•1928 Refik Saydam Hıfzıssıha Merkezi Türkiye’de ilk halk sağlığı laboratuvarı olarak hizmete girdi
•1931 BCG aşısı üretimi başladı
•1932 Serum üretimi ülke ihtiyacını fazlası ile karşılayınca, dışardan ithal durduruldu
•1933 Kuduz aşısı üretimi başladı
•1934 Çiçek aşısı üretimi başladı
•1935 Farmakoloji Şubesi açıldı. Yerli ve yabancı ilaçlar kontrol edildi
•1936 Hıfzıssıha okulu açıldı
•1937 Kuduz difteri tetanoz boğmaca ve her türlü tedavi anti serumu üretilmeye başladı
•1938 Akrep ve yılan sokmalarına karşı anti serumlar, gazlı kangren serumları üretildi
•1940 Türkiye bütün Ortadoğu ülkelerine Tifüs aşısı satacak hale geldi
•1947 Biyolojik kontrol laboratuvarları kuruldu
•1950 Dünya Sağlık Örgütü İnfluanza merkezi olarak Hıfzıssıhha ‘yı ilan etti
•1951 Antibiyotik ve vitamin kalite kontrolleri başladı
•1954 İlaç kontrol şubesi kuruldu
•1956 Tetanoz aşısı modern yöntemlerle üretime başladı
•1958 Frengi modern yöntemlerle teşhis edildi
•1966 kolera laboratuvarı kuruldu
•1974 Mikoloji laboratuvarı kuruldu
•1984 Zehir danışma merkezi açıldı
•1987 AIDS araştırma merkezi açıldı
•1950 Hıfzıssıhha Enstitüsü Türkiye genelinde 16 İl’e yayıldı ve hizmet vermeye başladı
•2004 Manisa Tavuk hastalıkları aşı üretimi enstitüsü bakanlar kurulu kararı ile kapatıldı
•2 Kasım 2011 Refik Saydam Hıfzıssıhha Merkezi Başkanlığı Resmî gazetede yayımlanan 663 sayılı kararname ile kapısına kilit vuruldu.
Halk Sağlığı Kurumuna devredildi.

Tüm dünya ile eş zamanlı çalışmalar yapan ve sağlık sektörüne bu kadar katkı sağlayan Hıfzıssıhha şu an çalışır durumda olsa idi, biz corona virüsü için oturup çare mi beklerdik, çaremizi bulmanın yollarını mı denerdik?


EVRİM TOK