yapılmış bir ilçedir. Patır patır binalar yıkılıyor yenileri yapılıyor ama hiç birinde zemine bişey yapılmıyor. Muhakkak zeminlerini güçlendirmeleri gerekiyor. Biz bir siteyi yapacaksak zeminini güçlendirdikten sonra üstüne binaları yapacağız ki, hiç bişeyden korkmuyacağız. O zaman deprem olsa dahi binanın içinde kalmak daha güvenli olur.



"Yağmur, geleceğimiz için yağıyor"

Yağmur suyu çok önemli muhakkak denize verilmeli. Yağan yağmur, geleceğimiz için yağıyor. Onları lağama karıştırarak heba edemeyiz. Osmanlı İmpatorluğu'nda bile yağmur suyu için ayrı kanalar yapmış. Lağamla karıştırılmamış hiç bir zaman. Suyun gittikçe önemli olduğu bu dünyada suları kirletmemeliyiz.

*Büyükşehirle anlaşarak Özgürlük Meydanı düzenlenmeli. Zeytinburnu'n da biten tramvay hattı var. Bakırköy daha kalabalık bir yer. Hiç olmazsa Bakırköy durağı olsun.
Aile Hekimlerine yer bulacağız. Bütün muhtarlık binaları ve içerisinde kullandıkları ekipmanlarıda yenilenecek. Onların çalışması bizim içinde önemli. Birlikten kuvvet doğar. Sivil Toplum Kuruluşları, Dernekler ve Belediye birlikte çalışırsa kalıcı ve ortak çözümlere başarının imzasını atarız.

Selvi Sarıtaç
 
Editör: Haber Merkezi