Seçim çalışmasındaki programının yoğunluğu nedeniyle Mehmet Deniz’le, AK Parti’lilerin, plakasının siyah renkli olmasından dolayı eleştirdikleri parti minibüsünde konuştuk.

Seçim çalışmasından, AK Parti iktidarına, vatandaşların CHP’ye yaklaşımından, 7 Haziran seçiminin nasıl sonuçlanacağına kadar birçok konuda görüşlerini açıklayan Deniz, “AKP tabanında, kadrosunda gelecek adına bir umutsuzluk yaşanıyor. Bundan sonra iktidarın bu şekilde gitmeyeceğini düşünüyorlar. Çünkü bu iktidarı hak etmedikleri bir şekilde aldılar. Hak etmeyene bir şeyi fazla miktarda verirseniz şımarır. Onlar da büyük bir şımarıklık içindeydiler. Şimdi bunun farkına vardılar. Çalışmadan iktidarı aldıkları, tabanda bir çalışma yapmadıkları için şimdi ne yapacaklarını, halkı nasıl ikna edeceklerini bilmiyorlar. Bunu yapamayacakları da ortada. Çünkü son zamana kadar seçimi hep Tayyip Erdoğan üzerinden götürüyorlardı. Şimdi Erdoğan yok ve aniden durakladılar.



“HALKIMIZA İKTİDARA GELİNCE NE YAPACAĞIMIZI ANLATIYORUZ”

Deniz’le sohbetimizde yönelttiğimiz soruları aradan çıkarıp, sözü tamamen kendisine bıraktık. İşte konuşmanın satır başları...
CHP Sarıyer olarak yaklaşık bir aydır alanlardayız. Ancak bundan çok çok önceleri seçim hazırlıklarımızı tamamladık. Şu ana kadar 19 seçim bürosu açtık. Her sabah saat 06:30 gibi önceden tespit ettiğimiz bir mahallede toplanıyor ve işlerine giden vatandaşlarımızı yolcu ederek güne başlıyoruz.
Seçim çalışmamızı şu an 150 kişilik bir ekiple yürütüyoruz. Bu sayı bazı günler 300’ü buluyor. Ayrıca mahallelerde kendiliğinden oluşan gönüllü gruplarımız da var. Bunların hepsi her akşam yapılan çalışmalarla ilgili ilçe başkanlığımıza rapor veriyorlar.
Biz halkımıza öncelikli olarak iktidara geldiğimizde gerçekleştirmek istediğimiz projelerinizi anlatıyoruz.



“SEÇİM BİLDİRGEMİZLE VATANDAŞIN BEKLENTİSİ ÖRTÜŞÜYOR”

Önceden vatandaşlardan, CHP’nin iktidara gelmek istemediğini ima eden eleştiriler alıyorduk ama artık bu tür eleştiriler gelmiyor. Partimizin seçime daha iyi hazırlandığı, vatandaşın yaşamına direkt hitap eden bir program sunulduğu ve iktidar için iddialı olduğu belirtiliyor. Bunun karşılığını da mahalle ve sokak çalışmalarımızda fazlasıyla alıyoruz.
Bizim seçim bildirgemizle vatandaşın beklenti ve talepleri örtüşüyor. Özellikle emeklilere vermeyi vaat ettiğimiz iki maaş ikramiye büyük ilgi gördü ve halk bunu yapacağımıza inandı. Ülkemizde 9 milyon civarında emekli var ve bunlar Ramazan ve Kurban Bayramı öncesi verilecek iki maaş ikramiye ile rahat edecekler. Bu nedenle çok sayıda emeklimiz CHP’ye yöneldi. Bir başka vaadimiz ise halkımıza 277 TL aylık taksitlerle ev sahibi yapacak olmamız. Bu büyük bir imkan..
Bir iktidar başarısızsa onun bir alternatifi aranır, insanlar başarız bir iktidar görüyor ve onun yerine iyi hazırlanmış yeni bir yapı koymak istiyor ve CHP’yi görüyor. Bu nedenle partimize doğru bir yönelme var.



“AKP KADROSUNDA GELECEK ADINA BİR UMUTSUZLUK YAŞANIYOR”

Ülke genelinde AKP aleyhine bir gelişme var. Daha önce AKP’ye oy vermiş olanlar şu ya da bu nedenle 7 Haziran’da bu partiye oy vermeyeceklerini söylüyor. Oy vermeme nedeni olarak da öncelikle ekonomik nedenler ve işsizlik gösteriliyor. Herkesin AKP’ye oy vermemek için kendine göre ileri sürdüğü bir nedeni var.
Ayrıca seçim öncesi halkın belli bir kesiminde kendini hissettiren bir heyecansızlık var ama bu kesim CHP tarafı değil, AKP tarafı. Çünkü AKP tabanında, kadrosunda gelecek adına bir umutsuzluk yaşanıyor. Bundan sonra iktidarın bu şekilde gitmeyeceğini düşünüyorlar. Çünkü bu iktidarı hak etmedikleri bir şekilde aldılar. Hak etmeyene bir şeyi fazla miktarda verirseniz şımarır. Onlar da büyük bir şımarıklık içindeydiler. Şimdi bunun farkına vardılar. Çalışmadan iktidarı aldıkları, tabanda bir çalışma yapmadıkları için şimdi ne yapacaklarını, halkı nasıl ikna edeceklerini bilmiyorlar. Bunu yapamayacakları da ortada. Çünkü son zamana kadar seçimi hep Tayyip Erdoğan üzerinden götürüyorlardı. Şimdi Erdoğan yok ve aniden durakladılar.



“BİR CUMHURBAŞKANININ HER KESİMİ KUCAKLAMASI LAZIM”

AK Parti’nin geçmişteki seçim çalışmaları hep Recep Tayyip Erdoğan üzerinden gidiyordu. Alt kademelerde bir çalışma yapma gereği duymuyorlardı. Lider partisiydi. Lider ne derse o oluyor, o nederse, o hangi yolu gösterirse o yöne gidiliyordu. Ama şimdi Erdoğan cumhurbaşkanı ve AKP’de bir lider boşluğu doğdu. Bu yüzden bocalıyorlar. Erdoğan da başkanının olması gereken tarafsızlığını koruyamayarak alanlara indi, oy istiyor. Anayasayı değiştirmek, başkan olmak için “Bana 400 milletvekili verin” diyor. Bu ne demektir? TBMM’nin milletvekili sayısı 550’dir. Kendisi “400’ünü bana verin” diyor. 150’si bu milletin vekili değil mi? Bir cumhurbaşkanının halktan 550 milletvekili istemesi lazım. Herkesi, her kesimi kucaklaması lazım.



“VATANDAŞ ARTIK BU KEYFİLİĞİ KALDIRAMIYOR”

AKP her yerde her an suç işliyor. Tamamlanmamış inşaatlara, metro girişlerine, sağlık ocağı inşaatına pankart ve afişler asılıyor. Büyük bir duyarsızlık ve umursamazlık var. Yasal olarak suç işliyorlar, yasaları takmıyorlar. Tepeden tırnağa hepsinde, ‘biz istediğimizi yaparız’ havası var. Ama bu halktan öyle bir tokat yerler ki, şaşar kalırlar. Vatandaş artık bu keyfiliği kaldıramıyor. Halk kendini önemsemez davrananlara sandıkta dersini mutlaka verir. Bunu, Taksim’de AVM yapmak istediklerinde çok iyi gördüler ve derslerini aldılar.
Onlarca TV kanalı, gazete onlara çalışıyor. Yıllardan beri hep aynı yüzler aynı sözler. İnsanlar onları görmekten bıktı. Yüz eskimesine uğradılar.



“7 HAZİRAN AKP’NİN YIKILIŞI OLACAK”

AKP’nin erimesi çok kolay. Çünkü her yanları menfaat ağlarıyla örülmüş. Menfaat biter, ortaklık biter. AKP’de ideoloji yok. Birçok partiden kopan orada toplandı. Ama şimdi her kim AKP’den koparsa, eleştiri ve tenkide başlıyor. Birbirleri için neler söylüyorlar neler.. Ve bunu halkın önünde yapıyorlar. İnsanımız bunları çok iyi görüyor ve izliyor. Bu olayın en bariz örneğini Erdoğan Bayraktar verdi ve “Yanlış işler yaptık ama beraber yaptık” dedi. Bu menfaat ilişkilerini mümkün olduğunca kapatmaya, kendi içlerinde tolere etmeye çalışıyorlar ama, yapılanlara dayanamayan kopuyor ve içindekileri döküp, eleştiriye başlıyor.
Şu an büyük bir sessizlik var, tıpkı fırtına öncesi sessizlik gibi. Bu sessizliğin sonunda 7 Haziran’da sandıkta büyük bir gürültü kopacak, o da AKP’nin yıkılışı olacak.

“SÜRAHİDEKİ SU KİRLENDİ DEĞİŞTİRİLMESİ GEREKİR”

AKP iktidarı için şu örneği verebiliriz; bir sürahide su vardı ve bu su geçen 13 yıl içinde bulandı, kirlendi ve kullanılamaz hale geldi. O suyun artık değiştirilmesi gerek. Ve o sürahiye koyulacak yeni su da CHP olacak.
Onlar bu ülkede bir mirasyedi gibi yaşadılar.Babadan, dededen kalma malları hoyratça savuran, satan, harcayan evlat gibiler. Cumhuriyetin malını mülkünü satarak ayakta dururken, aynı zamanda cumhuriyeti kötülediler. Bu büyük bir vefasızlıktır. Ülkenin geçmiş değerlerine, kendi insanına karşı bir vefasızlıktır. Bu güne kadar kandırılan insanlar artık kanmayacaklar ve 7 Haziran’da büyük bir değişim olacak.



“(BİZ YAPIYORUZ ONLAR KONUŞUYOR) DİYORLAR ELBETTE YAPACAKLAR”

“Biz yapıyoruz onlar konuşuyor” diyorlar. Elbette ki yapacaklar. Çünkü icraatın başındalar. Yapacaklar.. Bizim görevimiz onlara yapamadıklarını söylemektir. Böyle saçma bir slogan olmaz.
Bu güne kadar dini değerler üzerinden siyaset yaptılar, sanki diğerleri dinsizmiş gibi. İnsanlar bunun da yanlış olduğunu anladılar.
Ayrıca HDP’nin oyunu artırması olayı da var. AKP geçmişte Doğu ve Güneydoğu’da yaşayan seçmenden yüksek oranda oy alıyordu. Şimdi bu oylar üç partiye kayıyor. CHP ve MHP’ye oy kayması olayı İçanadolu’daki seçmen için de geçerli.
Ülkemizde 13 yıldır hüküm süren AKP iktidarından canı yanmış geniş bir kesim var. Haksızlık, hukuksuzluk, adaletsizlikler diz boyu. Vatandaş tüm bunlardan bıkmış durumda.

“CHP MERKEZİ YETKİYİ BELEDİYELERE DEVREDECEK”

Kentsel dönüşüm sorunu yıllardır çözülemiyor. Halk bu konuda büyük bir tedirginlik yaşıyor. Bu sorun geniş bir çerçeveden bakılıp, halkın yararına olan uygulamalarla çözülecek. Ayrıca bununla ilgili olarak ÇED (Çevre Etki Değerlendirilmesi) raporlarının dışında sosyal araştırmalar da yapılacak.
Bunun için de merkezi yetkinin yerel yönetimlere devredilmesi gerek ve CHP iktidarında biz bunu yapacağız. Hangi partiden olursa olsun yetki belediyelerde olacak.
Bu olay Sarıyer’i çok yakından ilgilendiren konulardan biridir. Belediyemiz uzun süredir bu konuda çalışmalar yürütüyor. Ayazağa’nın her yanı gökdelenlerle doldu. Çok bina yapıldı ama bugüne kadar AKP iktidarı buranın imar planı olayını çözemedi. Ancak bu mahalle Sarıyer’e bağlandıktan sonra 1/1000’lik planları çıktı. Orada yaşayan halkta şimdi büyük bir heyecan oluştu.
CHP’nin burada ikinci kez iktidara gelmesi halkın bize güvendiğinin işaretidir. Yerelde bunu başaran bir partinin, genelde de başarılı olacağı inancı hakim. AKP çökerken hem CHP hem de diğer partiler yükseliyor. Biz CHP olarak iktidara son hızla yürüyoruz. 8 Haziran CHP’nin Türkiye’deki iktidar günü olacak.

(Tuncay DAĞLI-Kent Yaşam)
 

Editör: Haber Merkezi