Bu yıl, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı…
Ramazan Bayramı ile aynı hafta içinde kutlanacak.
Ulusal ve dini bayramımızı bir arada kutlamak:
Elbette ki, milletimiz için anlamlı ve de güzel şeyler ifade eder!
Biri, vatanın ve milletin kurtuluşuyla devletin kuruluşunun ilk adımıdır!
Diğeri de paylaşma ve dayanışma adına inancımızın yükselen değeridir!
Kısacası, birlik ve beraberlik ruhumuzu nesilden nesle taşıyan özel günlerdir!
Yeter ki, tepeden aşağıya doğru sürekli akan…
Kavgacı ve de saldırı siyasetinden uzak durulsun!
Yeter ki, yöneten siyasetle muhalifler, kullandıkları iletişim diline dikkat etsinler!
Yeter ki, medya organları çıkarcı ve yağcı bir iletişimi değil…
Bu milletin birlik ve beraberliğini güçlü kılacak iletilerle sahneye çıksın!
Ne TV’lerle gazeteler en utanılacak iletişim dilleriyle çocuklarla gençlere kötü örnek
olsun!
Ne de siyasal devlet adamları…
Bu tür medyadan siyasal çıkar sağlamaya koyulsun!
Dikkat!
Çocuklarla gençlere iyi örnek olmalı elbette!
Hele hele televizyon denen bir iletişim dalının, bu işin öncülüğünü yaptığı bu ülkede!
Çocuklarla gençliğin:
Saygı ve sevgi iletişimi aradığı bir dönemde!
Daha da dikkat! Dikkat! Dikkat!..
Onların severek çalışmalarına…
Onların cesaretle üretmelerine dikkat!
Çünkü öyle bir çağdalar ki…
Nice küresel ve yerel çarpıklıkları aynı anda yaşıyor…
Nice sosyal ve siyasal dalgalanmaları aynı anda yaşıyorlar.
Özellikle gençlerimiz:
Yurtta ve dünyada olanlara sosyal medya kanalıyla anında ulaşabiliyor!
Tüm gelişmeler karşısında, değerlendirmeler yaparak fikirlerini ileri sürüyorlar!
Ya öğrencidir gençlik ya da eğitim sonrası iş başı yapmıştır.
Ya okulu bırakmış işsizdir ya da okumuş işsizdir!
Her haliyle aile ve çevrede olup bitenlere ilgi duyar!
Nice memleket meselelerine kafa yorarlar!
Çünkü onlar bu ülkenin yarınları…
Çünkü onlar bu milletin umududur!
Onların siyasetten öğrenmesi gerekenler:

Sevgi ve saygıdır! Güven ve huzurdur!
Kavga değil, insanlığın çimentosu bir barış dilidir!
Milleti refaha ulaştıracak hizmetlerdir!
Milletin birlik ve beraberliğini yarınlara taşıyacak nice sosyal ufuklardır!
Bir adalete bakarlar, bir de farklı kesimlere uygulanmasına…
Kişiden kişiye toplumdan topluma yaratılan farklılık mağduriyetlerine…
Bir genel ekonomiye bakarlar bir de aile ve çevre ekonomisine…
Siyasal ekonomik rakamlarla aile ve çevreninki uyumlu mudur?
Ailenin satın alma gücü, piyasa fiyatların üstünde mi altında mıdır?
Çevrenin ve ailenin geçim şartlarıyla siyasal söylemler örtüşüyor mu? Diye.
Zamanın gençliği artık bu konularla ilgileniyor!
Öte yandan hem ülkeyi yönetenleri hem de muhalif kanatları izliyorlar elbette!
Bunların ortaya koydukları programlarla millete ve devlete karşı ilgileriyle…
Kimin gerçeği, kimin gerçek dışı işlerin peşinde koştuğuna kadar.
Türk gençliği: Kendisi gibi düşünmediği için, öz milletinin önüne mermi koyarak tehdit
eden, ayrıştıran, saldırgan ve de kavgacı siyasetleri değil.
Türk gençliği: Ufkunu sosyal barışla, sosyal adaletle…
Çağdaş eğitim ve de çağdaş üretimle genişletip açanları hak eder!
Neden sosyal siyaset?
Çünkü zaman zaman yersiz, ağır ve sert çıkışlarla Türk gençliğine kötü örnek
oluyorlar!
Çünkü onların geleceğine bir ayrıştıran zemin hazırlıyorlar!
Sırf oy kapma ve sandık doldurmaya yönelik bu tür siyasal iletişimler:
Hem memlekete hem millete hem de devlete zarar veriyor elbette!
Türk gençliği: Son yıllarda kimlerin nasıl mağdur edildiğini zamanı geldiğinde…
Elbette ki sorgulayacaktır!
Demokrasi, adalet, fikir ve düşünce özgürlüğünün…
Nerelerde ve de nasıl kesintiye uğradığını…
Muhalif seslerle muhalif medyaya nasıl baskılar yapıldığını…
Özellikle hapis ve para cezalarının kimleri mağdur ettiğini…
Elbette ki hukuksal demokratik pencereden sorgulayacaktır!
Sorgulayacak ki…
Demokrasi ve bağımsız adaletin erdemini insan insan yaşasın!
Sorgulayacak ki, günün her saati ayrıştıran siyasetle…
Bahane, kavga, kılıf, her söyleme cımbız atan…
Sabah, birilerine laf dokundurmak için uyanırken…
Akşam da nice kin ve intikamlarla uyuyanları iyi tanısın!
Evet, tam da iki bayramı bir arada yaşarken…
Türk gençliğinin acı gerçekleri bunlardır!
Önce bunlar, sonra da eğitim, demokrasi, adalet ve de üretmeyen ekonomidir!
Yoksulluk, sosyal barış ve de özgürlüktür!
Milletin hali ortada… Rakamlar ortada…
İşte Türk gençliğinin görünen köyü…
Yolları açık…
İki bayramları da kutlu olsun!
Onların ve tüm hak edenlerin…