EKSPRES FELAKET UNUTULDU MU?

Geçtiğimiz günlerde Eminönü'nde yaşanan sel felaketi akıllara 2009 yılında İstanbul’da yaşanan sel baskınını getirdi. Aradan geçen yıllara rağmen Türkiye’nin en büyük kentinin hala sularla dolması, yeterli alt yapının oluşturulmaması ve hala can kayıplarına sebebiyet vermesi halkı tedirgin etti.

9 Eylül 2009 yılında olan sel felaketinde İkitelli Basın Ekspres yolu sularla dolmuş ve İkitelli TIR garajında, araçlarında uyuyan şoförlerden 10’nu, servis içinde bulunan tekstil işcilerinden 7'si boğulmak suretiyle toplam 26 kişi hayatını kaybetmişti.

Başta İkitelli Basın Express yolu olmak üzere, Arnavutköy, Sultangazi, Bağcılar, Eyüp, Esenler, Bahçelievler, Başakşehir, Büyükçekmece ilçelerin etkilendiği sel baskınında en büyük zararı ve can kaybı Ayamama Deresi güzergahında yaşanmıştı. İkitelli Basın Ekspres Yolu Ayamama Deresi’nin taşmasıyla işe giden servis ve belediye otobüsleriyle özel araçları sular altında kalmıştı.

ERDOĞAN “DERE YATAĞINI MUHAKKAK BULUR VE DERENİN İNTİKAMI AĞIR OLUR’’ 

Su baskınına uğrayan alanları helikopterle havadan inceleyen dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı açıklamada, "Dere yatağını muhakkak bulur ve derenin intikamı ağır olur. Şu anda bunun bedelini ödüyoruz" demişti.

Ayrıca İstanbul'da yapılmış olan dere ıslahlarıyla ilgili olarak önlerine "yasal maniler ve bazı dirençlerin" çıktığını dile getiren dönemin Başbakanı Erdoğan, "Bu dirençlerin aşılması lazım. Bakın şu anda helikopterle dolaşırken sizler de tespit ettiniz, bütün dere yatakları nasıl değiştirilmiş. Bu dere yataklarının değiştirilmesi neticesinde meydana gelen sıkıntıları yaşıyoruz. Dün de söyledim, dere yatağını muhakkak bulur ve derenin intikamı ağır olur. Şu anda bunun bedelini ödüyoruz" diye belirtmişti.

Erdoğan, "Bakın Selimpaşa'ya gittik, aynı sıkıntı var. Orada da dere yatağı ciddi manada değiştirilmiş. Aynı şekilde Silivri'de de dere yatağına ciddi manada bir tecavüz var. Bütün bunların yanında Ayamama Deresi'nde ve Papaz Deresi'nde yaşananlar ortada. Sıkıntılar hep aynı. Şimdi bizler bir çalışmayı yürütüp, ikili görüşmeler suretiyle bu işi çözüp, buralardaki yıkımları da gerçekleştireceğiz. Bunun başka çıkışı yok. Çünkü daha farklı bir bedeli vatandaşlarımıza ödetmek istemiyoruz" demişti

2009daki sel felaketinden sonra havadan yaptığı inceleme sonrası yaptığı açıklamada dere yataklarının inşaatlarla işgaline dikkat çeken ve görünen tüm işgallerin en kısa sürede ykılacağının altını çizen dönemin başbakanı  Erdoğan yıkımlar konusunda talimat vermişti. Erdoğan'ın işaret ettiği işgaller arasında  Ayamama dere yatağında bulunan ve kaçak olan 108 binada vardı. Ancak karar sonrasında yıkım yapılmadığı gibi, dere yatağına başta FETÖ’ye bağlı okullar olmak üzere çok sayıda yeni bina yapıldı.

BETONA DOYMADINIZ MI?

Tüm bu olaylara ve verilen sözlere rağmen günümüzde yolcu taşımacılığına kapatılan Atatürk Havalimanı bitişiğinde bulunan ve E-5'e cephe konumu ile İstanbul’un en gözde yatırım projesi olarak afişlerle anlatılan Keleş Center'in yükselen inşaatına da vatandaşlar sert tepki gösteriyor.  Daha yapım aşamasında olan ve devasa bir beton blok görüntüsü sergileyen binaya asılan afişlerde ‘’Üniversite ve Hastane ’ye uygun 50 bin metrekare müstakil alan’’ deniyor. 

2009’DAN 2019’A DEĞİŞEN TEK ŞEY

Kimilerinin ‘’Dünya Başkenti’’ olarak gördüğü İstanbul, aynı saygıyı yönetenlerinden bir türlü göremediği gibi, hak ettiği şehir planlamasına da kavuşamadı. Aradan geçen 10 yılda değişen tek şey, ağaçlık alanları, dere kenarlarını ve doğanın olması gereken yerleri rant uğruna insanlığın işgal etmesi oldu. Bilinçsizce yapılan bu çalışmalardansa yine insanlar etkilendi.

Nitekim 17 Ağustos 1999 depreminin 20.'inci yıl dönümünde İstanbul yine kötü bir güne uyandı. Kuvvetli sağanak yağışın etkisi altına giren İstanbul'da bir kez daha yollar ve binalar su altında kaldı. Kabataş-Bağcılar tramvay seferi yağıştan dolayı oluşan su birikintileri nedeniyle yapılamadı, vapur seferleri de gerçekleştirilemedi. Su basan Unkapanı alt geçidindeki tahliye işlemleri sırasındaysa bir kişinin cansız bedeni bulundu.

İŞ YERLERİ SULAR ALTINDA KALDI

Alınmayan önlemler yüzünden sağanak yağışın en çok etkilediği yerlerden biri Eminönü oldu. Yolların adeta göle döndüğü Eminönü’nde, alt geçitte bulunan bir çarşıyı su basması sonucu 20’den fazla işyeri sular altında kaldı. Dükkan sahiplerinden Esnaf Cemal Hasan, 90-110 bin lira arası bir zarara girdiğini belirterek, " Ürünlerimizin çoğu çöpe gitti, bazılarını kurtarmaya çalışıyoruz.’’ dedi.

Ayrıca Unkapanı alt geçidini basan sağnak yağış sularını tahliye etmeye çalışan ekipler, çalışmaları sırasında alt geçitte cansız bir beden buldu.

MEGAKENT ULAŞIMA KAPANDI

İstanbul’da yoğun yağış ulaşımıda olumsuz etkiledi. Hava muhalefeti nedeniyle T1 Kabataş-Bağcılar Tramvay Hattı'nda seferleri durdurulurken, TF2 Eyüp-Piyer Loti Teleferik Hattı ve TF1 Maçka-Taşkışla Teleferik Hattının kısa bir süre işletmeye kapatıldı. . T3 Kadıköy-Moda tramvay hattında enerji kesildi. Vapur seferleri de yağmur nedeniyle iptal edildi.

Sağanak yağışla birlikte Bakırköy sahil yolu oluşan su birikintileri nedeniyle tamamen trafiğe kapanırken bir çok araç sular altında kaldı. Eminönü’nde de trafik durma noktasına gelirken D-100’de yer yer ulaşımda aksamalar yaşandı.

TARİHİ YAPI SULAR ALTINDA KALDI

İstanbul’un en önemli turistlik merkezlerinden biri olan Tarihi Kapalıçarşı’da şiddetli yağıştan etkilendi. Kapalıçarşı'nın içinde su baskınları yaşanırken, Esnaf kendi imkanlarıyla suyu tahliye etmeye çalıştı.

SORUN YAŞAYAN BÖLGELER AÇIKLANDI

İstanbul Büyükşehir Belediyesi basın birimi tarafından sorun yaşayan önemli noktalara dair bilgilendirme yapıldı. Bu bilgiler ışığında İstanbul’un 14 ayrı bölgesi sağanak yağış nedeniyle problemlerle boğuştu. Bu bölgeler sırasıyla Sahilyolu Kazlıçeşme, Sahilyolu Samatya, Sahilyolu Yenikapı, Unkapanı alt geçit, Aksaray alt geçit, Gazi Mustafa Kemal Bulvarı alt geçidi, Saraçhane alt geçidi ve Fevzipaşa caddesi, Kumkapı alt geçidi, Kabataş tramvay yolu, Eminönü meydan ve alt geçidi,  D100 Kazlıçeşme, Üsküdar meydan ve sahil yolu, Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri Önü, Çengelköy Sahilyolu olarak belirtildi.

YİNE SÖZLER VERİLDİ

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, yağmur felaketi yaşayan İstanbul’un en fazla hasar gören bölgelerinde incelemelerde bulundu. Kentin sorunlarını bütüncül bir çalışmayla ele alacaklarını vurgulayan İmamoğlu, “Pansumanla çalışmanın bir anlamı yok İstanbul’da. İstanbul, pansuman kaldıracak bir şehir değil. Varsa bir eksiklik, orada kalıcı tedbirlerin alınması konusunda kesin adımlar atmak zorundayız. İstanbul’un altyapısı ile ilgili pis su, yağmur suyu ve özellikle kıyıya yakın bölümlerdeki yapılaşma düzeni, alt geçitler buraların bu tür su baskıları ile ilgili, risklerinin ölçümü tümüyle ele alınması gerekiyor” dedi.

Ayrıca işimizi şansa bırakmak niyetinde değiliz diyen İmamoğlu, ‘’İş, rastgele yönetilmez. Bazı şeyler vardır ki, fiziken bunu aşarsınız. Yapılarınızın düzensizliğini ortadan kaldırıp, atarsınız. Bazılarında da teknik altyapıyı güçlendirirsiniz ve o şekilde aşarsınız. Çalışmanın temelinde şu vardır: Dünyanın iklim değişimleri göz önünde bulundurularak ve İstanbul’umuza bunun yansıması ile ilgili, tümüyle İstanbul’umuzun alt yapısını, gözden geçirecek ve makro bir planla hareket edeceğiz, geçici değil. Buralar pompa ile aşılacak durumda değildir. Kalıcı yöntemlerle yol yürüyeceğiz’’ diye vurguladı.

“ÜSKÜDAR’DA MÜTEAHHİT FİRMA ‘BASKIN OLMAYACAK’ DEMİŞTİ!”

Altyapı ve afetlerle ilgili yoğun bir çalışma yapacaklarından bahseden İmamoğlu, ‘’ Üsküdar da bize, “Artık baskın olmayacak, görünen o mevcut görüntü olmayacak” denmişti müteahhit tarafından. Bir daha yaşanmayacak noktasında bilgi verilmişti geçen yönetim döneminde. Üsküdar’da dün 40 kilogram yağış gözlendi. Ama yine aynı manzara yaşandı. Orayı da görmek istiyorum. Yol ve sahili de görmek istiyorum. Sonra tümüyle bir değerlendirme yaparız” şeklinde konuştu.

Celal Karaali - Selvi Sarıtaç - Tolga Özdemir/ KENT YAŞAM

Editör: Haber Merkezi