Özel Darüşşafaka Okullarının düzenlediği, ‘8. Ahmet Rasim Yaşıyor Köşe Yazısı Yazma Yarışması’nda Sarıyer Hürriyet Ortaokulu 8. Sınıf öğrencisi Berat Atasoy İstanbul birincisi oldu.

40 öğrencinin katıldığı yarışmada Berat Atasoy’a ait ‘Dilinen tarifi gayri mümkünsüz’ başlıklı köşe yazısı en yüksek puanı aldı. Hürriyet Ortaokulu Nevruz Haftası ve Orman Haftası’nda düzenlenen yarışmalarda da şiir dalında Sarıyer birincisi olmuşlardı.

Öğrencilerinin elde ettiği başarıdan mutluluk duyduğunu belirten Hürriyet Ortaokulu Müdürü Mehmet Duman, “Hiç bir başarı tesadüf değildir. Öğrencilerimizin gelişmeleri, hayata daha iyi hazırlanmaları için kısıtlı imkanlarla büyük çaba harcıyoruz. Darüşşafa Okulları’nın düzenlediği köşe yazısı yazma yarışmasında elde ettiğimiz başarıda öğrencilerimiz kadar okulumuzun Türkçe öğretmenlerinin de büyük emeği var. Başta İstanbul birincisi olan öğrencimiz Berat Atasoy olmak üzere gerekli ilgiyi gösteren Türkçe öğretmenimiz Seyfi Çıvgın’a çok teşekkür ederim. Bu arada okul olarak Sarıyer Edebiyat Günleri kapsamında düzenlenen öykü yarışmasına da katılarak, ilçemizde düzenlenen kültürel etkinliklere destek verip, içinde yer almaktan da mutlu oluyoruz” dedi.

Hürriyet Ortaokulu öğrencileri Nevruz Haftası ile Orman Haftası’nda düzenlenen yarışmalarda da şiir dalında Sarıyer birinciliğini elde etmişlerdi.

Hürriyet Ortaokul’u öğrencisi Berat Atasoy yazdığı ‘Dilinen tarifi gayri mümkünsüz!’ başlıklı köşe yazısında ise geçtiğimiz günlerde kaybettiğimiz edebiyatımızın koca çınarı Yaşar Kemal’i anlatıyor. İşte o yazı:

 

 DİLİNEN TARİFİ GAYRİ MÜMKÜNSÜZ!

“Bu başlık da nerden çıktı diyeceksiniz? Tanıyanlar gülümsedi bile… Ben hiç de gülümseyemiyorum. Tesadüf bir yerlere gelinen, olumsuz ve çağ dışı düşüncelerin beynimize hükmettiği ülkede, tesir gücü yüksek tümcelerin sahibini kim ne yapsın?

                                     ***

Okumanın dışında her şeyle meşgulüz, her şeye burnumuzu sokar, her şeyi çok iyi bildiğimizde inatlaşır, gerekirse hiç çekinmeden kavgaya bile tutuşuruz... neden mi?

Sesini yükseltenlerin haklı olduğu benimsenmiştir, hoşumuza da gider bu! ... Horoz dövüşü seyreder gibi...

                                     ***

Bazılarının da hemen internet hazretlerine başlığı yazıp baktıklarını görür gibiyim. İyi ki var, öyle değil mi? Öyleyse hemen kim olduğunu söyleyeyim:

-Edebiyatımızın “Koca Çınar”ı , yine mi olmadı? Düşünmek güzeldir, bugün biraz da düşünüp insan olduğumuzu anımsayalım...

                                     ***

 Bizim aile “Koca Çınar”ı çok sever. Hemen hemen her eserinin okunduğunu bilirim, ben de babamla yarış halindeyim. Babam geçen gün elime gazeteden bir yazı tutuşturdu. Öykü kısaca şöyleydi:                                                                           
Yurttaşlarımızdan biri Fransa’da bir mağazaya girer.                                    
Mağazanın sahibi:

-Türk müsünüz?

-Evet

Yanıtını alınca mağazanın sahibi kitaplıktan “İnce Memed” romanını getirir ve okuyup okumadığını sorar. Bizimki utanıp sıkılarak okumadığını söyler. Mağazanın sahibi şöyle der:

-Fransa’da bırakın iş yerini her evde bulunan kitabımızdır, bunu okumayan Fransız yoktur!

 Bizimki de Türkiye’ye döndüğünde hemen okumaya başlayacağının sözünü vererek ayrılır.

                                       ***

İşte arkadaşlar durumumuz bu!…

Yabancılar okur da biz duyarız, ne kadar üzücü bir olay… kendi yazarlarımızdan, eserlerinden haberimizin olmaması!...

Kullandığım başlık “Koca Çınar”ın romanlarında sıkça kullandığı bir halk tekerlemesidir!

Büyük usta bugünlerde hasta yatağında yatıyor, kendisine çok üzülüyor ve her gün ailece dua ediyoruz...

                                       ***
Ne kadar da haklıymış değil mi?                                                            
Dilinen tarifi gayri mümkünsüz!

Ben de bir torunun olarak söz veriyorum:                                                          
Haklı mücadeleni sürdüreceğim!..”

 (Tuncay Dağlı-Kent Yaşam)

 

 

Editör: Haber Merkezi