Bakırköy Osmaniye Mahallesi'nde bulunan altı katlı bir apartmanın çelik konstrüksiyon ile güçlendirme yapılması mahalle sakinleri tarafından hayretle izlendi.. Etrafındaki çeliklerle yoldan geçenlerin de dikkatini çeken binayla ilgili olarak  Apartman yöneticisi Emekli Kaptan Pilot Saim Türkekul: "Bu bina olduğu gibi çeliktir. Tüm kolon ve kirişler güçlendirildi"açıklamasını yaptı.

Mahalle sakinlerinden edinilen bilgiye göre; apartman 17 Ağustos 1999'daki depremde hasar gördü. Apartman sakinleri inceleme yaptırınca binanın güçlendirilmesi gerektiği ortaya çıktı. Hak sahipleri güçlendirme konusunda anlaşamayınca konu mahkemeye taşındı. 2000 yılında başlayan mahkeme süreci 2005 yılında sona erdi. Mahkeme binanın güçlendirilmesine karar verince apartman yönetimi de güçlendirme yöntemleri arasından 'çelik sistemli' olanı tercih etti ve kısa sürede güçlendirildi.


Bina 8.6 lık depreme dayanıklı hale geldi

Apartman Yöneticisi Emekli Kaptan Pilot Saim Türkekul süreci anlattı. İncelemelerin Kültür Üniversitesi’nde yapıldığını ifade eden Türkekul, "Binayı güçlendirmede iki yöntem vardı. İkisini de Kültür Üniversitesi laboratuvarlarında incelettik. Birisi betonarme sistemiydi. Betonarme sisteminde daireler yüzde 20 oranında küçülecekti.Bunun üzerine diğer yöntem olan, binanın çelik epoksi sistemi ile güçlendirilmesi kararını aldık. Bu kararı almamızda;  kiraya çıkmak zorunda  kalmayacak olmamız,  bütün sistemlerin çalışacak olması, her daire için iki günlük çalışma ile işlemin bitecek olmasıydı.Bu işlemin çok daha ekonomik olacağını düşündük. Binamız şu anda İstanbul Üniversitesi İnşaat Fakültesi'nden bilirkişi raporuna göre; 8.6 şiddetinde depreme dayanabilecek şekilde güçlendiriliyor" dedi.

Binanın dış görünüşünün kendilerini de rahatsız ettiğini ifade eden Türkekul, "Biz aynı zamanda betonarme sistemini de araştırdık.. O projede hem daireler yüzde 20 oranında küçüldü hem de Kültür Üniversitesi laboratuvarlarında yapılan incelemede 5,9 şiddetindeki depremde binamız çatladı. Denemeye biraz daha devam edilince 6,3 şiddetindeki depremde bina tamamıyla çöktü. Bu bina olduğu gibi çeliktir. Tüm kolon ve kirişler güçlendirildi. Binanın önünden yol geçtiği için binada şekil bozukluğu var. Bu nedenle ağırlık merkezi bulunamıyor.Bulunabilmesi için binanın kare veya dikdörtgen olması gerekiyordu, onu sağladık. Bu çelikler Karabük'te özel olarak, esnediği zaman eski halini alacak şekilde üretildi. Dışardan bakınca göz zevkimiz bozuluyor evet. Ancak bina estetiği için yani kaplatmak ayrıca bütçe sağlanamıyor. Bu zamana kadar İstanbul ve çevresindeki depremlerde hiç kimse evinden çıkmadı.Öyle ki; deprem anında çay bardağının içindeki kaşık oynamıyor" ifadelerini kullandı.

Editör: Haber Merkezi