CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, Cumhurbaşkanlığı’na Basın İlan Kurumu konusunda verdiği son önergeye gelen yanıtın ardından konuya ilişkin bir basın açıklaması yayınladı. Milletvekillerinin temel denetim yollarından yazılı soru önergelerine yanıt verilmemesi giderek bir kural haline geldiğini belirten Karabat, 11 Ocak 2021 tarihinde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu yazılı soru önergesine yasal süre içinde cevap verilmediği ifade etti. Karabat, 15 gün içinde yanıtlanması gereken önergeye yaklaşık 3 ay sonra yanıt verildiğinin altını çizdi. “ADETA AKLIMIZLA ALAY EDİYOR” Gelen yanıtı değerlendiren Karabat, “Önergemizde Basın İlan Kurumu’nun uygulamaları ve özellikle muhalif basını hedef alan kararlarını sorduk. Gelen yanıt adeta aklımızla alay ediyor. Soruları yanıtlamak yerine bize mevzuat hükümleriyle cevap veriliyor. Sorduğumuz soruların neredeyse hiçbirine açık ve şeffaf yanıtlar verilmedi. TBMM’nin temel bir yetkisi bu yolla dolaylı yoldan bypass ediliyor.” dedi. “ENDİŞELERİMİZ YERİNİ, ÖFKEYE BIRAKIYOR” Basın İlan Kurumu’nun gazete ve dergileri denetlerken adeta bir iktidar aparatına ve muhalefeti susturma aracına dönüştüğünü savunan Karabat, “Kurumun, basına dönük aldığı kararlarda demokratik ve tarafsız davranmadığı hepimizin malumu. Kurumların başındaki bu anlayışa ilişkin endişelerimiz yerini, öfkeye bırakıyor. Denetimlerin yanlı yapıldığı, ağırlıklı olarak bağımsız ve özgür gazetelerin cezalandırıldığı açıkça görülüyor.” dedi. “SORUMLULUKLARINIZI YERİNE GETİRMEK ZORUNDASINIZ” Önergesinde Ak Parti döneminde Basın İlan Kurumu tarafından hangi gazetelere, ne oranda ilan verildiğini soran Karabat, “Sorularımız açık ve net. Cumhurbaşkanlığından da aynı açıklıkta cevaplar bekliyoruz. Bu, niyet değil yasal bir zorunluluk. O makamdaysanız sorumluluklarınızı yerine getirmek zorundasınız. Basın İlan Kurumu, bir yandan muhalif basını hedef alırken bir yandan da yandaş basını besliyor. Bize şeffaf bir yanıt verilseydi nasıl bir adaletsiz yönetim anlayışı olduğu ya da 15 Temmuz öncesinde FETÖ’cü basına ne kadar destek verildiği ortaya çıkacaktı. Sorulara yanıt vermemelerinin bir nedeni de bu” dedi. İSA KARAARSLAN / KENT YAŞAM