Kars’ın Sarıkamış ilçesine bağlı olan Karakurt köyünde yaşayanların derdi bitmek bilmiyor. Tüm dünya ve ülkemizde salgın bir hastalığa dönüşen korona virüs sebebi ile zorunlu olmadıkça dışarı çıkmayın ve evde kalın çağrıları yapılıyor. Hatta ülkeler ve şehirler arası ulaşım kapatılarak, otobüs ve metro seferleri ise seyrekleştiriliyor. Lakin tek bir yer hariç. Orası ne büyük bir şehir, ne bir ilçe ne de ekonominin kalbi. 1600 kişilik nüfusu ve 150 hanesi ile küçük şirin bir köy. Köylülerin bu zor şartlarda tek suçları ise Aras Nehri üzerine inşa edilen, gövde uzunluğu 142 metre yüksekliğinde, asfalt çekirdekli kaya dolgu baraj tipinde Türkiye’de inşa edilecek ilk baraj özelliğini taşıyan Karakurt Barajı’nın yapılması. KÖY SULAR ALTINDA KALACAK Iğdır ovasının sulanması ve Hidro Elektrik Santrali sayesinde yılda 345 GWh civarında elektrik üretilmesi için inşa edilen Karakurt Barajı’nın su tutmaya başlamasının ardından çevresinde ki bazı yollar su basacağı için trafiğe kapatıldı. Sıra ise Karakurt Köyü’ne geldi. Çünkü baraj çalışmaya başladıktan sonra köyün tamamiyle sular altında kalacağı ön görülüyor. KÜLTÜR VARLIKLARI YOK OLACAK Barajın ilk yapılmaya başlamasından beri seslerini duyurmaya çalışan Karakurt Köylüleri bu süre boyunca hep tepki göstermişler. Barajı yapan firmaya kamulaştırma bedeli ve ruhsatsız taş ocağı nedeni ile karşı çıkan köylüler ayrıca köyde tescilli kültür varlığı olarak kabul edilen 20 tarihi ev ve kilisenin yok olmaması açısından da mücadelesini sürdürmüş. Gün gelmiş eylem yapmışlar gün gelmiş Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne kadar gitmişler. Hatta köy merkezine ‘’Seçimlerde oy vermeye gitmeyeceğiz’’ pankartı bile asmışlar. Lakin yapılan her şeye rağmen seslerini duyan olmamış. ‘’EVİNİZİ TERK EDİN’’ Karakurt Barajı’nın su almaya başlaması ile köyün sular altında kalma riski iyice artınca Kaymakamlık ve Jandarma ekipleri köye gelerek, ‘’Ya siz boşaltırsınız ya da biz zorla sizi buradan çıkartırız’’ demiş. 65 yaş üstü ile 20 yaş altı insanların sokağa çıkma yasağı olduğu bu salgın hastalıkla mücadele günlerinde evlerini terk etmelerini isteyen köylüler ise ne yapacağını şaşırmış durumda. ‘’HAKKIMIZI VERMEDİLER’’ Köylüler ayrıca haklarını alamadıklarından bahsederek, ‘’ Burada bizlerin geçimini sağladı ağaçları ve bahçeleri var. Kendimize ait toprağımız ve evlerimiz var. Tüm hayatımız burası. Şimdi bize buradan gidin diyorlar. Hadi tamam gidelim ama bize verdikleri para ile gidebileceğimiz herhangi bir yer yok. Burada bırakacaklarımızın değerini yansıtmıyor. Bize yeni yerleşeceğimiz gösterdikleri alan ise elektrik ve suyu olmayan bir yer’’ diyorlar. CUMHURBAŞKANI'NA SESLENDİLER Son olarak Cumhurbaşkanı Erdoğana seslenen köylüler, “Cumhurbaşkanımız Kovid-19 salgını nedeniyle vatandaşımız evde kalsın diyor, şimdi köy olarak boşaltılmamız isteniyor. Buraya kamulaştırma ilk girdiği zaman hakim ve heyeti FETÖ’cü çıktı. Hakimi içeri attılar. Bu vatandaş beni tersliyordu, seni içeri atarım diyordu. Sonra gelen düzeltir dedik, düzeltilmedi. Cumhurbaşkanımız bu işe baksın. İnsanlar şehirlere göçmesin, köylü mağdur olmasın” dediler.