“Vatandaş bir o tarafa baktı ‘bana mı hizmet eder partiye mi’ diye, bir bu tarafa baktı ve dedi ki ‘bu vatana hizmet eder’ Bu halk kararını verdi kardeşim. Aradaki fark azmış, çokmuş önemi yok. Bir oyla bile bu millet seçtiyse seçti. Dolayısıyla centilmenlik arayıp tebrik etmeyi gerektirir. Baktım bugün hala bahane üstüne bahane. Ama ben bahanelerine anlam bulamadım. Dediklerinden de bir şey anlamadım. Elbette olağanüstü itiraz hakları vardır. Anayasaya, kanuna saygılıyız ama Yüksek Seçim Kurulu bu süreçte kararını en hızlı şekilde vererek, demokrasimize, birliğimize, beraberliğimize hizmet etmelidir. Yüksek Seçim Kurulu'na güveniyor, tarihi sorumluluğunu sadece hatırlatıyoruz. Kaldı ki bu seçim, ne ilk seçim ne son seçim. Bu 5 yıl içinde eksiğini görürsün, cesaretin varsa bizi geçmeye çalışırsın. Bir dahaki seçim çok çalışırsan belki bu millet sana oy verir"
İmamoğlu konuşmasına şöyle devam etti;
ARTIK BU ŞEHİRDE HAYAL KURULACAK
“Bu Şehirde büyük yoksulluk ve işsizlik yaşanıyor. Kentsel dönüşüm sorunu kaosa dönüşmüş. Çevre ve eğitim sorunu var. Hep birlikte İstanbul için seferberlik başlatacağız. Ben gençlere umut olmaya geliyorum. Gençlerimiz ve çocuklarımız artık bu şehirde hayal kuracak”
TÜRK’TE, KÜRT’TE BU ÜLKENİN TEMİNATIDIR
“Herkesin etnik kökeni, inancı, yaşam biçimi onun özel alanı, bizim de başımızın tacıdır. Bütün olan değerlerimizdir, bir olan bayrağımızdır. Hani hep sayarlar ya Kürdü, Türkü, Lazı, Çerkezi diye. Biz bu güzel vatanın her insanı ile yürek yüreğe, gönül gönüle sarılır ve kucaklarız bu cennet vatanı. Bir karışını bile kimseye vermeyiz. Türk vatandaşı ne kadar bu ülkenin teminatı ise, Kürt vatandaşı da o kadar teminattır. Bu topraklarda yaşayan herkes en az benim kadar bayrağını, milletini, vatanını seviyor. Birinin inancını sınırlayan ya da kısıtlayan bizden olamaz”
“Ben gençlerin Ekrem abisi olmaya geliyorum” diyerek konuşmasını sürdüren Ekrem İmamoğlu, kalabalığın çoğunluğunu kadınların oluşturmasından dolayı onur duyduğunu dile getirerek, “Şehircilikte ki devrimin en ön safında olmaya hazır mısınız” diyerek kadınlara seslendi.
Siyaseten uygun ve iyi olduğunu düşünmedikleri bazı şeylerin kadınların eksikliğinden dolayı olduğunu söyleyen İmamoğlu, “Bir yerde kadın yoksa, orada anne sevgisi ve vicdanı yok demektir. Kötü konuşanlar annelerinin sözünü dinlerse bu topraklar cennet gibi bir vatan olurdu” dedi.
MECLİS TOPLANTILARI NAKLEN OLACAK
İBB Başkanı olduğunda meclis çoğunluğunu sağlayamadıklarını söyleyenlere cevaben konuşan İmamoğlu, “Ben İstanbul'un aleyhine değil, lehine işler yaparım. Ben kişilere ya da partilere değil, 16 milyon İstanbullu ya hizmet ederim. Size söz veriyorum. He meclis toplantımızı naklen yayın yapacağım. Görev alan AK Partili, MHP'li başkanlarımın ya da meclis üyelerimizin yeri, başımızın üstü. İstanbul’un lehine aldıkları her kararı alkışlayacağız. Ama buradan söylüyorum naklen yayın yapacağım ve İstanbul'un aleyhine, birilerinin dediğini yapmak adına karar alırlarsa 16 milyona izlettireceğim ve biliyorum ki halka hesap veremezler”
ALLAH AŞKINA NORMALLEŞELİM
“Ben istiyorum ki tüm şu siyasi işler, tarafgirlikler, partizanlıklar bitsin. Allah aşkına normalleşelim. Çocuklarımız ilmi, bilimi, aklı öğrensin. İyi doktorlar, mühendisler, öğretmenler, yetişkin insanlar olsun bu topraklarda. Az siyaset, çok hizmet. Az laf, çok iş olsun isterim. Bunu başardığımız zaman ancak çağdaş bir toplum oluruz”
BENİM LİDERİM, ULU ÖNDER MUSTAFA KEMAL ATATÜRK!
Miting aracının üzerinden vatandaşlara seslenmeyi bile kendisine yakıştıramadığını söyleyen Ekrem İmamoğlu, vatandaşa yüksekten bakıyormuş gibi hissettiğini, bundan rahatsızlık duyarak utandığını ifade ederek, bir siyasinin vatandaşla tevazu içinde konuşması gerektiğini söyledi. İmamoğlu, “Siyasetçi vatandaşla bağ kurmalı. Hafif eğilerek, boynu bükük konuşmalı. Vatandaşın sorununu dinlemeli ve çözmeli. Çözemiyorsa sebebini anlatmalı. Ben bu terbiyeyi, kendisini vatanına milletine adamış olan Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ten aldım. Benim liderim odur”
LÜTFEN BENİ UYARIN
Son olarak yol arkadaşlığının tarifini yapan İmamoğlu, “Yol arkadaşlığı, yolda yürürken tökezleyip düşen arkadaşını elinden tutup ayağa kaldırmaktır. Sizler benim yol arkadaşım olun istiyorum. Lütfen eksiğim, yanlışım ya da hatam varsa uyarın. Hizmetin ne kadar kutsal olduğunu biliyorum ve bu duygularla hazır olduğumu bilmenizi istiyorum” diyerek konuşmasını tamamladı.
Selvi Sarıtaç / Kent Yaşam
