1994’den beri İstanbul’da yayın yapan Kent Yaşam Gazetesi olarak Cumhurbaşkanı R.Tayyip Erdoğan ile birlikte 4 tane İBB Belediye Başkanı gördük. Yani geçmiş 25 yılda İBB’yi yöneten zihniyet hep aynı oldu ama İstanbul’un ilçe belediye başkanları aynı partiden olmadı. Ve dahası Kent Yaşam Gazetesi olarak yine geçmiş 25 yılda İBB meclisini sürekli takip eden tek gazete olduk. Ancak, son 7 ayda gördüklerimiz gösterdi ki, İBB geçmişte hep kapalı kutu oldu. Bırakın vatandaşı, gazeteciler bile ‘’Neler oluyor?’’ anlamında bilgi alamadı- alamadık. Hele hele imara dayalı konularda iktidar yetkisini elinde bulunduran AK Parti basına hep kapalı oldu. İBB Meclisinde alınan kararlardan ve dolayısı ile imar haraketlerinden hızlı bilgi alamıyorduk.
ŞEFFAFLIK TAVAN YAPTI
Ekrem İmamoğlu’nun başkan olmasından sonra İBB’de bir gerçeğe şahit olduk, o da şeffaflık. İBB’nin meclis toplantılarını canlı yayınlayarak şeffaflık konusundaki kararını gösterdi. Dahası, sadece basın mensupları değil vatandaşlarda oturdukları yerden İBB meclisinde yer alan tartışmaları ve kararları canlı canlı izlemeye başladı. Şeffaflığın tavan yapması olarak adlandırılan bu uygulama aynı zamanda kapı arkalarında dönen dolaplarında önünü kesmeye başladı.
İSTANBUL’DA BİR İLK DAHA
İstanbul Büyükşehir Belediye(İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, göreve geldikten sonra bir başka ilke daha imza atarak, parti farkı gözetmeksizin sırasıyla tüm belediye başkanlarını ziyarete çıktı. Bu uygulamada geçmiş 25 yılda hiç olmadı. AK Parti’nin 25 yıl yönettiği İstanbul’da, İBB başkanları ziyaretlerini sadece kendi partilerinden seçilenlere yaptılar veya belediye başkanlarıyla toplandıkları zaman yine AK Parti’den seçilenlerle oldular. Oysa İmamoğlu bu tabuyuda yıkarak, 17’inci ilçe belediyesi ziyaretini Büyükçekmece’ye yaptı. İmamoğlu diğer ilçelerde söylediği gibi burada da, “Şehri 39 belediye başkanı ile birlikte, ortak akıl eşliğinde yöneteceğiz, Seçilenler arasında ayrım olmaz, yapmıyoruz’’ diye söyledi. Demek ki neymiş, öncelikle tüm dedikodu ve şaibelerin önüne geçmek için şeffaf olacaksın. Sonra da demokrasi, ülkenin birliği ve herkese hizmet adına ortak aklı rehber edinmek gerekiyormuş. Eğer ki rahat bırakılır ve farklı ayak oyunlarıyla İmamoğlu’nun önünü kesmeye çalışmazlarsa, İstanbul ve dolayısıyla Türkiye çok şey kazanacak.
