Başakşehir Kayabaşı Mahallesi Kayaşehir bölgesinde TOKİ'den satın alınan arsada 2017 yılı Kasım ayında hafriyatı alınan Uğur Okulları Başakşehir Kampüsü binaları iddiaya göre 1/1000'lik Uygulama İmar Planına ve 1/5000'lik Nazım İmar Planına aykırılık teşkil ederek yapılmış. Aynı iddiaya göre Kayabaşı Mahallesi 996 ada 3 parsel sayılı özel eğitim alanında ancak iki bina yapılabilecek olmasına rağmen beş bina yapılmış. Arsada yoğun ve plansız bir yapılaşma olması nedeniyle yol bile ayrılamamış. Yasalara göre komşu parselle arasında 10 metre çekme mesafesi olan eğitim alanında, bu çekme mesafesi bahçe içerisinde yol olarak kullanılmaya başlamış. Kendi alanları yetmemiş birde komşu 4 parselin çekme mesafesine aşmış. Uğur Okulları Kampüsü'nün ihtiyacı olan yol için komşu parselle okul binaları arasındaki alana inşaat hafriyatı doldurulmuş. Dolgu yapılmadan önce 4 parseldeki Kehribar sitesi ile kampüs arasına bir bahçe duvarı yapılmış. Yasal olarak 2 metreyi geçmemesi gereken bahçe duvarı kademeli olarak 5-6 metre yükseltilmiş. Bu duvarın yükselmesiyle beraber Kehribar Sitesi'nde oturan vatandaşlar can ve mal güvenliği endişesi ile itirazlarda bulunmaya başlamışlar. Zaman içerisinde site sakinlerinin bir çoğu kampüsü yapanların nüfuslu kişiler olduğu iddiasıyla itirazlarından vazgeçmişler. Fakat duvarın dibindeki binanın giriş katında oturan Ebru ve Sertan Oktay çifti önce Başakşehir Belediyesi'ne sonra da mahkemeye başvurmuşlar. Başakşehir Belediyesi 14/11/2018 tarihli başvurularına cevaben 15/11/2018 tarihinde, "İnşaattaki imalatların proje ve eklerine göre 3194 sayılı İmar Kanunu ve yürürlükteki mevzuat çerçevesinde devam ettiği hususunu bilgilerinize rica ederiz" demiş. BELEDİYE VATANDAŞA AYRI MAHKEMEYE AYRI BİLGİ VERMİŞ. Daha sonra Ebru Oktay'ın kaçak inşaat faaliyeti diye bir kez daha şikayet etmesi üzerine belediyenin 3877598 referans numaralı iş takip fişindeki bilgiye göre, "Ruhsatlı bir okul inşaatına ait izinli duvar çalışması olduğu bilgisi edinildi" şeklinde tutanak tutulmuş. Oktay çiftinin mahkemeye başvurması sonrasında görevlendirilen bilirkişi raporunda ise dolgu yapılarak yükseltilen okul bahçesindeki alan ile komşu parsel arasındaki duvarla alakalı olarak, "Bu imalat için yapı ruhsatı alınması gerektiği, ancak ruhsatın mevcut olmadığı; kalıp uygulamalarında basit işçilik hatalarının olduğu; bahse konu duvarın 29,51 metrekarelik kısmının komşu parsel çekme mesafesini aştığı; Perde duvarın davacının taşınmazına zarar vermediği, ancak ruhsatsız inşa edilmiş olan istinat duvarının tehlike arz edebileceği görüş ve kanaatine varılmıştır" denilmiş. Ruhsatta ayrıca, "Okul inşaatının ve bahçe duvarının yürürlükteki mevzuata uygun olduğu" görüşüne de yer verilmiş. Ruhsatsız, işçilik hataları olan tehlike arz eden bazen bahçe duvarı bazen istinat duvarı denilen bir yapının mevzuata uygun olduğunun ifade edilmesi ise ciddi bir çelişki oluşturmakta. "KENDİ BİNALARI İÇİN ÖNLEM ALIYORLAR" Ebru Oktay hukuk mücadelesinden vazgeçmeyeceklerini fakat Başakşehir Belediyesi yetkililerinin iyi niyetli davranmadığını iddia ediyor. Oktay, "Bahçemize duvar çekerek doldurdukları yolun kendi taraflarına istinat kazıkları ile nizami istinat duvarları yaptılar. Dolgu alanın binaya zarar vereceğini düşünmüşler. Bu tarafta bizim yaşadığımız tehlikeyi önemsemiyorlar. Yaptıkları duvar sitemiz içerisinde can güvenliği tehlikesi oluşturuyor. Bizim çocuklarımız her gün bu duvarın dibinde oynuyorlar. Duvarın kaldırılmasını istiyoruz. Hukuki mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu. "BU ARAZİYE YAPI RUHSATI DÜZENLENEMEZ" Ebru Oktay "Asıl can alıcı nokta şu. Biz buraya 2009 yılında kuraya girdiğimizde yan taraf 23 dönüm özel eğitim alanıydı. İfraz söz konusu değildi. Kanun diyor ki, ‘’Bir parselde ifraz edeceksen mahreç aldığı yol kapanmayacak.’’Buranın mahreç aldığı yol diğer tarafta. İfraz olunca ne oldu? Yol kapandı. Burası yol kotunun 13 metre altında kaldı. Sen yol kotunun 13 metre altında kaldıysan, diğer bir madde de diyor ki, ‘’Eğer ulaşım engellendiyse, bu ifraz işlemi 2017 yılından önce yapıldıysa, yan parsellerden geçiş hakkı istemek zorunda. Böyle bir imkan yoksa o bölgeye yapı ruhsatı düzenlenemez’’ diyor. Yani normal şartlarda bu araziye yapı ruhsatı düzenlenemez." "Bu duvarın istinat kazıkları yapılmamış, altı sırf kaya ve bütün molozlar ile hafriyat bu duvarda. 8 ve 11’lik demirler kullanılarak yapılmış. Bu duvar bu yükü kaldıracak güçte değil. Belediyenin fen işlerinden bir adam denetlemeye geldi. Bu duvar çok tehlikeli. Gerekirse şerit çekilsin. Çoluk çocuğunuzu buraya yaklaştırmayın dedi." Tek korkumuz çocuklarımız diyen Oktay, "Benim 3 tane çocuğum var. Yazın ise bütün çocuklarımız bahçede. Komşularımız duvarın dibindeki çardağın orada gece vakitlerine kadar sohbet ediyorlar. Bu kadar istinat duvarları yıkılırken, hiç mi düşünmüyorsunuz. Bu duvar yıkılıp birisinin canının yanması mı bekleniyor müdahale edilmesi için?" "DOĞAL SU KAYNAĞI VAR" Aynı binada oturan Ayşe Sancar, "Burada doğal su kaynağı var. Kaynağın üzerine inşaat yaptılar. İstinat kazıkları için çalışma yaparken kaynağı patlattılar. Günlerdir suyu kesemiyorlar. Belediyeye ve milli eğitime defalarca dilekçe verdik. Dikkate almadılar. ‘Biz özel okullara karışmıyoruz’ diye cevap verdiler. Ebru Oktay'da sözde istinat duvarının tahtalarını kırmasaydı, duvarı yükseltmeye devam edeceklerdi. Bu şartlarda duvar üzerimize yıkılacak" şeklinde konuştu. Tolga Özdemir – Tayfun Ercan / KENT YAŞAM