HABER: FİDAN UĞUR

Son zamanlarda ülkemizde uyuşturucu kullanımındaki artış endişe verici boyutlara geldiğini ve bunun sonucunda İçişleri Bakanlığı’nın açıklamış olduğu 2021 rakamları ve 2022 yılının ilk üç aylık döneminde ortaya konulan rakamları kolluk gücünün yakalaması olarak başarı diye gösterilmeye çalışılmasının güvenlik litarütüründe başarı olarak nitelendirilmediğini belirten Demokrat Parti Merkez Karar Kurulu Üyesi, Güvenlik Uzmanı ve Hukukçu Mustafa Böğürcü konu ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu;

‘Türkiye, kokain ticaretinde merkez ülke olmaya başladı’

Bu durum bakanlık için başarı olarak gözüksede geçiş güzergahında ana güzergah noktasına gelen  Türkiye son 7 yılda özellikle Latin Amerika ülkelerinden gelen kaçak yasadışı madde olan kokain ticareti konusunda merkez ülke olmaya başladı. Bu durum aynı zamanda ülke içinde kullanıcı ve bu batağa gençlerimizin düşmesi noktasında da artışa sebep olmaktadır. 2015 yılından itibaren Türkiye’nin muz ithalatı miktar olarak gerilerken, Ekvator’dan gelen muzun payı yüzde 66’dan, 2019’da yüzde 95’e yükseldi. Ekvator’dan gelen muzlarda 2014 yılındaki 14 kiloluk partiden sonra 615 kiloya kadar ulaşan farklı kokain partileri İstanbul ve Mersin’de yakalandı. Mersin’e gelemeden yakalanan yükler de oldu.

Mersin Limanı’nın kaçakçılıkta rolü belirginleşti’

83 milyonluk Türkiye pazarının, yirmi katı konteyner muzun 5 milyon nüfuslu Kuzey Irak’a gitmesi, Mersin limanının Ortadoğu için bir ana kapıya dönüştüğünü gösteriyor. Buenaventura’da yakalanan granül kauçuk içine yedirilmiş kokain, Ambarlı’da yakalanan gübre içine yedirilmiş kokain ve yine Ambarlı’ya gelmek üzereyken Kolombiya’da yakalanan kömür içine yedirilmiş kokain, işin sadece muzla sınırlı olmadığını, Türkiye’de farklı maddelere yedirilmiş kokaini çözebilecek tesisler olduğunu gösteriyor. Bu noktada, 2017’den itibaren Mersin Limanı önemli bir hale dönüştü. Hem Avrupa’ya giriş, hem de Ortadoğu ve Rusya’ya yönelik kaçakçılıkta rolü belirginleşti. Aslına bakılırsa bütün dünyada üretilen 1800 ton kokainin, 1400 tondan fazlası yakalanıyor, ancak kalan 400 tonun 20 milyar doları bulan cirosu herkese yetiyor.

‘2021’de 102.291 vatandaşımız uyuşturucu nedeniyle tutuklandı’

2016 yılını baz alan bakanlık 7.641 tutuklama varken, 2021 yılını 26.788 tutuklamayla bitirmiş olduğunu resmi İnternet sitesi üzerinden paylaştı.  İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun da bu bilgileri sosyal medya hesabı olan instagram üzerinden başarı olarak paylaşması trajikomik bir durum olarak göze çarptı. Daha vahim olan ise 2021 senesinde 200.000 bine yakın vatandaşımız kolluk güçleri tarafından gözaltına alınmış ( gözaltına alınmada ki oranının çok özensiz ve iş yükünü arttırdığı gözlemleniyor) ve 102.291 vatandaşımızın uyuşturucu kullanmak, satmak, temin etmek ve kaçak yollarla ülkeye sokmaktan tutuklanıp cezaevine konmuş olduğunu gözler önüne sermiş durumda.

‘CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na hak vermemek mümkün değil’

Türkiye'deki cezaevlerinin toplam kapasitesinin 251 bin 88 kişi olduğu, şu an da Temmuz 2021 sonu itibariyle cezaevlerinde 287 bin 716 kişi bulunduğunu düşünürsek ve Adalet Bakanlığı verilerine göre, bu kişilerin 251 bin 180'inin hükümlü, 36 bin 536'sının tutuklu olduğunu gördüğümüzde ve bunun 102.291'inin uyuşturucu madde ile ilgili olduğu bilgisine ulaştığımızda tehlikenin boyutları göz önüne çıkmaktadır. Kısacası cezaevinde hükümlü ve yargılaması devam eden tutukluların olduğu tutuk evlerinin yüzde ellisi yasadışı madde ile ilgili suç işleyen vatandaşlarımızdan oluşmaktadır. Buda konunun vehametini ve toplumun içine düştüğü uyuşturucu batağının ne boyutlara geldiğinin açık göstergesi olarak önümüze çıkıyor.Bu verilerin sonuçlarına göre geçen günlerde uyuşturucu batağına saplanan ve  zehirlenen gençlerin durumu hakkında açıklamalarda bulunan, toplumsal yaraya parmak basan, çözüm önerileri sunan Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na hak vermemek mümkün değil.

‘Ülkemiz uyuşturucunun yol güzergahı intibakından kurtulmalıdır’

Türkiye Cumhuriyeti devletinin milli güvenlik sorunu olarak bu çürümüşlüğü ve gençliğin düşürüldüğü uyuşturucu bataklığından çıkartılması için tedbirler alması ve bataklığın kurutulması için acil eylem planları oluşturmak suretiyle çözüm üretmesi gerekmektedir. Öncelikle bataklığın kurutulması, bunun içinde uyuşturucu baronlarının yakalanması, yasadışı yollardan bu maddeleri getiren ve satan kişilerin mal varlıklarının MASAK üzerinden araştırılıp, tespit edildikten sonra devlet tarafından el konulması elzemdir. Ülkemizin uyuşturucu kaçakçılığının kolay yapılan yol güzergahı olduğu intibakının silinmesi için kolluk güçlerinin azami gayret göstermesi gerekmektedir. Bununla beraber ülke içinde zehir tacirlerine yönelik ciddi ve kararlı operasyonlara hız verilmel , uyuşturucu batağına düşmüş gençlerimizin yeni yapılacak  rehabilitasyon merkezlerinde  tedavi  edilerek topluma kazandırılmaları, bu konuda ailelere yardımcı olunması  gerekmektedir.

MUSTAFA BÖĞÜRCÜ KİMDİR?

1975 yılında İstanbul’da doğdu… İstanbul Polis Koleji’ni bitirdikten sonra Polis Akademisinden1997 yılında mezun oldu. İlk olarak Komiser yardımcısı olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü bünyesinde göreve başladı. Atatürk Havalimanı, Asayiş Şube, Bağcılar ve Güngören İlçe Emniyet Müdürlüklerinde yöneticilik yaptı. 2005 yılında takdir belgeleriyle dolu polislik kariyerine kendi isteğiyle Bakanlık oluru ile istifa ederek son verdi.Resmi görevden ayrıldıktan sonra emniyetteki tecrübelerini özel sektörde hayata geçirdi. Çok sayıda holdinge güvenlik konusunda danışmanlık yaptı. Daha sonra kendi kurduğu danışmanlık şirketinde iş hayatına devam eden Böğürcü 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde MHP’den İstanbul 3. bölge milletvekili aday adayı oldu.2015 yılında FETÖ’nün emniyet yapılanmasını anlattığı Paralel Polisler kitabını yazdı ve yayınladı .Böğürcü bunun yanında 2014/2017 yılları arasında Makedonya, Üsküp’te bulunan MIT Üniversitesi’nde (Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) Hukuk Fakültesinden mezun oldu. Sırbistan Novi pazar üniversitesinde yüksek lisans çalışmasını devam ettirmektedir.  1 oğlu vardır ve İngilizce biliyor.

Editör: Haber Merkezi