Genel merkezle belediyeler arasındaki koordinasyonu sağlamak, belediye başkanlarının ortak çalışmalarını ve belediyeleri yönetirken uygulayacakları ilkelerin belirlenmesi amacıyla Afyonkarahisar'da toplanan CHP Belediye Başkanları çalıştayında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile birlikte İstanbul’un CHP’li 14 ilçe belediye başkanı hazır bulundu. Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat, Şişli Belediye Başkanı Muammer Keskin, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi, Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu, Küçükçekmece Belediye Başkanı Kemal Çebi, Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt, Adalar Belediye Başkanı Erdem Gül, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdıl Dara Odabaşı, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli katılan belediye başkanları arasındaydı. ORTAK BİR AKILLA DEĞERLENDİRECEĞİZ Başlangıç konuşmasını yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, “Genel merkez olarak sorumluluğumuzun farkındayız, belediyelerimizin yanında olacağız. Hep beraber kuracağımız destek mekanizmasıyla yoğun ve verimli bir program yürüteceğiz. Halkımızın ihtiyaçları her zaman yol gösterici olacak. Toplantı boyunca, CHP belediyeciliğinin olmazsa olmaz ilkeleri üzerine birlikte düşüneceğiz. Engelleri ve fırsatları birlikte yani ortak akılla değerlendireceğiz. Genel merkezden beklentilerinizi, yerel yönetimler yaklaşımlarını değerlendireceğiz” dedi. Ve belediye başkanlarının tümünün örgütleneceği SODEM-Sen’in kuruluşunu duyurdu. TEMEL SORUNLARINDAN BİRİ İKTİDARA DUYULAN GÜVENSİZLİKTİR Ak Parti’nin çözüm üreten bir parti olmaktan çıkarak sorun üreten bir parti haline geldiğini belirten CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Yerel seçim başarısı tek başımıza bizim değil, halkın demokrasiye olan bağlılığının başarısıdır. Biz onlara bir söz verdik. Dert anlatmak yetmez, biz vatandaşı bu girdaptan felaketten nasıl kurtaracağız? Bizim çözüm üretme zorunluluğumuz var. Temel sorunlarından biri siyasal iktidara duyulan güvensizliktir. Bu güvensizlik sadece yurt içinden değil, yurt dışından da duyulan bir güvensizliktir. Güvensizlik üzerine geleceği inşa edemezsiniz; eğitimi, adaleti, dış politikayı inşa edemezsiniz. Devlet en güçlü kurumdur her yerde, en zayıfı ise vatandaştır. Ama onun güvenini sağlamak zorunda olan da devletin kendisidir. Bir kişi ve bir kişinin sözleri mahkemede kabul görür, yasama organında kabul görürse bir kişinin yaptığı hata toplumsal güvensizliği doğurur. Devlete güven duyulmuyorsa o zaman başka sorunlarımız vardır. ‘’ dedi. SON 1 YILDA 135 MİLYAR DOLAR MİLLİ GELİR DÜŞÜŞÜ YAŞANDI Demokratik bir rejimimiz vardı ama sonra meşru olmayan koşullarda referandum yapıldı ve tek adam rejimine dönüştürüldü” diyen Kılıçdaroğlu, “Son 1 yılda büyüme hızı binde 3. Başka bir devlet var mı binde 3 büyüyen? Hani her şey çok hızlı olacak, hiçbir engel kalmayacaktı? Milli gelirde artış olacak deniyordu, son 1 yılda 135 milyar dolar milli gelir düşüşü yaşandı. Tek adam rejimine geçtikten sonra milli gelirimizdeki eksiklik tam 135 milyar dolar’’ diye vurguladı. TÜRKİYE’NİN GELDİĞİ NOKTAYI 4 DOLARLA AÇIKLAYACAĞIM Ülkede her yerde israfın yaşandığını belirten Kılıçdaroğlu, “Şimdi size Türkiye’nin geldiği noktayı 4 dolarla açıklayacağım. 2013 yılında Türkiye’de kişi başına düşen milli gelir 12 bin 480 dolardı. Geçenlerde 11. Kalkınma Planı’nı getirdiler. 2023’te öngördükleri kişi başına milli gelir 12 bin 484 dolar. Yani sadece 4 dolar artacak. Bu 10 yılın heba edildiğini gösteriyor. Kim söylüyor bunu? Biz söylesek CHP iftira atıyor diyecekler. 11. Kalkınma Planı söylüyor bunu. 10 yıl sonra sadece 4 dolar milli gelirde artış yaptık. Dünyada bir ülke göstersinler; 10 yılda milli geliri 4 dolar artmış bir ülke göstersinler. Tam bir yıkım tablosu. Bu yıkım tablosunu itiraf edenler de kendileridir” BELEDİYE BAŞKANLARINA 7 TEMEL İLKE Kılıçdaroğlu son olarak belediye başkanlarından hayata geçirmelerini istediği 7 temel ilkeyi açıkladı. CHP’li Belediyelerin uyması gereken en temel 7 ilke şöyle; 1-Yönettiğiniz belediyede hemşehrilerinizi inançları, kimlikleri ya da yaşam tarzları itibariyle ötekileştirmeyeceksiniz. Tüm vatandaşlarımızı kucaklayacaksınız. 2-Hizmeti belli kişiler, zümreler, akrabalar, yandaşlar için değil, halk için üreteceksiniz 3-Fakir mahallelere pozitif ayrımcılık yapacaksınız. Yatırımlarınızda bu mahallelere öncelik vereceksiniz. Hizmet programınızda özellikle engelli, dezavantajlı gruplar ve kadınlar öncelikli olacak. Özellikle istihdam politikalarınızda ve toplu sözleşmelerinizde dezavantajlı gruplar ve kadınlar lehine irade ortaya koyacaksınız. 4-Yoksullara yardım yaparken insan onurunu koruyacak, ailenin ve kişinin yoksulluğunu asla teşhir etmeyeceksiniz. Yani halkçılığın temel ilkelerinden olan “sağ elin verdiğini sol el görmeyecek” anlayışına uygun davranacaksınız. 5-Harcamalarınızı, yatırımlarınızı mali disiplin içerisinde planlayacaksınız. Harcadığınız her kuruşun hesabını millete vereceksiniz. Bütçe kullanımlarınızla ilgili olarak belli aralıklarla belde sakinlerini ve kamuyounu bilgilendireceksiniz. Bu aynı zamanda “israfla mücadele” demektir. Hiç kimse unutmasın kul hakkı halkçılığın temel ilkelerinden biridir. 6-Belediyede yönetici atamalarında liyakat esasına mutlaka uyacaksınız. Partizanca uygulamalardan kesinlikle kaçınacaksınız. Halkçılığın bir diğer temel ilkesi olan “işi ehline verme” kuralını, her atamada göz önünde bulunduracaksınız. Kamu yararına uygun olması şartıyla sizden önce başlatılmış projeleri sürdüreceksiniz. 7-Belediyeyi adaletle yöneteceksiniz. Hakkı, hukuku ve adaleti her ortamda savunacak ve gereğini yapacaksınız. Belediye çalışanlarının özlük haklarını eksiksiz koruyacak, kimsenin işiyle ve aşıyla uğraşmayacaksınız. Celal KARAALİ- Fidan UĞUR – KENT YAŞAM