Hayvanlarda görülen mavi dil hastalığı, hayvancılığı tehdit ederken, havyan sahiplerini de tedirgin ediyor. Aydın'ın Efeler ilçesinde hayvanlarda görülen "mavi dil hastalığı" nedeniyle 28 mahalle karantina altına alındı. Çeştepe Mahallesi'nde bulunan Efeler Belediyesi Hayvan Pazarı da kapatıldı.

28 MAHALLE KARANTİNADA

Bu kapsamda Baltaköy, Armutlu, Bademli, Böcek, Çayyüzü, Çeştepe, Çiftlikköy, Doğan, Gölhisar, Ilıcabaşı, Işıklı, İmamköy, Kadıköy, Kocagür, Kozalaklı, Mesudiye, Ovaeymir, Pınardere, Savrandere, Serçeköy, Sıralılar, Şahnalı, Tepecik, Tepeköy, Yağcılar, Yeniköy ve Yılmazköy'e hayvan giriş ve çıkışları yasaklandı.

Ayrıca Çeştepe Mahallesi'nde bulunan "Efeler Belediyesi Hayvan Pazarı" da kapatıldı. İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce bölgede aşılama çalışması başlatıldığı, çalışmaların tamamlanmasının ardından önlemlerin kaldırılacağı öğrenildi.

MAVİ DİL HASTALIĞI NEDİR?

Mavi dil hastalığı; koyun, keçi, sığır, deve, ceylan ve Afrika antilobu gibi çok sayıda hayvanı etkileyen enfeksiyöz bir rahatsızlıktır. Hastalık, BTV (Blue Tongue Virus, Mavi Dil Virüsü) adlı virüsün hayvanların vücuduna girmesiyle oluşur. Virüs, Culicoides türü böcekler tarafından taşınır. Bu böceklerin hayvanları ısırmasıyla birlikte virüs hayvan vücuda girer.

BTV, Reoviridae virüs ailesine aittir. BTV’nin 24 farklı serotipi yani alt türü tanımlanmıştır. Bu serotiplerin hastalık oluşturma derecesi birbirinden farklılık gösterir.

BTV ile enfekte olan hayvanlarda görülen belirtilerin türü ve şiddeti, hem virüsün serotipine hem de hayvanın cinsine göre değişiklik gösterir. Mavi dil hastalığı özellikle koyunlarda çok ağır seyreder. Mavi dil hastalığına yakalanan koyunlarda kilo kaybı, yün üretiminde azalma ve ölüm gibi ciddi komplikasyonlar gelişebilir. Koyunlarda hastalığa bağlı morbidite (sağlık halinin kaybolması) oranı neredeyse %100’dür. Yani koyunlar hastalığa bağlı ciddi belirti ve bulgular gösterir. Koyunlarda mortalite yani ölüm oranı ise %2-30 civarındadır ancak bazı bölgelerde %70’e kadar çıkabilir.

Sığırlarda enfeksiyon oranı daha yüksek olarak belirlenmiştir. Sığırlarda belirti ve bulguların şiddeti ise enfeksiyon oluşturan virüs serotipine göre önemli ölçüde değişiklik gösterir.

Mavi dil hastalığının salgın haline geldiği bölgelerde; gerek hayvanların sağlığında bozulma ve sayıda azalma gerek test ve tedavi masrafları gerek de hastalığın yayılmasını önlemek için alınan önlemler nedeniyle ciddi ekonomik problemler ortaya çıkmaktadır.

Mavi dil hastalığı tespit edildiği takdirde ulusal yetkililere haber verilmesi gereken bir rahatsızlıktır. Bunun amacı, bulaşın olası olduğu işletmeleri kontrol etmek ve hastalığın daha geniş alana yayılmasını engellemektir.

MAVİ DİL HASTALIĞI NASIL YAYILIR?

Mavi dil hastalığının yayılımı vektör aracılığıyla olmaktadır. Vektör, bir mikroorganizmayı vücudunda barındıran ve başka canlılara yayılmasına aracılık eden organizmalara verilen addır.

Mavi dil hastalığının yayılmasına neden olan vektörler ise Culicoides cinsi böceklerdir. Bu böcekler enfekte hayvanları ısırarak kanlarını emer. Virüsü vücuduna alan böcekler yaklaşık 7 gün sonunda virüsü bulaştırabilir hale gelir. Bu süre sonunda sağlıklı bir hayvanı ısırırken aynı zamanda hayvanın vücuduna virüs bulaştırmış olur.

Mavi dil hastalığı sadece Culicoides cinsi sinekler aracılığıyla yayılmaktadır. Hasta bir hayvanın örneğin koyunun çevresindeki sağlıklı koyunlara hastalık bulaştırma ihtimali yoktur. Hastalık hayvanlardan insanlara da bulaşmaz.

Virüsün yayılımı belirli bir mevsimle sınırlı değildir, her mevsimde bulaş devam edebilir. Ancak yağışlı aylarda bulaş daha çok olmaktadır.

Sığırlar virüsle enfekte olsalar bile genellikle çok şiddetli belirtiler göstermez. Ancak birkaç hafta boyunca virüsü vücudunda taşımaya devam eder. Bu süreçte Culicoides cinsi böcekler sığırlardan virüsü başka hayvanlara taşıyabilir. Dolayısıyla sığırlar maci dil hastalığından çok etkilenmese de enfeksiyonun yayılımı için kaynak oluşturur.

Virüs, boğa ve inek gibi bazı tür hayvanların semen sıvısında tespit edilmiştir. Ancak semendeki virüslerine enfeksiyonun yayılmasında rol aldığı düşünülmemektedir. Virüs plasenta aracılığı ile fetüse geçebilir. Dolayısıyla gebe hayvanlarda yavru da hastalıktan etkilenebilmektedir.

BTV; hayvanlara doğrudan temas etmekle, hayvanların yününü kullanmak veya sütünü içmek ile bulaşmaz.