Tarihi kayıtlara ve varislerin verdiği bilgilere göre binanın geçmişi şöyle biliniyor; Leman Esma Kasay Han, 1800’lü yıllarda, Sultan 2. Abdülhamit döneminde padişahın doktorlarından Nuri Kenan Paşa tarafından yaptırılmış. Dr. Nuri Kenan Paşa burayı muayenehanesi olarak kullanıyormuş ve sarayda vazifesi bittiği saatlerde Kanlıca’daki evinden muayenehane olarak kullandığı bu mekanda hastalarını ücretsiz olarak muayene ediyormuş. Nuri Kenan Paşa bir müddet sonra muayenehanesini torunu Leman Esma Kasay’a hediye etmiş. Bu tarih itibariyle han, Leman Esma Kasay Han olarak anılmaya başlamış. Ayasofya’ya 70 metre, Yerebatan Sarnıcı’na 30 metre, Sultanahmet Camii’ne ise 100 metre uzaklıkta bir konumda olan bina, İstanbul’un kalbi denebilecek bir yerde ve Dünya’nın en önemli tarih simgelerine komşu durumda. Tüm bu tarihi öneminin yanında bina, tüm şehirlerin, Doğu Roma İmparatorluğu’na uzaklığının ölçülmesi amacıyla yaptırılan ve dünyanın merkezi olarak kabul edilen Milyon Taşı’nın da hemen yanında bulunuyor. Nuri Kenan Paşa’nın varislerinin aldığı kararla Leman Esma Kasay Han satışa çıkarıldı. Tarihi han için satın alma bedeli Milyon TL olarak belirlendi. Varisler, binaya talip olacak alıcının bu handa bulunan kültürü ve tarihi korumasını şart koşuyor. “HER YERİ TARİH KOKUYOR” Aile adına satışla ilgilenen Lüks Konut Uzmanı Evrim Kırmızıtaş Başaran Leman Esma Kasay Hanla ilgili açıklamalarda bulundu. Evrim Kırmızıtaş Başaran, “Osmanlı padişahlarından 2. Abdülhamid Hanın saray doktoru olan Nuri Kenan Paşa tarafından 1800’lü yıllarda yapılıyor burası. Kendisi çok başarılı bir saray doktoru. Kanlıca’da kendi ismiyle bir yalısı var. Burası da işyeri. Tarihte burası muayenehane olarak geçiyor. Sarayın doktoru olarak çalıştığı zaman dilimlerinden arta kalan dilimlerde de burada hastalarına ücretsiz olarak muayene ediyor. Bu odanın her yeri tarih kokuyor” dedi. “BİRÇOK TARİHİ ESERE KOMŞU” Tarihi hanın bulunduğu konumu anlatan Evrim Başaran, şunları söyledi: “ Lokasyon olaraktan dünyanın sıfır noktası. Bulunduğu lokasyon sebebiyle Topkapı Sarayı, hemen yanında Ayasofya-i Kebîr Câmi-i Şerîfi, Sıfır taşı, Yerebatan Sarnıcı, Hürrem Sultanın Hamamları, Alman Çeşmesi, hipodrom tamamını görüyoruz. Tamamını gören ve 3 cephede olan tek eser burası. İkinci dereceden tarihi eserdir. 1970’li yıllarda burası bir restorasyon yapıldı. Dış cephesi aynen korundu içerisi de istenildiği gibi değiştirildi. Nuri Kenan Paşa’nın torunlarının torunlarının torunları şuan satıyor. Böyle özel gayrimenkullerin ilk sahiplerinden satışa sunulması önemli bir değerdir. Bizde şuan bunun heyecanını yaşıyoruz. “DÜNYA MARKALARININ TALEPLERİNİ ASKIYA ALDIK” Bu konuda belirli kişilerle temasa geçtik. Ailenin çok hassas olduğu bir konu var. Ben paramı veririm ve buranın sahibi olurum şeklinde değil. Burası bir ülkenin değeri. Ülkemizin mirasını satıyoruz. Dünya mirası diyoruz. Yurt dışından gelecek taleplere ikinci üçüncü sırada bırakıyoruz. Çünkü burası Topkapı Sarayı gibi, Ayasofya gibi, Sultanahmet Camii gibi tarihi eserlerden bir tanesi. İstiyoruz ki bu kültür burada yaşatılsın. Ailenin en önemli önceliklerinden bir tanesi de bu. Ticaret ikinci, üçüncü planda kalıyor. Çok köklü ve bilindik bir ailenin bir kültür mirası inşallah aynı şekilde değer bulacak. Talepler oldu. Çinli bir dünya markası buraya geldi. Burasını bir şirket merkezi yapmak istedi. Biz onu askıya aldık. Bilindik bir Japon markası da teklif verdi ve onu da askıya aldık. Burayı önce kendi kültür mirasımızı yaşatacak bir aileye vermek istiyoruz. Tekliflerimizi yazılı teklif usulüyle alıyoruz. Teklifleri değerlendirirken de size geri döneceğiz deyip onları geri planda bıraktık. “BAZI DUYGULAR ANLATILMAZ,YAŞANIR” Nuri Kenan Paşa hayattayken torununa burayı hediye edip adını Leman Esma Kasay Han diye yaşatıyor. Şuanda da Leman hanımın torunları satışa getirmiş oluyor. Böyle hikayeleri olan gayrimenkulleri satın almak isteyen çok fazla insan da olabiliyor. 150 yıllık bir gazete var. Hokkalar var. Leman hanıma ait kitaplar var. İkinci Dünya Savaşının dinlendiği radyo var. Hatta Nuri Kenan Paşa’nın sarayı ararken ki telefonu burada. O telefon içeride özel bir bölmeye ve arşiv odasına açılıyor. Bazı şeyler anlatılmaz yaşanır derler burası da öyle. Ben her içeri girdiğimde tüylerim ürperiyor. Hepsinin ayrı bir dokunuşu var.” “120 MİLYON FİYAT BELİRLEDİK” Evrim Kırmızıtaş Başaran sözlerini şöyle tamamladı: “Burası 616 metrekare kapalı alanlı bir ticari bina. Baktığınızda sıradan bir gayrimenkul satışı gibi gözükse de Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) onaylı uluslararası bir firmaya teslim ettiğimizde buranın yaklaşık 2 katına yakın bir satılık değeri biçtiler. Mal sahibimiz buranın olması gereken rakamla satışa sunulmasını istedi. Doğru insana ulaşmak istedi. O yüzden satılık rakamımız 120 milyon lira. “ KENT YAŞAM