Zafer Partisi İstanbul İl Başkanlığı 28 Mayıs’ta il kongresini yapmaya hazırlanıyor. Siyasi yörüngesini Atatürk çizgisinde Türk milliyetçiliği mottosuyla ifade eden parti, kongre için Küçükçekmece Atakent Kültür Merkezi seçti.   Bu tercihin iki sebebi var. Birincisi Atakent ismi ile Atatürk vurgusunda bulunmak. İkincisi de  Atakent’in İstanbul ve Türkiye’deki en büyük mahalle olması ve seçmenin yüksek oranda Atatürkçü ve laik seçmenden oluşması olarak ifade ediliyor.

İstanbul İl Başkanı Hakan Akşit kongre öncesinde kuruluştan bu güne geçen süreci Kent Yaşam’a anlattı. Akşit Z kuşağından HDP seçmenine kadar pek çok kesimden teveccüh gördüklerini ilginç tespitlerle anlattı.

İl Başkanı Hakan Akşit şunları söyledi:

“İSTANBUL OLARAK SEÇİME GİRME HAKKIMIZI ELDE EDECEĞİZ”

“ 26 Ağustos’ta parti kuruldu. 7 Eylül’de atandım. Genel Başkanımız Ümit Özdağ tanınıyor ama Zafer Partisi ismi bir anlam ifade etmiyordu.  ‘Ümit Özdağ Zafer Partisi diye bir parti kurdu’diye anlatırken bir yandanda il teşkilatımızı kurduk.  39 ilçemizin 22’sinde teşkilatlanmamızı tamamladık. 28 Mayıs’taki kongreyle beraber İstanbul olarak seçime girme hakkımızı elde edeceğiz.

“PARTİNİN İSMİ ÜMİT ÖZDAĞ’I YAKALAMAYA BAŞLADI”

Partinin ismini Genel Başkanımızın ismine yetiştirmekte zorlanıyorduk.  ‘Ümit Özdağ ismi ve parti ismini nasıl bir araya getiririz’ diye  stratejik bir yoğunlaşma süreci geçirdik.  Bunda da yüzde 90 başarılı olduk. Hem Ümit hocanın kendisi, hem de biz iller bu konuda başarılı olduk. Parti Ümit Özdağ yakalamaya başladı ama halen Ümit Özdağ daha ilerde. Özellikle  son iki ay içerisinde kamuoyu Zafer Partisi’ni kabullendi. Toplum her kesimi ile  Genel Başkanımızı  kulak kesilir oldu.  Genel Başkanımızın doğru çıkışlarından ve doğru hamlelerden dolayı sinerjik bir şekilde ilgi arttı.

“İLK KEZ OY VERECEKLERİN BÜYÜK ÇOĞUNLUĞU ZAFER PARTİSİ’NDE”

Özellikle ilk kez oy kullanacak gençler büyük ilgi gösteriyor. Memleket meseleleri ile ilgilenmediği iddia edilen bu yeni kuşak ile  Ümit Özdağ  iyi anlaşıyor. Çünkü hocanın gençlerle iletişimi çok iyi. Birebir konuştuğunda çok iyi iletişimi var. O’nu seviyorlar.  Zaten gelen bütün gençlerde hocayla iletişim kurmak istiyorlar. Buradan anlıyoruz ki aralarında  kuvvetli bir sevgi bağı oluşmuş. Ben bunu çok rahat söyleyebilirim ki İstanbul’da ilk oy verecek kuşağın büyük çoğunluğu Zafer Partisi’nde, büyük çoğunluğu da Ümit Özdağ’dadır. Öbür partiler şu hatayı yaptılar. Z kuşağı diye bir isim verildi  bu gençlere.  ‘Apolitikler politikaya ilgilenmezler ellerinde telefon oyun oynarlar ve gezerler ’diye gençlik tanımı yapıldı. Bu çok büyük hataydı, zaten hata olduğunu da görecekler.

“MEMLEKET  MESELELERİNDE ÇOK İLGİLİLER”

Z kuşağı dedikleri Türk gençlerinin eğitim alanındaki tüm köreltilmeye rağmen Atatürkçü bir nesil olarak karşımıza çıktığını gördük. Memleket  meselelerinde çok ilgililer. Siyaseti direk takip ediyorlar. Çoğunluğu Atatürkçü, Türk bayrağı, Türk kimliğinden gurur duyuyor. Ve biz buna Ümit hoca zaten akademisyen olduğu için bu gençliği her gün elinde tutuyor.Bu gençlik sevgilerini, empatilerini ve siyasi görüşlerini artık yukarıya annelerine, babalarına ve büyüklerine iletmeye başladı. Çünkü ailelerin en değerlileri çocukları, çocukları da muhakkak etkileyecek.

“GENÇLERİ ALIYOR, DİNLİYOR, SORUMLULUK VERİYORUZ.”

Büyük yaş gruplarıyla yola çıkan partilerin gençlere dönüşü ve yakalaması zor oluyor. Tam tersi gençleri yakalayıp yola çıkan partilerin daha sonra  üst yaş gruplarını yakalamaları daha kolay oluyor.  Bu bir siyasi aritmetik. İşte AK Parti bugün gençlerini kaybetti. CHP gençlerini kaybetti. Onların  yakalaması çok zor. Ama biz Zafer Partisi olarak çok avantajlıyız. 20tane il başkan yardımcım var 5 tanesi 25 yaşın altında. İstanbul gibi bir kentte  çok önemli konulardan sorumlular. 20 milyonluk şehirde 39 ilçeli yapıyı yönetecek hiç bir partide bu yaşlarda bu sayıda il başkan yardımcısı yok.  Gençler şundan şikayet ediyor, ‘CHP’ye gidiyoruz, gençlik kollarına yönlendiriyorlar. MHP’ye gidiyoruz ocağa gönderiyorlar. Biz artık  fikirlerimizi söylemek, direkt yönetime katılmak ve yönetmek istiyoruz’diyorlar.  Bende onlara yüzde yüz hak veriyorum. Çünkü onlara baktığımızda 25-26 yaşında insanlar devasa global holdingler kuruyorlar. Büyük şirketler yönetiyor. Gençleri bir yere kanalize etmek artık doğru değil. Gençleri direk yönetime alıyoruz, fikirlerini dinliyoruz, yetki sorumluluğu veriyoruz.

“KADINLARIN SORUNLARINI ERKEKLER SAVUNMASIN”

Keza kadınlarda da böyle yaptık.  Kadınların da partimize ilgisi büyük.  Biz yönetimimizi kurduğumuzda yüzde 38’i kadındı. Divanda da aynı şekilde 7 tane kadın vardı. Biz kadın kolları işte kermes yap diye bir yönlendirme yapmıyoruz. Ben şahsen de kadınların sorunlarını ve erkeklerin savunmasının çok doğru olmadığını düşünüyorum.

“BÜTÜN İSTANBUL SIĞINMACILARIN GERİ DÖNMESİNİ İSTİYOR”

Zafer Partisi Atatürk çizgisinde Türk milliyetçiliği yoluna çıktı. Türkiye’nin en önemli ve tehlikeli sorunu olan geçici sığınmacılara vurgu yapıyoruz.  Sosyokültürel olarak Esenyurt ile Beşiktaş’ın yaşam biçimi ayrı.  Sığınmacı ve kaçak  yoğunluğu ayrı ama bu sorun aynı karşılığı buluyor. Çünkü herkesin bu konuda rahatsızlığı ve hükümete kızgınlığı var. Bütün İstanbul, 39 ilçe 20 Milyon insanıyla  eşit anlamda neredeyse geçici sığınmacıların geri dönmesini istiyor. Burada olmasını istemiyor. Esenyurt, Fatih, Zeytinburnu gibi semtlerde rahatsızlık daha fazla. Ama fikir birliği olarak 39 ilçenin hiçbirinde ayrılık yok. Herkes geçici sığınmacıların burada kanunsuz olduğunu düşünüyor. Çocuğunun geleceğinden endişe ediyor. Tabi geçici sığınmacıların daha yoğun olduğu yerlerde direkt fiziki ve sosyolojik rahatsızlık daha fazla oluyor.

­­­­­­­­­­­­­­“NÜFUSUNUN YÜZDE 10’U KADAR DIŞARIDAN GELMİŞ İNSAN OLAMAZ”

Irkçılığın ansiklopedi de bir karşılığı var, bir ona bakmak lazım. Irkçılık; bir ırkı diğer ırktan daha üstün görmek demek. Bizim hiçbir zaman ağzımızdan şöyle cümle çıkmadı; ‘Biz Suriyeliler’den, İsviçreliler’den ya da Eskimolular’dan daha üstün ırkız’ diye söylemedik. Biz ırkçı değiliz. Bu geçici sığınmacıların çoğunluğu Suriye’den geldiği için adları Suriyeli olduğu için Suriyeli deniliyor.  Ana hatları itibarıyla nereden geldiğinin hiçbir önemi yok. Suriye’den Afganistan’dan Eskimo’dan İsviçre’den Rusya’dan Amerika’dan Almanya’dan gelmesiyle ilgili hiçbir sıkıntımız yok. Biz şunu söylüyoruz:  bir ülke nüfusunun yüzde 10’u kadar dışarıdan gelmiş insan olamaz. Ülke nüfusu 83 milyondan 9 milyona yakın geçici sığınmacı var. Allah bilir kaydı yok hesabı yok. ‘Yabancı’ diyoruz, ‘yabancı düşmanı’ diyorlar. ‘Suriyeli’ diyoruz, ‘ırkçı mısın’ diyorlar. Bende yeni tabir buldum, ‘dışarıdan gelmiş insan’.

“HDP NEDEN BUNA İTİRAZ ETMİYOR?  ONUN SEÇMENİ UMURUNDA DEĞİL.”

Partiler doğu seçmeninden ( Kürt seçmen) oy almayı çok önemsiyor. Doğudan oy alınmadığında Türkiye’de yönetimde söz sahibi olunamayacağı  düşünen tavır ve davranışlar içerisindeler. Bence muhalefette iktidar da aslında doğu seçmenini  HDP’yemahkum etti. Belki dışarıdan bir müdahaledir.   Bugün Türk siyaseti geldiği nokta  itibari ile Millet İttifakı da,  Cumhur İttifakı da aynı seçmen gibi HDP’ye mahkum edildi. Coğrafi konum nedeniyle  Suriyeliler, Afganlar genelde HDP seçmeninin işlerini ellerinden alıyor. Peki o zaman HDP neden buna itiraz etmiyor?  Normalde ‘benim vatandaşımın işini alıyorsun’ demeli. Çünkü HDP başka düşünüyor. Kuzey Irak’ta PYD’nin kuracağı bir Kürt devletini düşünüyor.  Onların seçmenleri umurlarında değil.  Bizim doğudaki seçmenimizin derdiyle dertlenmiyor.   Zafer Partisi hangi partiye oy vermiş olursa olsun bu ülke insanının derdiyle dertleniyor.  Dolayısıyla daha önce  HDP’ye oy vermiş seçmende dahi  bir karşılık oluşturduk.’ Bilim, Birlik, Barış’ sloganımızın içini dolduran güzel bir örnek ortaya koyuyoruz.  Zaten bütün patırtı orada.

“CUMHURİYETİN KURULUŞ DEĞERLERİYLE SORUNU OLANLARIN CANI CEHENNEME”

Türkiye’de iki ittifakta HDP’ye mahkum edildiği için HDP’nin de şartlarından biri mülteciler Suriyeliler gitmeyecek. Çünkü Suriyeliler geldiği yere gittiğinde onların orada yaşama şansları olmayacak. Her iki ittifakta ne doğulu seçmeni düşünüyor, ne de Türkiye’yi düşünüyor, tamamıyla HDP’nin amaçlarına bilerek ya da bilmeyerek hizmet ediyorlar. Ülkeyi kaosa götürmek istiyorlar.  

Zafer Partisi işte bu gerçek sorunları umursanmayan seçmene de dokunuyor. HDP’ye oy vermiş  seçmene bir tavrımız yok.  Ümit hoca diyor ki ‘Atatürk ile sorunu olanların, Cumhuriyetin kuruluş değerleriyle sorunu olanların, İstiklal harbiyle sorunu olanların, canı cehenneme.’ Geri kalanlar için de ‘herkes de bize oy versin.’ Genel başkanım dediği gibi değerler ile sıkıntıları olmayan herkese kapımız açık ve bekliyoruz.” TAYFUN ERCAN- KENT YAŞAM

Editör: Haber Merkezi