Ertaş, Rize’de yaşanan provokasyondan ötürü özür diledi, Akşener’i yeniden Rize’ye davet etti. AHaber’e kürsüden yanıt veren çay üreticisi Avni Ertaş, “Bizi terörist ilan etmenize hiç gerek yok. Sayın A Haber muhabiri ve etkili ve yetkili insanları ben Avni Ertaş. Rize ili Fındıklı ilçesi Meyvalı köyü Aşağı Meyvalı Çay Alım yerinde 75 numaralı çay üreticisiyim. Hiç araştırma yapmanıza gerek yok. Bizi terörist ilan etmenize hiç gerek yok.” dedi.

Rize çayı üreticisi Avni Ertaş: Vampir kelebeği gibi firmalar lütfen  üzerimize gelmesin - Bi'Burs

“ALLAH AŞKINA KARAR VERİN KARADENİZ NE OLACAK”

Bölgelerine gelen her bakanın başka bir şey söylediğini ifade eden Ertaş, “Doğu Karadeniz bölgesine Tarım Bakanı geliyor ‘Doğu Karadeniz bölgesi tarım havzası olacak.’ diyor. Daha sonra Enerji Bakanı geliyor ‘Doğu Karadeniz’i gördüğüm zaman enerji havzaları görüyorum.’ diyor. Turizm Bakanı geliyor ‘Doğu Karadeniz bölgesi turizm havzaları olacak.’ diyor Allah aşkına karar verin, Karadeniz ne olacak?” dedi.

“VERGİ AFFI, İHALE İSTEMİYORUZ”

İktidarın şirketleri vampir kelebek gibi yaşam alanlarına saldığını aktaran Ertaş, “ İkizdere’de canı pahasına direnen ablalarımız bacılarımız… Yürekten destekliyorum. Ülkenin dört bir tarafında yaşam alanları için mücadele eden kardeşlerimiz buradan bir kere daha selamlıyorum. Ve buradan duymayacaklarını bile bile ülkenin etkili ve yetkili insanlarına sesleniyorum: Karadeniz’de çok ciddi bir tehlike vardı ve biz bu tehlikeye ‘vampir kelebek’ diyorduk biliyorsunuz. Şimdi bu vampir kelebek yavaş yavaş yok olmaya başladı ama ne olur vampir kelebek gibi şirketleri üstümüze salmayın. Yaşam alanlarını bize bırakın başka hiçbir şey istemiyoruz. Bizler yöre insanı olarak vergi affı istemiyoruz. Biz ihale istemiyoruz. Çay üretiyoruz kivi üretiyoruz fındık üretiyoruz. Elimizde avucumuzda olanları almayın yeter.” dedi.

“HANİ ÇAYKUR ÖZELLEŞMEMİŞTİ”

Çay üretiminde uygulanan kota uygulamasına değinen Ertaş, “Ben bir çay üreticisi olarak ÇAYKUR’dan ruhsatlı 12 dönüm çayım var. Dönüm başına 600 kilo çay verebiliyorum bu sürgün. Bir sonraki sürgünde bunu düşürecekler. Bütün bilimsel hesaplara göre –ki bu ÇAYKUR’un işlemlerinde de var- bazen arazinin durumuna göre bazı bahçeler ortalama 800 kilo çay verir, bazı kaliteli bahçeler bir ton çay verir ama bazen bir tonun üstüne de çay verir bir sürgün döneminde. Peki, ÇAYKUR bana 600 kilo kota koyuyor. Ben bir dönüm çaylıkta 600 kilodan artan çayı kime vermem lazım? Özel sektöre vermem lazım. E hani ÇAYKUR özelleşmemişti?” dedi.

Çayda kota arttırıldı

“15 YILDIR HAL YASASINI ÇIKARMAYANLARIN AYIBIDIR BU”

Doğu Karadeniz’de yaşanan tek sorunun çay olmadığını vurgulayan Ertaş, “Kivi üretiminde sorun var. Daha düne kadar Fındıklı’da 3 bin ton kivi üretimi vardı bugün yarı yarıya düşmüş durumda. Çünkü üreticinin 4 liraya sattığı kivi Ankara’da24 liraya satılıyor. Bu hadsizlik, haksızlıktır. Buna dur demek için 15 yıldır hal yasasını çıkarmayanların ayıbıdır bu.”

Kivi dalında 4 lira • Haberton

DOĞU KARADENİZ’İN YAYLALARI PEŞKEŞ ÇEKİLİYOR

Karadeniz bölgesinde turizmin yıldızının parladığını aktaran Ertaş, “Ancak tüm alanlarda züccaciye dükkanına girmiş fil gibi bütün meseleleri darmadağın yapan anlayış, turizm konusunda atılan bütün adımlarla vadilerimizi yok ediyor. Dere kenarlarında kurulan kontrolsüz ve ruhsatsız turizm yatırımları denetlenmiyor ve en önemlisi Doğu Karadeniz’in altın değerindeki yaylaları peşkeş çekiliyor.

Teker Teker Yok Oluyorlar: 'Doğa Harikası Olan Uzungöl, Şimdi Havuzlu  Siteye Döndü' - onedio.com

NEFES ALMAK İÇİN NEFER OLDUK

Ertaş konuşmasını, “Nefes almak için nefer olmuş durumundayız. Eğer çay, fındık piyasasını, tarımı yönetemiyorsanız bırakın üretenler yönetsin.” sözleriyle sonlandırdı. KENT YAŞAM

Editör: Haber Merkezi