Son yıllarda Türk dizileri, yalnızca Türkiye’de değil, Orta Asya, Orta Doğu, Avrupa ve Latin Amerika gibi farklı bölgelerde de büyük bir izleyici kitlesine ulaşmış durumda. Ancak, bu dizilerle beraber bazı sosyal ve psikolojik eleştiriler de gündeme geldi. Uzmanlar, Türk dizilerinin dramatik yapıları ve hikaye kurgularının, izleyicilerin gerçeklik algısını olumsuz yönde değiştirebileceğini vurguluyor.
Psikolog Raushan Birmagambetova'nın Türk dizileri hakkında yaptığı konuşma sosyal medyada viral oldu. “Türk dizilerinde bulunan aldatma, dedikodu, entrika ve saldırganlık gibi davranışlar bilinçaltını ele geçiriyor. Gerçek hayatımızda da bu davranışları uygulamaya başlıyoruz.” dedi.
Loading...
DİZİLERDEKİ GERÇEKLİKTEN UZAKLAŞAN İLİŞKİLER VE DAVRANIŞLAR
Türk dizilerinde sıkça işlenen aldatma, dedikodu, entrika ve şiddet gibi temalar, izleyicilerin gerçek hayattaki ilişkilerine de yansıyor. Psikologlar, dizilerin izleyicilerin duygusal beklentilerini şekillendirdiğini ve gerçek hayatta da benzer olumsuz ve olumlu davranışların sergilenme olasılığını artırabileceğini belirtiyor. Uzmanlar, “Dizilerdeki kurgusal dramatizmler, izleyicilerin gerçek ilişkilerinde aynı yoğunluğu ve duygusal derinliği beklemelerine yol açabiliyor. Bu durum, özellikle genç izleyicilerde hayal kırıklığına neden olabilir” şeklinde açıklamalarda bulunuyor.
Daha uzun süreli dizi izlemelerinin, izleyicinin ayrıca gerçek hayatındaki duygusal dengesini bozmaya yol açabileceği, ve "romantik gerçeklik" ile "duygusal beklentiler" arasındaki farkın yok olmaya başladığını söylüyor. Ayrıca, uzmanlar, dizilerdeki normal kabul edilen ilişkilerin, izleyicilerde gerçek hayatın “normal” halinin, dizilerde görülenler kadar mükemmel olması gerektiği şeklinde yanlış bir algı yaratabileceğini belirtiyor.
GERÇEKLİKTEN UZAKLAŞAN DUYGUSAL BAĞIMLILIK VE YOZLAŞMA RİSKİ
Türk dizilerinin yarattığı duygusal bağımlılık, bazı uzmanlar tarafından ciddi bir sorun olarak görülüyor. Psikologlar, özellikle genç izleyicilerin bu dizilere sürekli maruz kalmasının, duygusal bağımlılığı artırabileceğini ve kişilerin gerçek hayatlarındaki ilişkilerde de benzer olumsuz davranışların ortaya çıkmasına yol açabileceğini vurguluyor. Dizi karakterlerinin aşırı dramatik ve duygusal tepkileri, izleyicilerin gerçek dünyada da aynı şekilde tepki vermelerini sağlıyor.Uzmanlar, bunun bir süre sonra toplumda daha yaygın hale gelebileceğini belirtiyor.
"DİZİLER EĞLENCELİ BİR KAÇIŞ SUNABİLİR, ANCAK GERÇEKLİKTEN UZAK BİR YAŞAMI ANLATMAKTA "
Sosyal medyada ve çeşitli platformlarda yapılan yorumlar, dizilerin izleyiciler üzerinde nasıl bir etki yarattığı konusunda farklı görüşler ortaya koyuyor. Bir grup, dizileri “zararsız bir eğlence” olarak görürken, diğer bir kesim ise bu yapımların izleyicilerde duygusal bağımlılık ve olumsuz davranış kalıpları oluşturduğuna dikkat çekiyor.