Halk TV’de gazeteci Şirin Payzın’ın programına konuk olan İYİ Parti Genel Başkanı Merak Akşener çarpıcı açıklamalarda bulundu. ‘’Cumhurbaşkanı olmak istiyorum’’ diyen Akşener, seçimlerin 2023’ten önce olacağını beklediğini söyledi.  2018 Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Abdullah Gül’ü istemedi iddiasını da değerlendiren Akşener, ‘’ Sayın Gül’ün tüm siyasi partiler tarafından desteklenmesine dair bir teklif geldi. Ben CHP’nin kendi adayını çıkarması gerektiğini düşündüm’’ dedi.

İşte Akşener’in konuşmasından dikkat çeken başlıklar şöyle:

‘’AK PARTİ’NİN ATATÜRK’E TUTUMU VAR’’

Milli bayramların her defasında kutlanılmamak için çabalandığına değinen Akşener, ‘’AK Parti’nin Atatürk’e dair bir tutumu var. Çok şeyden geri adım attılar ama milli bayramlara dair tutarlı bir rahatsızlıkları var.  En başından beri Atatürk’ün karşısına önce Abdülhamid Han konuldu. Cumhuriyetin karşısına Osmanlı konuldu. Şimdi de Alpaslan konuldu. Atatürk, Osmanlı Abdülhamid Han ve Alpaslan bizim.

‘‘KENDİLERİNDEN ÇOK AKP’Yİ SAVUNUYORLAR’’

Cumhur ittifakı sadece AK Parti-MHP ittifakı değil. Doğu Perinçek de var. Bu ittifaktaki küçük ortaklar kendi partilerinden çok AK Parti’yi savunuyorlar. Duygusal bir bağ var aralarında. Sayın Erdoğan, her türlü milliyetçiliği ayağının altına aldığını ifade etmişti. Çok somut bir örnek; Ayasofya Camii’nin açılması Danıştay kararıyla olmuştu. Aynı Danıştay’ın Andımız ile ilgili verdiği bir karar var. Bizim Danıştay’a bir başvurumuz vardı. Biz bununla ilgili bir önerge verdik ve reddedildi. Kim bundan rahatsızlık duyar? Sayın Bahçeli ve Perinçek açısından da Andımız ‘atta’ya gitti. Türk milliyetçiliği geleneği Kurban Bayramı’nı da 30 Ağustos’u da kendinin kabul eder. Dini bayramın yerine milli bayramı koymaz. Benim de hocam olan İbrahim Kafesoğlu’nun Bozkır Kültürü tespiti vardır. Yani tüm kültürleri kucaklayan bir kültür. Türk milliyetçiliği Mete Han’ın ordusunu ilk Türk ordusu kabul eder.

‘’ORTA SINIF ERİDİ’’

Baktığımızda milli gelirimiz büyüdü. Ama 2002’de 6 dolar milyarderimiz varken, şimdi 30 dolar milyarderimiz var. 22 milyon yurttaşımız da sosyal yardım alıyor. Bir taraf uçmuş bir taraf batmış. Bir ülkenin bel kemiği orta sınıftır. Yani esnaftır, KOBİ’dir, maaşlı çalışandır. Şimdi bu orta sınıfı hızla erittiler. Bizim yaşadığımız vahşi kapitalizm.

‘’DAMAT BAKAN’IN UZMANLIĞI YOK’’

Peynir 80 lira olmuş. Asgari ücretle bir aile geçinecek? Sayın Erdoğan ve damadı çok iyi yaşadığı için onlara hayat güzel, çokomel. Siz saray diye bir kavrama girersiniz, saray bir paralel evren yaratır. Maria Antoinette ne demişti? ‘Ekmek bulamazsanız, pasta yiyin.’ Dolayısıyla şu an Türkiye’de saray rejiminin yarattığı bir sorun daha var. O da ayrı bir bürokrasi. Şube müdürlerinin, milletvekillerinin telefonlarına çıkmadığı bir düzenektir bu. İkinci olarak saray rejiminde haşmetmeap ne duymak isterse onun söylendiği bir sistemdi. İzole bir hayattır. Damat bakanı biz Enerji Bakanlığı döneminde bu kadar eleştirmedik. Çünkü az çok bir uzmanlığı vardı. Ama şimdi sadece cumhurbaşkanının damadı olmak…. Yani nepotizm söz konusu… İşini iyi yapmayan, dünyadan uzak, ekonomiden anlamayan ve empatiden yoksun bir arkadaş. Damat bakanın fıkrasına inanamadım.

‘’BU SİSTEM DAYANMAZ’’

Bu sistemin 2023’e kadar taşımayacağını düşünüyorum. Haziran 2021’de seçim bekliyorum. Ben seçimi kaybetseler de vermezler’ diye bir şeyi kabul etmiyorum. Tüm hileler sandık başında yapılır. Sandığın başını bekleyeceksiniz. Oyu korumak bizim görevimiz. Büyük korkular yarattığınız zaman rehavet olur. İstanbul’da da ‘Vermez’ denmişti 800 bini İstanbul’u ortaya koyduğunda verir. Kaosun parçası olan yönetemez. Buna hiçbir siyasetçi cesaret edemez. Cumhurbaşkanı olmayı isterim ama ‘cumhurbaşkanı olacağım’ diye Türkiye’nin geleceğiyle oynamayacağım.

‘’GÜL’E İTİRAZ ETMEDİM’’

Sayın Abdullah Gül’e cumhurbaşkanlığı adayı sürecinde herhangi bir itiraz konumunda olmadım. Sayın Gül’ün tüm siyasi partiler tarafından desteklenmesine dair bir teklif geldi. Ben CHP’nin kendi adayını çıkarması gerektiğini düşündüm. İkinci turda zaten ortaklaşılırdı. Ben burada öncelik değildim. Sayın Gül benim arkadaşım. Olumsuz bir görüşüm yok. Sayın Erdoğan’ın yenilmez armada olduğu zamanlarda nasıl adımlar atacağının iyi hesaplanması gerektiğini düşündüm. Gördüğüm şey şu oldu: Sayın Gül’ü isteyen sol liberal diyebileceğimiz bir dostlar grubu var. Ben sayın Kılıçdaroğlu’ndan 15 milletvekili ödünç istedim. Kendileri de uygun gördüler. Ben o arkadaşları zor durumda bırakmamak için onların imzasıyla değil 100 bin imzayla aday oldum’’ diye konuştu.

Kent Yaşam Haber Merkezi

Editör: Haber Merkezi