Türkiye'de başkanlık sistemine geçilen Temmuz 2018'den bu yana geçen yedi yılda ekonomi, dar gelirli vatandaşlar için içinden çıkılmaz bir hal aldı. TÜRK-İŞ’in verilerine göre, 2018’de dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 1.738 TL’yken, bu rakam Temmuz 2025 itibarıyla 26 bin 413 TL’ye yükseldi. Aynı dönemde yoksulluk sınırı da 5 bin 662 liradan 86 bin TL seviyesine fırladı.
Ekonomik göstergelerdeki çöküş sadece temel ihtiyaçlarla sınırlı kalmadı. 2018'de 4,65 lira olan dolar kuru bugün 40 lirayı, 5,34 lira olan euro ise 47 lirayı aştı. Dövizdeki bu sert artış, özellikle gıda ürünleri ve kiralar başta olmak üzere yaşam maliyetini katlayarak artırdı.
ALTIN, LİMON VE EKMEK: HEPSİ ATEŞ PAHASI
2018 yılında gram altın 180 liradan satılırken, 2025’te 4 bin 420 liraya ulaştı. Limonun kilosu 6 lirayken bugün market raflarında 180 liraya kadar çıktı. Fırınlarda 1,15 liraya satılan ekmek ise artık 20 liradan alıcı buluyor.
Et fiyatlarındaki artış da dikkat çekici boyutlara ulaştı. Yedi yıl önce kilogramı 70 lira olan dana bonfile, şu anda 1.450 liradan satılıyor. Kira, fatura ve temel gıda harcamalarıyla boğuşan 22 bin 104 lira maaşla geçinmeye çalışan asgari ücretli vatandaşlar, ay sonunu getirmekte zorlanıyor.
Bu süreçte dar gelirli milyonlar için hayat giderek zorlaştı. Başkanlık sistemine geçilmesinin ardından yaşanan ekonomik dalgalanmalar toplumun büyük kesimini derinden etkilerken, sosyal medyada dile getirilen ortak tepki şu oldu: “Milleti limon gibi sıktılar.”
