28 Şubat davasında yargılanan dönemin Genelkurmay İstihbarat Daire Başkanı Çetin Saner, Meral Akşener'e tehditiyle ilgili "Ayıp ettim" dedi ve zamanında özür dilediğini söyledi. Ancak Saner "Eğer ağır buluyorsa beni 1997'de mahkemeye verseydi" diye ekledi<br /> <br /> <strong>"SÖYLEYİN ONA, GELİRSEM..."</strong><br /> <br /> 28 Şubat dönemiyle ilgili 103 sanığın Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandığı davaya dün devam edildi. Duruşma sırasında tutuksuz yargılanan Emekli Tümgeneral Ümit Şahintürk rahatsızlandı ve Ankara Numune Hastanesi'ne kaldırıldı. Duruşmada dönemin Genelkurmay İstihbarat Başkanı Emekli Korgeneral Çetin Saner savunma yaptı. Duruşmaya Saner'in, o dönem İçişleri Bakanı Meral Akşener'e yönelik sarf ettiği öne sürülen "Söyleyin ona, gelirsem yağlı kazığa oturturum" sözleriyle ilgili açıklamaları damga vurdu.<br /> <br /> <strong>"MAHKEMEYE VERSEYDİ"</strong><br /> <br /> Saner, "ayıp ettiğini" ve kendisine "yakışmadığını" dile getirerek, "Zamanında kendisinden özür diledim. Ancak ulaşmadı veya duymadı. Geçen hafta televizyona çıkıp yine benim ismimi verdi. Ben de küfrettim. Ayrıca Akşener'in şikayeti yok. Eğer ağır buluyorsa o da beni 1997'de mahkemeye verseydi" dedi.<br /> <img width="580" height="435" src="/images/upload/mahkemede-16-yil-sonra-gelen-itiraf-5328239_151_o.jpg" alt="" /><br /> <strong>"İstanbul ÇOCUĞUYUM"</strong><br /> <br /> Müşteki Şevket Kazan'ın avukatı Yılmaz Bölükbaşı, Mustafa Kahramanyol'a ve Meral Akşener'e ilişkin sözlerini anımsatarak, "Çetin Saner olarak üslubunuz bu şekilde midir?" sorusu üzerine, Saner, "Benim üslubum bu değildir. Ben kibar İstanbul çocuğuyum" dedi. Mustafa Kahramanyol dışında hiçbir müştekinin aleyhinde şikayeti bulunmadığını dile getiren Saner, "Devletim beni nerede görmek istiyorsa orada hizmet ettim. Suçsuzum. Beraatımı talep ediyorum" dedi.<br /> <br /> <strong>"ALAN'I ALNINDAN ÖPTÜM"</strong><br /> <br /> Saner, Şemdin Sakık ile ilgili, "Sakık ile ilgili iki hususu gayet iyi hatırlıyorum. Bir, yerini tespit ederek yakalamaya çalıştığımız için yaptığımız faaliyetler. İkincisi, yakalandıktan sonra yakalayan Tuğgeneral Engin Alan'ı, Genelkurmay Karargahı'na geldiğinde alnından öpmüşümdür" dedi. Saner, dönemin GATA Komutanı ile herhangi bir görüşme yapmadığını, kimseye kötü sicil verilmesi için emir vermediğini söyledi. Saner, iddianameye dayanak yapılan belgelerin, onaysız ve kayıtsız fotokopiler olduğunu savunarak, Batı Çalışma Gurubu'ndan çıkan emirlere katkıda bulunmadığını, herhangi bir emir vermediğini ve eylemde bulunmadığını söyledi.<br /> <br /> <strong>"BÇG, Çevik Bir'İN EMRİYLE KURULDU"<br /> </strong><br /> Deniz Kuvvetleri eski Komutanı emekli Oramiral Bülent Alpkaya ise savunmasında "BÇG'-nin Çevik Bir'in emriyle kurulduğunu biliyorum. Bildiğim, BÇG'nin, yasa ve yetkiyle kurulan G.Kurmay'ın çalışma gruplarından biri olduğu" dedi. Şerefsiz Onbaşı... Alpkaya, dönemin DYP lideri Tansu Çiller'in, Başbakan Mesut Yılmaz hakkında, "Şimdiye kadar seçilmiş hiçbir genel başkan onbaşı olma şerefsizliğini göstermedi" demesi üzerine Çiller hakkında başlatılan kampanyayla ilgili, "Bu tarihte G.Kurmay'da görevli değildim, Çiller de hükümette değildi. Hükümet istifa ettikten 3 ay sonra meydana gelen bu kampanya Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın emriyle yapılmıştır" dedi.<br /> <br /> <strong>"Erbakan KENDİ İMZALADI"<br /> </strong><br /> TANSU Çiller'in avukatı Seçil Genca Oral, yaptıkları açıklamanın son kısmının yanlış değerlendirildiğini belirterek, "28 Şubat tarihli Milli Güvenlik Kurulu kararlarını Necmettin Erbakan, kendi değerlendirmesi sonucu imzalamıştır" dedi.<br /> <br />