İSTANBUL- İl Başkanlığına yeniden aday olması ile ilgili çarpıcı açıklamalar yapan Canpolat, “ Bugün bize güvenen milyonlarca insan var. Bu güven duygusu için geri adım atmayacağız. İstanbul'da 2 yıl önce başlattığımız iktidar yürüyüşünü taçlandırmak; İstanbul'da halkın iktidarını kurmak için bugün daha heyecanlı,daha kararlı, daha cesur ve daha güçlüyüz. Halkımızdan ve örgütümüzden aldığımız güçle CHP İstanbul İl Başkanlığı'na yeniden adayım İstanbul'a iktidarı Türkiye'ye demokrasiyi getireceğiz” dedi. ‘İSTANBUL’DA HAYIR’I ÇIKARDIK’ Gazetecilerin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayarak konuşmasına başlayan Canpolat, "Partimizin unuttuğu alanlar olan İstanbul'un arka yakasıyla bir bağ kurduk. Genelde partimizin bir önceki anlayışı sahillerdi ama sol-sosyal demokrat bir partinin unutmaması gereken kişiler sahipsizler ve umutsuzlardır. İl başkanı seçildiğim ikinci gün Sultanbeyli'deydim. Umutsuzların umudu olarak çıktığımız alanlara biz yeniden girdik. O insanlarla bir araya geldik ve referandumda STK'lar ve partilerle yeni bir bağ kurduk ve referandum seçimlerinde İstanbul'da 'Hayır'ı çıkardık" dedi. ‘İSTANBUL ÖNEMLİ BİR KENT’ Konuşmasında devam eden Canpolat, “İstanbul Avrupa'nın en büyük kenti. Türkiye nüfusunun yüzde 18,5'i İstanbul'da yaşıyor. İstanbul 15 milyondan fazla nüfusuyla aynı zamanda Türkiye'nin en fazla göç alan şehri. Yaklaşık 16 asır boyunca Roma'ya Bizans ve Osmanlı'ya başkentlik yapan İstanbul'un tarihi 300 bin yıl önceye uzanıyor. İstanbul bugün birçok alanda Türkiye'nin kaderini belirleyen bir öneme sahip. İstanbul'un her yıl devlet bütçesine katkısı yüzde 40. Türkiye genelinde yaratılan katma değerin yüzde 27'si İstanbul'a ait. Bütün bu rakamlar Türkiye'nin kalkınmasında İstanbul'un ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” diye konuştu. ‘EN FAZLA YOKSULLUĞUN YAŞANDIĞI KENT’ “İstanbul'un yeniden kurtuluşu için hazırladığımız program öncelikli 3 ana hedef etrafında toplanıyor” diyen Canpolat, “ Birincisi yoksullukla mücadele, ikincisi halkla birlikte yerinde kentsel dönüşüm, üçüncüsü depreme hazır olan bir İstanbul. Bugün İstanbul büyüdükçe yoksulluk artıyor, yaşam kalitesi azalıyor. İstanbul bugün toplumsal ayrışmanın sınıf çatışmasının en bariz görüldüğü bir şehir haline geldi. Komşusu açken tok yatmamak için zengin mahallelerinde yaşamayı seçenler ile bir kuru ekmeği bölüşenler İstanbul'da ki ekonomik büyümeden farklı şekilde etkilenmeye devam ediyor. İstanbul kazandığını halkıyla paylaşmıyor. Türkiye'nin katma değerinin yüzde 27'sini karşılayan İstanbul, aynı zamanda Türkiye'de en fazla yoksulluğun yaşandığı kent” dedi. ‘2,5 MİLYON YOKSUL’ “İstanbul'da yaklaşık 2,5 milyon kişi yoksul” sözlerini kullanan Canpolat, “ Türkiye'de her 4 işsizden biri İstanbul'da yaşıyor. Peki ya çalışanlar çok iyi durumda mı? Hayır. Bugün İstanbul'un arka yakasında taşeron olarak asgari ücret karşılığında çalışan işçi sınıfı hayatta kalma mücadelesi veriyor. İstanbul'un ön yakasında plazalarda, şirketlerde çalışan yükseköğrenim mezunu yurttaşlarımız da İstanbul'un arka yakasındakilerle aynı kaderi paylaşıyor. Yurttaşlarımız bugün hayatta kalabilmeyi şansına; bir iş sahibi olabilmesini tesadüfe, iktidarın sopasını yememiş olmasını ise henüz sıranın kendilerine gelmediğine yoruyor” şeklinde konuştu. ‘İKİ YAKAYI BİR ARAYA GETİRECEĞİZ’ Sözlerinin devamında, “İstanbul'un iki yakasını bir araya getireceğiz” diyen Canpolat, “Bu deyim halk arasında gündelik konuşmalarda 'bir kişinin maddi ya da manevi güçlükten, sıkıntıdan kurtulması' anlamında çok sık kullanılır. Bugün Türkiye'nin de İstanbul'un da iki yakasının bir araya getirilmeye ihtiyacı var. İstanbul'ubn yeniden yaşanılabilir bir kent olması, iki yakasının bir araya gelmesi için kentin çeperleri olan arka yakası ile kentin merkezi olan ön yakasının kentsel bütünleşme içerisinde harmanlanmasına ihtiyacımız var. CHP olarak Kadıköy ile Sultanbeyli; Beşiktaş ile Sultangazi gibi ilçeler arasındaki uçurumları ortadan kaldırmak; İstanbul'un iki yakasını bir araya getirmek en büyük vazifemizdir” dedi. ‘DEMOKRASİYİ GETİRECEĞİZ’ Canpolat sözlerinin sonunda, “Türkiye'nin iki yakasını bir araya getirecek çözüm ise Türkiye'nin doğusu ile batısının ortak siyaset alanında buluşmasıdır. 16 Nisan referandumunda demokrasiden, insan haklarından, eşitlikte, cumhuriyetten yana tavır alan toplumsal kesimlerin kucaklaşmasıdır. Biz güçlüyüz,kalabalığız ve haklıyız. Korkaklar; susarlar, boyun eğerler. Bugün bize güvenen milyonlarca insan var. Biz sadece bu insanların gururu için geri adım atmayacağız. İstanbul'da 2 yıl önce başlattığımız iktidar yürüyüşünü taçlandırmak; İstanbul'da halkın iktidarını kurmak için bugün daha heyecanlı, daha kararlı, daha cesur ve daha güçlüyüz. Halkımızdan ve örgütümüzden aldığımız güçle CHP İstanbul İl Başkanlığı'na yeniden adayım İstanbul'a iktidarı Türkiye'ye demokrasiyi getireceğiz” ifadelerini kullandı. Fidan UĞUR-Kent YAŞAM