Sarıyer Yaşar Kemal Kültür Merkezi’ndeki panele CHP Sarıyer İlçe Başkanı Mehmet Deniz, CHP Sarıyer İlçe Gençlik Kolu Başkanı Nihan Sabaz, belediye meclis üyeleri parti üyeleri, gençlik kolları, STK temsilcileri ve davetliler katıldı.

ÇELEBİ: HEDEF OLMAMIIZN NEDENİ DEVRİMCİ VE ATATÜRKÇÜ ANLAYIŞTA OLMAMIZDIR

Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustaf Kemal Aratürk ve şehitlerimiz için saygı duruşunun ardından İstiklal Marşı’mızın okunmasıyla başlayan panelin açış konuşmasını CHP Sarıyer Gençlik Kolu Başkanı Nihan Sabaz yaptı. Sabaz aynı zamanda panelin moderatörlüğünü de üstlendi. İlk konuşmacı CHP PM Üyesi Mehmet Ali Çelebi, FETÖ’cülerin kendisine kurduğu kumpas nedeniyle yıllarca sorgusuz sualsiz hapis yattığını, savunmasını yapıp, suçsuz olduğunun anlaşılmasına kadar birçok kötü muameleye ve psikolojik baskıya maruz kalsa da hiçbir zaman pes etmediğini ve eğilmediğini söyledi.
Babası Muharrem Çelebi’nin de izlediği panelde 33 aylık tutukluluğuna neden olan olayları belgeleriyle anlatan eski Kara Pilot Teğmen Mehmet Ali Çelebi, her zaman Atatürk’ün askeri olmaktan gurur duyduğunu, TSK’dan çağrı geldiği takdirde seve seve eski mesleğine döneceğini belirttip, “Benim için mevki makam değil, her zaman vatan önce gelir” dedi.



Çelebi konuşmasında, FETÖ’nün, TSK mensuplarına ne şekilde kumpas kurduğunu, kişilerin nasıl ve hangi iftiralarla cezaevlerine konulduğunu anlatırken, “Bizim hedef olmamızın ana nedeni tabi ki devrimci ve Atatürkçü anlayıştıa olmamızdır. Bizlere suç yükleyip, iftira atanların kendileri şimdi hapisteler. Yaptıklarının hesabı adil yargı önünde mutlaka sorulacaktır. Biz yargılanırken hiç birimiz boynumuzu eğmedik, yalvarmadık. Ancak onları görüyorsunuz, şimdiden itirafçı oldular” şeklinde konuştu.

ÇİÇEK:40 YILDIR DEVLETİN KILCAL DAMARLARINA SİNDİLER

CHP İstanbul Milletvekili Emekli Albay Dursun Çiçek de, Mehmet Ali Çelebi gibi, FETÖ’nun kumpasları sonucu çok sayıda TSK mensubunun Balyoz ve Ergenekon davalarıyla mağdur edildiğini ve 15 Temmuz’a gelinmesinin nedenlerini anlattı. Çiçek şunları söyledi:
“Kırk senedir devletin kılcal damarlarına kadar sinen, siyasetin de göz yumduğu, hatta zaman zaman destek verdiği kanser mikrobuyla karşı karşıya kaldık. Bu kanser mikrobu büyüdü, bu kumpas davalarıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin koruma duvarlarını, mikroba karşı vücudu koruyan mekanizmalar olan Atatürkçüleri, cumhuriyetçileri safdışı etti. 2016’ya geldiğimizde ne yargı kaldı, ne asker kaldı, ne de polis kaldı. Hepsi yerlebir.. Şimdi bunları tekrar ayağa kaldırmaya çalışıyoruz. Geçlerimizi teşvik edelim, hakim olsunlar, savcı olsunlar, asker, polis olsunlar. Bu karanklık imamlara, onların çipli militanlarına bu devleti emanet etmeyelim. Yoksa bu karanlık günleri daha çok yaşarız.”

DENİZ: ŞİMDİ SAHTE BİR DEMOKRASİ TALEBİ VAR

Mehmet Deniz ise, 15 Temmuz öncesi iktidardaki AK Parti’ye mensup bazı siyasetçilerin konuşmalarından örnekler verip, bunların unutulmamasını ve iyi değerlendirilmesini belirtirken, “Ordunun ne durumda olduğunu biliyoruz, Türk solu ne durumda biliyoruz. Bütün bunlar içinde yapmamız gerekenleri çok iyi yorumlamamız gerek. Çünkü 15 Temmuz’daki darbe girişiminden sonra sahte bir demokrasi talebi var. İdeolojik bir yanılgı var. İdeolojimizle alay ediyorlar” dedi.

Tuncay DAĞLI-Kent Yaşam

 

Editör: Haber Merkezi