“Devlet caydırıcı önlemler almak zorundadır!”

 Sarıyer Pınar Mahallesi’nde eczane işleten, işkadınlığının yanısıra, siyaset ve sosyal sorumluluk projelerinin gerçekleştirilmesi çin de çalışan Fatik Eker, özellikle mahallesindeki kadınların sosyal, siyasi, ekonomik ve kültürel yaşamda daha fazla yer alması için çaba harcıyor. Bu kapsamda yaptığı açıklamalarıyla toplumsal sorunlara dikkat çeken Fatik Eker, kadına yönelik şiddet konusunda yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“KADINIMIZ KUTSALDIR, ONLARA KALKAN ELLER KIRILSIN” DEMEKLE SORUN ÇÖZÜLMÜYOR

“Gün geçmiyor ki gazete sayfalarında, televizyon ekranlarında ve diğer tüm iletişim araçlarında kadına yönelik tacizden, istismardan, eziyetten, psikolojhik baskıdan, hakaretten tutun da tekme tokat sonucu öldürmeye varan bir şiddet davranışına rastlamayalım.

Kabul edilebilir olmayan bu durum yalnızca ülkemizde değil, bütün dünyada üzerinde ciddiyetle durulması gereken sosyal bir sorundur.

Kadının şiddeti yoğun olarak yaşaması, tüm toplumu etkileyen ağır sonuçları da beraberinde getirmektedir. Şiddeti yaşayan kadınların çocukları da ya istismar edilmekte ya da o şiddeti bizzat yaşamaktadırlar. En kotüsü de bu olayların görgü tanıkları olmasıdır. Yapılan araştırmalarda bu çocukların yüzde 85’i şiddetin potansiyel uygulayıcısı ya da kurbanları olarak tespit edilmiştir.

Şiddetin bir diğer etkisi de kadınlarımızın ve çocuklarımızın ruhsal hastalıkları, kin ve nefret gidi olumsuz davranışlar, herkesi düşman görme gibi psikolojik nevrozlar, huzursuzluk, deprasyon, bedensel ağrı, gerginlikler, aile yapısının bozulması gibi sorunları çoğaltmaktadır. Bütün bu nedenlerden dolayı günümüzde kadına çalışma imkanı yani iyi bir iş, iyi bir eş, iyi bir anne olma fırsatı tanımalıyız.

Tüm bunları bilmemize rağmen “kadınımız kutsaldır, onlara kalkan eller kırılsın” demekle sorun çözülmüyor. Öncelikle kadınlara yönelik her türlü şiddetin psikolojik, sosyolojik ve hukuksal bir sorun olarak kabul edilmesi şarttır. Devlet çıkaracağı yasalarla, alacağı önlemlerle daha caydırıcı olmanın çarelerini bulmak zorundadır.”

(Tuncay DAĞLI-Kent Yaşam)