GÜNCEL

ERBAKAN: ÜLKEYİ FAİZ ATEŞİNDE YAKIYORSUNUZ

Yeniden Refah Partisi İstanbul 3. Olağan Kongresi’ne katılan Genel Başkan Fatih Erbakan, iktidarı faizde dünya şampiyonu olmakla suçladı. Erbakan;“Yeniden Refah’ın uyarılarını dinlemediğiniz için ülkeyi de milleti de borç ve faiz ateşinde yakıyorsunuz, kendinizi de yakıyorsunuz.” dedi. Kongrede Nuri Özata yeniden il başkanı seçildi.

Abone Ol

Yeniden Refah Partisi İstanbul 3. Olağan İl Kongresi, Küçükçekmece’deki Yahya Kemal Beyatlı Gösteri Merkezi’nde yoğun katılımla gerçekleştirildi. Kongreye, Yeniden Refah Partisi İstanbul İl Başkanı Nuri Özata tek aday olarak girdi Kongrede parti teşkilatının çalışmaları ve İstanbul’daki faaliyetler değerlendirildi, önümüzdeki döneme dair hedefler, projeler ve stratejiler katılımcılarla paylaşıldı. Salonun tıklım tıklım dolduğu kongrede, parti üyeleri ve delegeler partinin İstanbul’daki geleceğine dair fikir alışverişinde bulundu.

Kongreye katılan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, iktidarın ekonomi ve sosyal politikalarını sert bir dille eleştirdi. Erbakan, partisinin uyarılarının dikkate alınmadığını vurgulayarak şunları söyledi: "Hem dünyanızı hem ahiretinizi kurtarmak için sizi uyarıyoruz. Çünkü biliyoruz ki gittiğiniz yol yanlıştır. 'Bu yoldan giderseniz hem bu milleti hem bu ülkeyi hem de kendinizi borç ve faiz ateşinde yakarsınız' dedik ama dinlemediniz. Şimdi de diyoruz ki Yeniden Refah’ın uyarılarını dinlemediğiniz için ülkeyi de milleti de borç ve faiz ateşinde yakıyorsunuz, kendinizi de yakıyorsunuz. Bu uyarılarımızı yaparken, bir dakika durup da samimi ve ön yargısız bir şekilde bizi dinleyeceğiniz yerde, bize kızıyorsunuz. Biz sizlerle bu milletin refahı yerine kendi makamı için didişenlerden değiliz. Biz Milli Görüşçüler olarak, Yeniden Refah Partisi olarak makam ve rakam için değil, Allah rızası için siyaset yapıyoruz."

ERBAKAN: FAİZDE DÜNYA ŞAMPİYONU OLDUNUZ

Erbakan, iktidarın ekonomi politikalarını şöyle eleştirdi: "Siz, denk bütçede yoksunuz ama faiz ödemelerinde şampiyonsunuz. Sanayici feryat ediyor, üretim endeksi alarm veriyor. Neden mi? Bir avuç faizciyi abat edene ekonomik sisteminizle faizde dünya şampiyonu oldunuz da onun için. Demek ki siz faizde varsınız, üretimde yoksunuz. Milletin maaşı ayın yarısı gelmeden bitiyor. Ev hanımı pazara çıkamıyor. Babalar çocuğuna harçlık veremiyor. Emekliler torununa bir çeyrek altın bile takamıyor. Kredi kartına mahkum olmuş, borçla yaşayan bir toplum oluşturdunuz. 85 milyonun banka borçları 5 trilyon lirayı geçti. Demek ki siz kredi kartında ve vatandaşı borçlandırmada varsınız ama gelirde ve cüzdanda yoksunuz."

“MÜTEAHHİTLERİ ZENGİN ETMEDE VARSINIZ”

Eğitim ve sağlıkta yaşanan sorunları da örnekleyen Erbakan, şunları söyledi: "Eğitimde fırsat eşitliğini bitirdiniz. Eğitim zenginle fakirin arasında bir duvar haline geldi. Özel okul fiyatları ateş pahası. Bazı devlet okullarında ise sabun bile bulunmuyor. Sayın Bakan her ne kadar söylese de kitaptan para alınmayacak diye her gün haberlerde görüyoruz. Sayın Bakan'ı dinleyen yok. Veliler isyan ediyor. Demek ki siz ticarette varsınız ama eğitimde yoksunuz.
Sağlıkta dev binalar yaptınız. Dev şehir hastaneleri yaptınız. Ama içini sistemle dolduramadınız. Beş bakanlığın toplam bütçesi kadar para, şehir hastanelerine akıyor ama vatandaş tedavi olacak doktor bulamıyor. Vatandaş bir randevu alabilmek için aylarca sırada bekliyor, sabırla mücadele ediyor. Demek ki siz şehir hastanelerinde imtiyazlı müteahhitleri zengin etmede varsınız, ama vatandaşa sağlık hizmeti vermede yoksunuz."

“İMTİYAZLI HOLDİNGLERİN KAR BİLANÇOLARINDA VARSINIZ”

"İtibardan tasarruf olmaz diyerek milyarları protokol masraflarına harcıyorsunuz. Ama emekliye maaş zammı verileceği zaman adeta kurban pazarlığı yapıyorsunuz. Demek ki siz lüks ve şatafatta varsınız ama vatandaşa vermeye gelince yoksunuz. Siz önce millet anlayışı yerine, önce mazlumlar anlayışı yerine önce imtiyazlılar, önce güçlüler anlayışıyla hareket ediyorsunuz. Demek ki siz lüks villalarda varsınız ama varoşlarda yoksunuz. İmtiyazlıların vergi borçlarını birer birer affediyorsunuz. Bir senede 2 trilyon lira vergi muafiyeti çıkartıyorsunuz. Ama küçük esnafın tezgahına ceza üstüne ceza kesiyorsunuz. Demek ki siz imtiyazlı holdinglerin kar bilançolarında varsınız ama küçük esnafın derdinde, tasasında yoksunuz."

“SİZ MARİNADA VARSINIZ AMA TARLADA YOKSUNUZ”

Çiftçi, tarım ve adalet alanlarındaki eksiklikleri de dile getiren Erbakan, şöyle devam etti: "Çiftçinin mazotuna ÖTV yüklüyorsunuz ama lüks yatların yakıtını neredeyse bedavaya veriyorsunuz. Çiftçi mahsülünü tarlada bırakıyor. Traktörünü çalıştırmaya korkuyor. Demek ki siz marinada varsınız ama tarlada yoksunuz. Siz lüks yatlar için varsınız ama traktörler için yoksunuz.
Devasa adalet sarayları yaptınız. Avrupa'nın en büyük adalet sarayları bizde diye övünüyorsunuz. Evet ama bu adalet saraylarının içerisinde adaletin esamesi okunmuyor. Mazlum yıllarca kapısında çile çekiyor, güçlüler ve zenginler bir günde beraat ediyor. İktidara ayrı hukuk, muhalefete ayrı hukuk uygulanıyor. Demek ki siz adaletin binasında varsınız ama vicdanda yoksunuz."

HEDEF 1 MİLYON ÜYE
Erbakan, Yeniden Refah Partisi’nin kuruldukları günden bugüne hem üye sayısı hem de oy oranında hızlı bir yükseliş kaydettiğini vurguladı: "Partiyi kursa bile yüzde bir bile oy alamazlar diyenlere rağmen iman, azim ve aşkla yürüdük. Yeniden Refah Partimizi üye sayısı bakımından Türkiye'nin üçüncü büyük siyasi partisi haline, oy oranı bakımından yüzde 7 oyla üçüncü büyük siyasi parti haline getirdik. Şimdi 652 bin üyeyi 1 milyon üyeye çıkaracağız. Üçüncü parti olmak bize yakışmaz. Birinci parti olacağız, iktidara yürüyeceğiz inşallah. Bu millete hizmet borcumuz var."

100 BİN KİŞİYLE KURULTAY VURGUSU
Erbakan, 16 Kasım’da Ankara Arena’da yapılacak 3. Olağan Büyük Kongre’ye tüm partilileri davet ederek, kongrenin iktidara yürüyüş kongresi olacağını belirtti:

"Birinci büyük kongremize 45 bin kişi katıldı. İkinci büyük kongremize 65 bin kişi katıldı. Üçüncü büyük kongremize ise 100 bin kişi katılacak inşallah."

Erbakan, konuşmasının sonunda, bütün engellemelere rağmen Milli Görüş’ün ikinci 40 yılda iktidara taşınacağını ve adaletli, yaşanabilir bir Türkiye’nin partileriyle birlikte kurulacağını vurguladı:

"Bütün engellemelerine rağmen, bütün zorluklara rağmen Milli Görüş ikinci 40 yılda yanardağ gibi patlayacak, yeniden şahlanacak, Yeniden Refah iktidar olacak. O zaman bu millet de kurtuluşa ereceksiniz inşallah."

Kongrede ayrıca bazı partililere plaket takdim edildi ve parti içindeki birlik ve dayanışmanın güçlendiği, İstanbul teşkilatının gücünü ortaya koyan bir platform olarak kayda geçti.

ÖZATA: LİDERİMİZİ BU ÜLKENİN BAŞINA CUMHURBAŞKANI YAPACAĞIZ

İl Başkanı Nuri Özata da kongrede yaptığı konuşmada İstanbul teşkilatının çalışmalarını ve partinin gelecek hedeflerini paylaştı:

"Liderimizi bu ülkenin başına Cumhurbaşkanı yapacağız inşallah. Bu tohumları attık. Bu tohumlardan ve bu süreçten sonra bizler, İstanbul teşkilatları olarak daha çok çalışacağız, daha çok gayret edeceğiz ve birbirimizi bu ülkenin başına Cumhurbaşkanı yapacağız inşallah.

Tabii bizler zor bir süreçte görevi aldık. Ama bu zor sürece rağmen, genel başkanımızı, liderimizi takip ettiğimizde bu zorlukların hiçbir şey ifade etmediğini elhamdülillah gördük. Ne dedik? Bizim liderimiz siyonizmle uğraşırken, emperyalizmle mücadele ederken biz burada dedikodularla uğraşacak değiliz Allah’ın izniyle.

Bütün gayretimizle, bütün gücümüzle teşkilat çalışmaları yaparak liderimizi bu ülkenin başına Cumhurbaşkanı yapmak için uğraşacağız.

İSTANBUL TEŞKİLATINA TEŞEKKÜR

Tekrardan kadın kollarımıza çok teşekkür ediyorum. Bu başkanlık sürecinde gerçekten şu anda ön koltukta oturan eşime de ayrıca teşekkür ediyorum. Gerçekten evimizin hem annesi hem babası oldu, Allah ondan razı olsun. Bu süreçte gençlik kollarımıza da Allah razı olsun, sizlere de teşekkür ediyorum.

İlçe başkanlarımıza da ne olursa olsun teşekkür ediyorum. Hata yapmış olabiliriz, yanlışa düşmüş olabiliriz ama davamıza, verdiğimiz sözümüze ihanet etmedikten sonra çok zor süreçler içerisinde bu İstanbul kongremizi yürüttük.

Biz her zaman şunu söyledik: Siyaset yapmak, eğer Allah’ın rızasını kazanmaksa; bir taraftan da kul hakkı yemenin en kolay yollarından biridir. Rabbü’l Âlemin ne demişti?
“Ey kulum, benim karşıma iki şeyle gelme: Biri şirk koşmakla, diğeri kul hakkıyla.”

Elhamdülillah, burada şirk koşacak kimse yok. Ama yaptığımız her hareket, konuştuğumuz her söz, paylaştığımız her fikir bir kul hakkına giriyorsa, bizlerin de siyasetimizi buna göre yapması gerekiyor.

Bundan sonraki süreçte bizler her zaman şunu söyledik: Biz sadece Allah’ın rızasını kazanmak için siyaset yapıyoruz." TAYFUN ERCAN- KENT YAŞAM

{ "vars": { "account": "G-LFQRKY8JGD" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }