Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) İstanbul Üçüncü Bölge Milletvekili Aday Adayı Ekrem Sarısoy, gazetemizi ziyaret etti. Sarısoy, Yaşam Medya Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Celal Karaali ve Genel Yayın Yönetmenimiz Lütfü Bulut ile partilerin aday belirleme süreçleri hakkında görüş alışverişinde bulundu. Aday adaylığı sürecinde yürüteceği kampanya hakkında da bilgi veren Sarısoy, ziyareti sırasında gündeme dair açıklamalarda da bulundu. ,

‘2023 MHP VİZYONUDUR’
Türkiye merkezli yeni bir medeniyet, yeni bir dünya ve yeni bir toplum anlayışının siyasetteki temsilcisinin MHP olduğunu belirten Ekrem Sarısoy, “Yeni Türkiye söylemine şiddetle karşısındayız. Cumhuriyet kazanımlarına sahip çıkarak, onları miras kabul ederek, yolumuzdan sapmadan 2023 hedefine yürümeliyiz. Genel Başkanımız Dr. Devlet Bahçeli, 2002 seçimlerinde Cumhuriyetin 100. yılını hedef gösterirken, bu ülkeyi yurt bilmiş olan insanların huzurlu, güvenli ve mutlu bireyler olarak yaşayacağı bir Türkiye tablosundan bahsetmişti” dedi.
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin 2023 vizyonunu MHP'den çaldığını iddia eden Sarısoy, 2002 yılında seçim kampanyalarının 2023 vizyonu üzerine kurulu olduğunu bunun medyadaki haber ve ilanlar ile partinin basılı evraklarında belgelerle ortada olduğunu söyledi.

‘ANNELER TAŞ YÜREKLİ Mİ?’
AKP’nin 2023'ü hedef gösteren vizyonunun millet tarafından görüldüğünü ifade eden Sarısoy, “Bölücü ve yıkıcı amaçlarıyla ülkemizi getirdikleri vizyon hepimizin malumu. ‘Kürt Sorunu’ diyerek, Kürt kardeşlerimize ‘siz bizim için sorunsunuz’ dediler. Analar ağlamasın diye PKK ile pazarlığa tutuştular. 6-7 Ekim olaylarında büyükşehirlerimizde ortalık yakılıp yıkıldı. Masum insanlarımız öldürüldü. Onların anaları, bacıları, eşleri, çocuklarınınki gözyaşı değil miydi? Her gün ağlayan şehit ve gazi ailelerinin gözyaşı, Başkanlık Sistemi'ne geçilip, eyaletler kurulup, Öcalan başkan yardımcısı olunca mı dinecek? Gezi Parkı olaylarında, hangi düşünceyi taşırsa taşısın öldürülen çocukların annelerinin gözyaşı dökeceğini düşünemediniz mi? Bu iktidar döneminde kadına şiddet ve tecavüz olayları arttı. Onların gözyaşından hiç etkilenmediler mi? Ülke gençliğinin neredeyse yarısı uyuşturucu kullanmaya başladı. Hemen hemen her gün bir çocuk uyuşturucudan ölüyor. Cinsel suçlar arttı. İlkokullara kadar indiğine şahit olduk. Bu analar evladını dağa yollayanlardan daha mı değersiz? Bunca anne ağlamayacak kadar taş yürekli mi?” diye sordu.

"ERDOĞAN ÜSTLENDİ"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, “Biz siyasiler, ülkemizde işlenen cinayetlerden sorumluyuz. Tavrımızı ortaya koymak zorundayız. Çünkü halk size oylarını verirken ‘Benim can güvenliğimi, mal güvenliğimi sağlayacaksın’ diye veriyor” sözlerini hatırlattı. Sarısoy, “Bu sözlerle, Mersin'de okuldan evine gitmek için minibüse binen Özgecan’ın katledilmesinin sorumluluğunu üzerine almış bulunmaktadır. Madenlerimizde ve şantiyelerde maliyetler sebebiyle önlem alınmadığı için işlenen iş cinayetlerinin de sorumluluğunu üstlenmişlerdir. Lakin ne vicdanlarında acı, ne yüzlerinde utanma, ne de ruhlarında suçluluk duygusunun belirtilerini görememekteyiz” şeklinde konuştu.

YARDIM DEĞİL GÜVENCE
Ak Parti’nin sosyal yardımlarına da değinen Sarısoy, “Sosyal yardımlar, ihtiyaç sahiplerinin farklı gereksinimlerinden dolayı ortaya çıkan hak mahrumiyetlerini ortadan kaldırmak ve yoksulluğu ortadan kaldırmak amacıyla insanımızın devlet tarafından desteklenmesidir” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Sosyal yardımlar başka şey, sosyal devlet başka şeydir. Yardımlaşma dinimizin gereğidir, tabi ki yapılacak. Ama bunu vatandaşlarımız kendi aralarında yapacak. Devlet sosyal yardımları lütufmuş gibi sunmaz. Devlet insanların sosyal ihtiyaçlarını garanti eder, güvence olur. Çünkü bunlar vatandaşlarımızın en temel hakkıdır. Bu yardımlar AKP mahalle başkanının, kadın kolları başkanının, ilçe başkanının ya da AKP kadrolarının iki dudağı arasından çıkan sözlere bağlı. Onların canı isterse, AKP'ye minnet duyarsanız, vicdanlarına seslenebilirsiniz yardımı hak ediyorsunuz. Aksi söylemleriniz varsa, AKP'ye minnet duymazsanız güveneceğiniz bir devletiniz olmuyor. Oysaki sosyal devlet vatandaşının barınma, güvenlik, sağlık ve eğitim hakkını anayasası gereğince garanti altına alır. Sosyal güvenlik kurumuna borçlu olması sağlık hizmeti almasına engel olmaz. İşsiz kalırsam evimin kirasını nasıl ödeyemem korkusunu yaşamayan bir tane kiracı yoktur. Modern ve konforlu evlerde yaşamak herkesin hakkıdır. Bugün gazetenizin bulunduğu Sefaköy semtinde, eşinizin ve çocuğunuzun hakkı olan ve severek yaşayacağı bir evin kirası asgari ücretinde üzerinde. Dar gelirli insanımız derme çatma, bakımsız ve sağlıksız yapılarda yaşıyorlar. Kiracısı olduğu ev kentsel dönüşümle yıkıldığında gelir düzeyi nedeniyle yine eskisi gibi bir ev bulup oraya taşınıyor. Bunu insanımıza reva görme devri artık sona ermeli. Eğitimi özelleştirmeye çalışıyorlar. Her kademede özel okullar türedi. Eğitim anayasal bir haktır devlet sağlar. Bu hükümet eğitimi tamamen özelleştirmeye yönelik adımlar atıyorlar. Sistemle sürekli oynamaları da cabası. Ne evinizde, ne sokakta güvende değilsiniz. Ya evinize biri girer, ya başınıza inşaattan malzeme düşer, ya gaspa uğrarsınız, ya da sokak ortasında öldürülürsünüz. Bunların hepsi ülkenin gerçekleri” diye konuştu.

YENİ NESİL SİYASETÇİLER MHP'DE
Ekrem Sarısoy, AKP'yi çare, Erdoğan'ı kimsesizlerin kimsesi olarak görmüş, fakat AKP'den hiç bir rant, hiç bir menfaat elde etmemiş olan vatandaşlara seslendi: “Bana bir şey olursa ailem devletime emanet diyebiliyor musun? ‘Çocuğumun eğitimi, mesleği, işi gücü geleceği garanti altında arkamda devlet var’ diyebiliyor musun? Bütün bunlara cevabın hayırsa alternatifini düşün. Köklü siyasi partileri geçmişleriyle yargılama. Tabelalar aynı, fakat birçok yüz farklı. Sizin derdinizin ortağı olan biz gençler, geleceğe güvenle bakabilmek için temsil hakkınıza talibiz. Bu yeni jenarasyonu mesleğini siyaset olarak tanımlayan eski tip siyasetçilerle aynı potada eritmeye kalkmayın. MHP yeni nesil siyasetçilerle karşınıza çıkacak. Ben bunlardan biriyim. Ben MHP'nin halka dönük yüzüyüm. Yıllardır Sinop Derneklerinde görev yapıyorum. İstanbul'daki her derneğimizde en az bir tanıdığım var. İstanbul Sinopspor Kulübü’nde yöneticilik yaptım. Şimdi de tribünlerindeyim. Ekmek paramı mali müşavirlik mesleğinden kazanıyorum. İşçinin ve işverenin derdini sıkıntısını en iyi ben bilirim.”
MHP 3. Bölge Milletvekili Aday Adayı Ekrem Sarısoy, 12 yılda ülkenin karanlığa gömüldüğünü söyledi. Sarısoy, “Aynı amaç doğrultusunda bölücülük, hırsızlık, yağmacılık, talancılık, yalancılık ve hortumculuk yapanlara bedel ödetilecek olan MHP iktidarında, İstanbul milletvekili sıfatıyla el kaldırmanın onuruna erişmek istiyorum. Ülkemin ve partimin bu dönemde ülkücü değerlerle yetişmiş, pek çok hesap uzmanına ihtiyaç duyacağı aşikar. En tepeden, yereldeki meclis üyesine kadar bunca yolsuzluğun hesabını sormak, kolay bir iş sanılmasın. Bırakın ülkeyi yönetmeyi, bunların yolsuzluklarıyla uğraşmak için bile milli ve manevi çok geniş bir kadro lazım. Bu kadro mutlaka Türk milletinin milli ve manevi değerlerini yaşam biçimine yansıtmış kişilerden oluşmalı. İhtiyacın farkında olan bir genç ve mali müşavir olmam hasebiyle sorumluluk almam gerekiyordu. Bu nedenle aday adayı olmaya karar verdim” diyerek açıklamalarını tamamladı.

 

Editör: Haber Merkezi