Sınav Dershanesi'nden Ümit Yıldız, Final Dershanesi'nden İsmail Ceylan ve Fem Dershanesi'nden Erdal Eroğlu yaptıkları konuşmalarda, dershanelerin öğrencilere fırsat eşitliği sağladığını ifade ederek, "Kolejde okuyan bir öğrenci ile devlet okulundaki bir çocuk için günümüzdeki şartlar eşit değildir. Dersaneler, özel okullara gidemeyen çocuklara çok daha düşük maliyetlerle eğitim vererek fırsat eşitliğini yakalamalarını sağlamaktadır. Dersaneler kapatıldığı taktirde çocuğunu koleje gönderme imkanı bulamayan ailelerin öğrencileri mağdur edilecektir" dediler.
Yıldız: Dersaneler okula dönüştürülemez
Dershanelerin paralı olduğu gerekçesiyle kapatıldığı açıklamalarının, yaşamın diğer alanlarındaki uygulamalarla çelişki yarattığına dikkat çeken Ümit Yıldız, "Aynı mantıkla özel hastanelerin, kolejlerin de kapatılması gerekmiyor mu? Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın yaptığı açıklama, dersanelerin özel okullara döüştürülmesinin imkansız olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Diyelim ki mevcut dersanelerin yüzde 15’ini dönüştürdünüz, yüzde 85’i ne olacak. Özel okulların durumu ortada. Kontenjanların yüzde 40’ı boş. Devlet bunları desteklemiyor. Neden dershanelerdeki öğretmenler KPSS’yle değil de mülakatla alınıyor? Bu, yıllardır atama bekleyen öğretmen adaylarına haksızlık değil mi? Kapatılan dersanelerde görev yapan öğretmenler hangi kriterlere göre kamuya alınacak?”diye sordu.
'Dersaneler terörü önlüyor'
Dershanelerin bizatihi kendisinin terönle mücadele olduğunu söyleyen Yıldız, “Güneydoğu ve Doğu'da okuyamayan, işi olmayan genç ne yapacak. Dağın yolunu tutacak ve tutuyor. Bir gencin eğitim alıp üniversiteye girmesi kazançtır. Bu bölgelerinin kanaat önderleri bile dershanelerin dağa giden yolu kestiğini söylüyor” dedi.
'Yoksul vatandaşlar mağdur olacak'
Dershanelerin, yıllık ücretleri 6 ile 15 bin tl arasında değişen kolejlere çocuklarını gönderemeyenler için bir fırsat olduğunu belirten eğitmenler, "Dershaneler kapatılırsa veli çocuğunu nereye gönderecek. Özel dersin saati 100 lira. Burada yine olan yine yoksul vatandaşa olacak" dediler.
'Anayasal hak gaspı'
Dersane eğitmenleri, dershanelerin kapatılmasının başta ekonomiye büyük zarar vereceğini belirttikten sonrak, ruhsatlandırılmış bir dershanenin ruhsatını iptal edilmesinin Anayasal bir hakkın gaspedilmesiyle eş değer olduğunu ifade ederek bu durumun kabul edilemez olduğunun altını çizdiler.
11 yılda 6 sistem değişikliği
Dershanelerin sözcüsü sifatıyla açıklama yapan İsmail Ceylan, dershane kapıtılmasıyla ilgili spekülasyonlara cevap vererek, “Türkiye’deki eğitim sisteminin durumu herkesin malumu. Aileler çocuklarını neden dershaneye gönderiyor? Sistem 11 yılda 6 kez değiştirildi. Devletin okullarında okuyan çocuklar devletin sorduğu soruları cevaplamıyor. Bütün bunların sonucu olarak eksikleri tamamlamak için dershane denilen yapı ortaya çıkıyor. Okullardaki kaliteyi artırmak için dershaneleri kapatmaya gerek yoktur. Sınavla üniversiteye öğrenci aldığınız sürece dershane ihtiyacı devam edecektir. Sonuçta ortada bir yarış var ve bir soru çok şey demektir. Ticaret yapmak yasak mı? Hiçbir dershane zorla kayıt yaptırmamaktadır.
Geçen yıl 1 milyon 857 bin öğrenci sınava girdi. Bunların yüzde 31’i mezunlar. Liseden mezun olan çocuk sınava kendi başına mı hazırlanacak” şeklinde konuştu.