İLÇE KAYMAKAMI VE EMNİYET MÜDÜRÜ DE PROGRAMI TAKİP ETTİ

Mahallelerinde artık can ve mal güvenliklerinin olmadığını söyleyen Yeşilköylü vatandaşlardan Selda Atakoğlu, Bakan Soylu’dan duruma el atmasını istedi. Programda hazır bulunan İlçe Kaymakamı Nazmi Günlü ve İlçe Emniyet Müdürü Cihat Dağdeviren’e şikayetlerle ilgili çalışmalar yapılmak üzere talimat veren Soylu, yaşanan olaylardan da haberdar olduğunu belirtti.

Ak Parti Bakırköy İlçe Başkanlığı’nın organize ettiği program kapsamında Yeşilköy’de vatandaşlarla buluşan İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu’ya “Hoş geldiniz” diyerek kısa bir konuşma yapan İlçe Başkanı Tülin Mazlumoğlu Kestane, ülke için verilen mücadelenin her alanında daima hazır bulunduklarını söyledi.

“İstanbul’u en güzel biz yönetiriz”

Programda söz alan Milletvekili Emine Sare Aydın Yılmaz, Ak Parti’nin iktidara gelmesinin ardından 2002 ile 2012’ye kadar olan dönemde ülkenin bolluk ve bereket içinde olduğunu ifade etti. 2012’den sonra Gezi olayları ile başlayan sürecin, Fetö Terör Örgütü’ne kadar devam ettiğini belirten Aydın, Türkiye’nin yaşanmaz hale gelmesi için dış güçler tarafından bir takım oyunların merkezi haline getirilmek istendiğinin altını çizdi. Yaşanan tüm olayların farkında olduklarını söyleyen Aydın, şimdilerde ise ülkenin ekonomi ile tehdit edildiğine dikkat çekerek, “Türkiye köksüz bir millet değildir. Biz ülkemize sahip çıktık, yine çıkacağız” diyerek konuşmasına devam etti. Emine Sare Aydın Yılmaz, “İstanbul’u en güzel biz yönetiriz. Yaptıklarımız yapacaklarımızın teminatıdır” diyerek konuşmasını bitirdi.

“Biz neyle mücadele ettiğimizi biliyoruz”

Konuşmasını yapmak için alkışlarla ve “Türkiye seninle gurur duyuyor”, “Bu kadar soysuza bir soylu yeter” sloganlarıyla sahnede yerini alan İç İşleri Bakanı Süleyman Soylu, ülke güvenliğinden başlayarak göçmen sorununa kadar pek çok konuya değindi. Son olarak 23 Haziran seçimleriyle ilgili de konuşan Soylu, İstanbul'un ideolojik ve siyasi çatışmanın merkezi haline getirilmek istendiğini söyledi.

Soylu’nun konuşmalarından bazı satır başları;

“Bu milletin kardeşlik değerleriyle oynamaya kalktılar. Yükselen anarşi, kardeşin kardeşe düşmesi, ekonomik sıkıştırma, anarşi, terör, devalüasyonlar ve son olarak siyasi itibarsızlaştırılma. Yaklaşık 7 yıldır da aynı şeyler yaşanıyor. Bir fiskeyle ülkemizi yıkarlar sandılar ama yanıldılar. Biz neyle mücadele ettiğimizi iyi biliyoruz. Bu güne kadar da bunların tedbirini aldık. Türkiye 80 öncesi yada 28 Şubat öncesi Türkiye değildir. Önüne engeller konulan bir ülkedir ve R. Tayyip Erdoğan’la birlikte bizler Türkiye’de iki önemli tedbir aldık. Terörle mücadele ettik ve ülkemizin alt yapısını güçlendirdik. Bu gün terör olayları neredeyse bitti. Ramazan Bayramı namazımızı Kato Dağı’nda kıldık, Allah Kurban Bayramı’nda Mehmetçik’in Kandil Dağı’nda bayram namazı kılmasını nasip eder inşallah”

“Avrupa’da ve dünya da boynumuz hiç bükülmedi”

“Türkiye’nin artık terörle mücadeleyle maliyetlenmesini, insan ve zaman kaybetmesini, bir bölgesinin sürekli terörle meşgul edilmesini istemiyoruz. Bugüne kadar Avrupa’da ve dünyada gittiğimiz hiçbir toplantıda boynumuz bükülmedi. Hep dik durduk. Karşımızdaki muhataplarımızın terörden göçe kadar konuştuğumuz bütün meselelerde boyunları hiç yukarı kalkmış değil”

“Türk milleti sahip çıkan bir millettir”

‘Dünyadaki insanlara niye bu kadar sahip çıkıyorsunuz’ diye kızıyorlar bize. Biz burada Ermenilere bir soykırım uygulamadık ama uygulamamamıza rağmen bize yapmadıklarını bırakmadılar. Çocukluğumuzdan beri yapmadığımız bir iş yüzünden yediğimiz dayaktan yorulduk artık. Amerika’sı, Fransa’sı bütün dünya bizi suçladı. Biz ne yaptığımızı biliyoruz. Bizim üzerimize haksız şekilde gelenlere karşı bizden sonraki nesillerimize ‘evet, bu Türk milleti insan bir millettir ve sahip çıkan bir millettir’ dışında onlara söyleyebilecek kendi milletimiz adına bir tek söz bırakmıyoruz”

“PKK’yı Amerika destekliyor”

Son iki yıldır ABD’nin Türkiye’yi ekonomik açıdan sıkıştırmak ve diz çöktürmek istediğine değinen Soylu, “Biz okyanus ötesindeki Amerika ile bu mücadeleyi yapıyoruz. PKK denilen terör örgütünü kimin desteklediğini zannediyorsunuz? Amerika, ben söylüyorum. Bu ülkenin içişleri bakanıyım, ne riskse tamamını alıyorum ve söylüyorum. Hava ve sağlık akademisini kuran, lojistiğini sağlayan, en yeni ve son teknoloji ürünleri gönderen, moral veren, akıl veren, strateji üretenler de onlar. Siz zannetmeyin zihinlerini, örümcek kafalarını bir mağaranın içerisinde kaybetmişlerle stratejik bir mücadele yapıyoruz. Biz okyanus ötesindeki Amerika ile bu mücadele ediyoruz. Kimse kusura bakmasın biz neyle mücadele ettiğimizi biliyoruz”

İMAMOĞLU’NA TEPKİ GÖSTERDİ

23 Haziran seçimlerine de değinen Bakan Soylu, İstanbul’a PKK’nın sızmasına tahammül gösterilemeyeceğini ve izin verilemeyeceğini ifade ederek, “Benim görevim onların İstanbul’a sızmasını engellemektir.” diyerek, Millet İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu’na tepki gösterdi.

“Bir tek kör kuruş, maaş vermiyoruz”

Suriyelilerin yüzde 65’i Misakımilli sınırları içerisinden Türkiye’ye geldi. 2011 yılından bugüne Suriye’de bir milyon insan şehit oldu. Suriyelilere maaş verdiğimizi iddia ediyorlar. Bir tek kör kuruş, maaş falan vermiyoruz. Bunların hepsi dedikodu. Hep aynı zihniyetin ürünleri.

Soylu, Türkiye’nin Avrupa’ya gitmek isteyenlerin göç yolu olduğunun altını çizerken, şu ifadeleri kullandı:

“Bir taraftan Afganistan, Pakistan bir taraftan Suriye, bir taraftan Afrika. Biz dün iki bot yakaladık. Büyük mücadele ediyoruz. Ege’ye giderken iki bot yakaladık. Ne Suriyeli var ne Iraklı var ne Afgan var ne de Pakistanlı var. Sierra Leone’den Gine’ye, Mali’ye kadar bizim burası bir göç yolu. Sadece kuşlar buradan göç yoluyla geçmiyor. Avrupa’ya geçebilmek için bir göç yolu. Herkes bu yolu kullanıyor ve netice itibarıyla 2 milyon Afgan şu anda İran’da duruyor, sınırlarımızın hemen ötesinde. Onlar Avrupa’ya gidebilmek için çaba sarf ediyorlar. Orada ekonomik krizler var. Amerika oranın da affedersiniz içine etti. Afganistan’ın da Pakistan’ın da… Yapmadığı kalmadı. Nereye gitse filin zücaciye dükkanına girdiği gibi yapıyor”

“Allah o 450 bin çocuğun hayrına 15 Temmuz’da şu hainlere ezdirmedi”

Suriyelilerin Türkiye’ye tecavüzden kaçıp geldiklerini belirten Soylu, “Biz 402 yıl bunlarla aynı sancak altında birlikte yaşadık. Üç kuruş para bulduk diye sırtımızı mı dönecektik. 15 Temmuz’dan nasıl kurtulduğumuzu zannediyoruz? Kim ne derse desin, 450 bin çocukları doğdu bu ülkede. Allah o 450 bin çocuğun hayrına 15 Temmuz’da şu hainlere ezdirmedi. Ben onu bilirim. Cumhurbaşkanımızın gönlüne feraseti de cesareti de, milletimizin gönlüne feraseti de cesareti de sokan Allah’tır, ben onu bilirim.”

“Suriyelilerin kamu düzenini altüst etmelerine müsaade etmeyeceğiz”

İstanbul’da uyuşturucu verilerini açıklayan Soylu, “Uyuşturucuda İstanbul’da yüzde 70 civarında bir problemi ortadan kaldırdık. Yüzde 30’umuz kaldı. Benim işim değil ama rehabilitasyon merkezleri de yapmaya başladık. Bunlarla ilgili çok daha önemli adımlar atacağız ama şunu söyleyeyim, Sadece yurt içinde değil, yurt dışında da Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonlarını yaptık”

İSTANBUL’DAN 50 BİN KİŞİ SINIR DIŞI EDİLECEK

Geçen yıl İstanbul’dan 4 bin 500 kişinin yurt dışına geri gönderildiğini açıklayan Soylu, “Şu ana kadar gönderdiğimiz kişi sayısı 13 bin, yılsonu itibarıyla bu yıl İstanbul’dan 50 bin düzensiz kaçak göçmeni göndereceğiz. Burayı kaçak göçmen merkezi yaptırmayız. Herkes bizim kurallarımıza uymak zorundadır. Kim nereden gelirse gelsin, ne ortaya konulursa konulsun. Bizim kamu düzenimizi bozmaya kimseye müsaade etmeyiz. Kimseyi dükkanlarda yatırmayız. Bundan sonra arkadaşlarıma talimat verdim”

İnsanlıktan vazgeçmeyeceklerine ve kötülük yapmayacaklarına dikkati çeken Soylu, göçmenlere yönelik uyum toplantıları düzenlediklerini anımsattı.

“Kilis’in bütün tabelalarını değiştirttim”

“Kilis’in bütün tabelalarını değiştirttim. Suriye yazılı tabelalar vardı, hepsini değiştirdim. Türkçe, altına da çok ufak bir bantla beraber Arapça yazabilirsiniz. Kuralı biz koyacağız. Biz birilerinin koyduğu kurala uymayız. Biz devletiz, bunu yapmak konusunda da hukukumuzu, kuralımızı, kendimizi ortaya koyarız”

TÜM İSTANBUL’DAN 6 AY SÜRE İSTEDİ

“Suriyeli kardeşlerimize ev sahipliği yaptık, yapmaya da devam edeceğiz. Bana 6 süre verin, bunu tüm İstanbul’a söylüyorum. 6 ay sonra buradaki düzenin yüzde 100’e yakın bir oranda sağlandığını herkes görecektir. Tüm İstanbul’dan 6 ay süre istiyorum. Bize itimat edin. Sadece 6 ay biraz dişinizi sıkın, onlar da bizim kardeşlerimiz. Onlara çekidüzen vermeyi, bir vesileyle burada düzensiz ve kaçak olarak bulunanları geri göndermeyi de biz kendi üzerimize alıyoruz. Ama ne olur bize sınav olarak verilen bu kardeşlerimize haksızlık yapmayalım. Onların da kamu düzenini bozmalarına bir şekilde izin vermeyelim. O da bizim işimiz, bizim görevimiz. Eksiklik varsa da bizim üzerimize yayın ama 6 ay içerisinde Allah nasip ederse bu düzeni hep beraber ortaya koyacağız”

23 HAZİRAN SEÇİMLERİYLE İLGİLİ KONUŞTU

İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimlerine değinen Soylu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben böyle bir seçim görmedim. Binali ağabeyin 100'e yakın sandıktaki oyunu rakibine yazmışlar. Bunun tesadüf olması mümkün değildir. 29 bin farklık oyun 13 bine düştüğü hiçbir seçim görmedik. Aslında yapılan Türkiye'nin seçim sistemini lekelemeye çalışan bir anlayışı ortaya koymaktır. Bizim milletimiz çok partili siyasi hayata geçtikten sonra seçimleri dünyaya nazire edercesine gerçekleştirmiştir. Bunu çok başarılı bir şekilde yapmıştır. Bir haksızlıkla karşı karşıya kalan birisi varsa o da Binali ağabeydir."

Muhalefetin 23 Haziran'ı siyasi çatışmanın ve ideolojik kamplaşmanın merkezi haline getirmesinden endişelendiğini dile getiren Soylu; birlik ve beraberlik çağrısı yaparak "23 Haziran küslüklerin, yapılan eksikliklerin gündeme getirileceği bir tarih olmamalıdır. 23 Haziran’dan sonra her şey yüksek sesle de alçak sesle de konuşulabilir. Türkiye'nin yarınlarına yönelik bir adımı hep birlikte başkalarının engellemesinin önüne geçeceğimiz bir tarihtir 23 Haziran. Türkiye’yi siyasi ve ideolojik kamplaşmasının merkezi haline getirmeye fırsat vermeyelim. İstanbul bizim için başka bir şehirdir."

Soylu, ellerinden geldiğince İstanbul'u huzur şehri haline getirdiklerini belirterek, "Bana İmamoğlu diyor ki 'Süleyman Soylu sen içişleri bakanısın, git Ankara'da otur.' Ben, içişleri bakanlığı yaparken Ankara'da oturmadım, Kato'ya, Cudi'ye, memleketimin her tarafına gittim. İstanbul'da 23 Haziran'a kadar İmamoğlu ne derse desin çalışacağım." dedi.

Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı ekonomik saldırıların geçici olduğunu anlatan Soylu, "Teslim olmadık, direniyoruz. Merak etmeyin, bunun üstesinden de beraber geleceğiz." ifadelerini kullandı.

Selvi Sarıtaç / Kent Yaşam

Editör: Haber Merkezi