Yukarıda bir hikaye ya da kahramanı yok. Rutin bir belediyecilik hizmetinden söz ediliyor. Zaten ne oluyorsa bundan sonra oluyor. Kısa bir süre sonra Çorlu Belediyesi Recep Ali Şeref'in kapısını tekrar çalıyor. Adeta " Pardon Beyefendi, size yanlışlıkla ruhsat vermişiz. Ruhsatınızı iptal edip fırınınızı kapatmak zorundayız" diyorlar.  Çünkü aynı tarihlerde binayı inşaa eden müteahhit firma kat irtifakı talebiyle Çorlu Belediyesi'ne başvuruyor.  Başvuru işlemleri incelenirken belediye yetkililerinin karşısına Recep Ali Şeref'in fırın ruhsatı  çıkıyor.  Çünkü plan tadilatı sonrasında binaya 'fırın' ruhsatı veriliyor.  Ekmek Fırınları Uygulama Yönetmeliği ve bu yönetmeliğin dayandığı kanunlar çerçevesinde fırınlar  ancak konut dışı yapılarda bulunabiliyor.  O dönemde mülk sahibi yurt dışında olduğu için  sürecin tamamıyla mimarlık ofisi ve yapı denetim firması ilgileniyor.  Tabi plan tadilatı esnasında bir usulsüzlük daha gözden kaçıyor.  Söz konusu yapının bulunduğu ada planlarda konut alanı olarak görülüyor. Kanuni olarak fırın olarak ruhsatlandırılması mümkün değil. 

"Yolsuzluklarının bedelini ben ödüyorum"

Recep Ali Şeref  konu hakkında şunları söylüyor.  " Mekan bana kaba inşaat döneminde fırın yapabileceğim söylenerek satıldı.  Şantiye ile ilgilinen mimar ve yapı denetim firması  plan değişikliği yaptırarak burayı fırın ruhsatına uygun hale getirdiler. Tabi böyle olunca konut satın alanlara kat mülküyeti  verebilme imkanları kalmadı. Belediye yetkilileri ise iş bilmezlikleri neticesinde yasal olmamasına rağmen burayı bana satabilmek için istenen plan tadilatını yapıyor.  Ben fırın ruhsatı alabilmeye haiz bir mekan satın alıyorum böylece.  Şimdi ise hatalarından dönmek için beni mağdur ediyorlar. Bana oyunlar oynuyorlar .Yolsuzluklarının bedelini ben ödüyorum"  dedi.

Olup bitenden haberim yoktu, ben yasalara uygun hareket ediyordum diyen Şeref; "Belediye yetkililerinin müteahhiti ve yapının inşaasında görev alan sorumlulara şifahen yol gösteriyor. Fırın istemediklerine sevhen hata yapıldığına dair başvuru isteyip tekrar plan tadilatı yapacaklarını söylüyorlar. Böyle yapmazlarsa bir daha hiç bir projelerine ruhsat alamayacakları şeklinde ifadeler kullanılıyor.  Belediye imar müdürü Yasemin Hanım, imar komisyonu başkanı Nazmi Bey, projeyi çizen mimar Hülya Hanım türlü baskı ve düzenlemelerle ruhsatımı iptal ediyor. Müteahhit Hakkı Ardıç bunların tüm direktiflerini yerine getirip, yönlendirmeleriyle başvurular yapıyor.

Tam 6 yıldır derdimi kimseye anlatamıyorum. Çözüm önerisi sunmuyorlar. Kendi usulsüzlüklerini üzerime yıkıyorlar.  3 yılda 28 mühür fekki uyguladılar. Sürekli mahkemelerdeyim. Tekirdağ'daki AK Parti İlçe Başkanlarına Çorlu Kaymakamına, Tekirdağ Valisine, Tekirdağ milletvekillerine, İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu'ya, Tarım Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba'ya  ulaştım. Kimseye mağduriyetimi anlatıp dinletemedim. Kimsenin vatandaşı dinlemiyor. Tek umudum Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan kaldı. Kendisine ulaşabilmek ve bana yapılanları anlatabilmek istiyorum " şeklinde konuştu.

Editör: Haber Merkezi