İsmet İnönü, Mustafa Kemal Atatürk’ün İstanbul’dan Anadolu’ya hareketinden önce yaşanan süreci ve dönemin siyasi atmosferini anlattı. İnönü’nün aktardığına göre, Atatürk İstanbul’dayken kendisiyle sürekli temas hâlindeydi ve İstanbul’dan ayrılışı adeta bir veda niteliği taşıyordu.
İnönü, o dönemde memleketin tahmin edilenden çok daha büyük bir karışıklık ve ümitsizlik içinde bulunduğunu belirterek, buna rağmen çevredeki birçok kişinin diplomasi ve siyaset üzerinden çözüm üretmeye çalıştığını ifade etti. Ancak kimsenin, kurtuluşun düzenli bir askerî mücadeleyle mümkün olabileceğine dair gerçekçi bir beklenti içinde olmadığını vurguladı.
Anlatıma göre, mesele artık askerî bir mücadeleden çok politik bir tartışma konusu hâline gelmişti. Herkes kendi siyasi maharetini ortaya koymaya çalışıyor, ancak ortaya somut ve kararlı bir yol haritası koyulamıyordu.
İnönü, Atatürk’ün İstanbul’da yaptığı temaslar sonucunda eski ve yeni devlet adamları arasında, meseleleri zamanında ve bütün yönleriyle kavrayabilen bir isim bulamamış olmanın derin üzüntüsünü yaşadığını aktardı. Bu durumun Atatürk’ü son derece müteessir ve umutsuz bir ruh hâline sürüklediğini dile getirdi.
Mustafa Kemal Atatürk’ün, Anadolu’ya ordu müfettişi olarak gitmeden önce İnönü’yü ziyaret ettiğini belirten İnönü, Atatürk’ün bir an önce yola çıkmak istediğini ve kendisinin İstanbul’da kalarak üstlenebileceği görevler hakkında fikir alışverişinde bulunduğunu söyledi. Bu görüşmenin amacının, Anadolu’daki mücadelenin İstanbul’dan mümkün olan en güçlü şekilde desteklenmesi olduğunu kaydetti.
İnönü, o sırada İstanbul’da Genelkurmay bünyesinde İstişarat-ı Sulhiye Komisyonu Reisliği görevini yürüttüğünü ve Harbiye Nezareti çevresinde bilgi ve temas imkânına sahip bir konumda bulunduğunu belirterek, bu şartlar altında Atatürk’le vedalaştıklarını ifade etti.
İnönü’nün anlatımı, Atatürk’ün Anadolu’ya gidişinin yalnızca askerî bir görev değil, aynı zamanda derin bir hayal kırıklığı ve kararlı bir sorumluluk duygusuyla atılmış tarihî bir adım olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor.