Cübbeli Ahmet Hoca ismiyle bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın kendisi hakkında söylediklerine cevap vererek, Özdağ hakkında önemli iddialarda bulundu.

Cübbeli Ahmet Hoca'nın Özdağ'a söyledikleri şunlar;

Erdoğan: Şeriata düşmanlık dine düşmanlık demektir Erdoğan: Şeriata düşmanlık dine düşmanlık demektir

“Ey Ümit Özdağ! Benim babam 80 yılında Türkiye’nin demirinin %80’ini elinde bulunduracak derecede zengin idi. Ok Çivi markası hala birçoklarının hafızasında kazılıdır. 80 senesinde 15 yaşımdayken 80 model Mercedes’le özel şöförüm beni camilerde sohbete taşırdı. Ama 28 Şubat cuntasının marifetiyle babam iflas ettirildi. Ben de hapislere atıldım. Ama şu anda zenginlikten nasibim yoktur. Yıllardır telif ücretlerimle babamın borçlarını ödemek ve hacizlerini kaldırmakla uğraştım. 

Şu anda yüzden fazla matbu eserim bulunmaktadır. Dolayısıyla ben diğer bazı hocaların aksine bu işe zengin başladım nisbi olarak fakir bitirdim.

Benim şu anda zengin olduğuma dair elinde ne belge varsa çıkar görelim. İslamiyete göre herkes kendi mülkiyetinde olana göre zekat vermektedir. 

Şu anda benim ve çoluk çocuğumun oturduğumuz evlerden başka gelir getiren hiçbir mal varlığım yoktur. Bu evlerin hepsi de babamın zengin zamanında alınan evlerin satılması suretiyle alınmıştır ki hangi tarihte neyin satılıp neyin alındığı tapu kayıtlarında müsecceldir. Kendi üstümde de Esenyurt’taki yüz metre arsadan başka bir tapu yoktur. Orayı da haberimiz olmadan devlet trafo kurarak bedava kullanmaktadır. 

Geri kalan telif ücretleri ise bu pahalılıkta zaten başa baş denk gelmektedir. Dolayısıyla cennete ilk girenlerle birlikte girmeyi ümit ediyorum. 

Ama senin Mossad’la görüşen biri olman hasebiyle dünya derin devletiyle ilişkilerinden dolayı neler kazandığın kimsenin malumu değildir. Kur’an şerîatına inanmıyorsan zaten cennete girmen söz konusu da değildir. 

Ben faraza zengin olsam da yine cennete girme ümidim var. Seni de Kur’an şerîatına inanarak cennete girmeye davet ediyorum. Amelin olmasa da bu hususta sadece iman dahî gecikmeli de olsa cennete girmene yeter!”

Editör: Anıl Kılıçlı