Mimarlar Odası Trakya Büyükkent Bölge Temsilciliği Başkanı Mürsel Selçuk ve Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu’nun konuşmacı olarak katıldığı panelde, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Yönetim Kurulu Sekreteri Ali Hacıalioğlu, Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Görevlisi İnşaat Mühendisi Doç. Dr. Ali Koçak, Şehir Planları Odası İst. Şb. Yk. Üyesi Nuray Çolak ve İmar Hukukçusu Avukat Can Atalay panelist olarak katıldı.
Bakırköy Belediyesi Encümen Başkanı Mimar İsmail Taş da toplantıyı bir müddet izleyenler arasındaydı.
KERİMOĞLU’NU DAVET ETTİK, YANIT VERMEDİ
Mürsel Selçuk, Başkanı Bület Kerimoğlu’nu konuşmacılar arasına davet ettiklerini; ancak olumlu ya da olumsuz bir cevap alamadıklarını ifade etti. Bakırköy halkının yüzde 70’i nin yaşadığı 7 mahallede yapılacak dönüşüme dair kanun kapsamında çalışmalara başlandığını belirten Selçuk, sadece görsel ve yazılı açıklamalardan bilgi aldıklarını ifade etti. Selçuk, “Bakırköy halkında travma haline gelen kentsel dönüşümün, insan odaklı ve demokratik özellikleriyle gelişmiş ülkelerde uygulanan şehircilik ilkelerine ve bilime uygun, şeffaf bir biçimde halkla birlikte ele alınmalıdır” dedi.
Hacıalioğlu da “Daveti sözlü değil, yazılı olarak yaptık. Sekreteri arayıp konuşmacı olarak mı, yoksa konuk olarak mı istiyorsunuz dedi. Tabii ki konuşmacı olarak davet ettiğimiz talebini dile getirdik. Bize dönüş yapılmadı” dedi. Hacıalioğlu, “Bakırköy Belediye Başkanı bu toplantılara gelmek istemeyebilir, kendisi hekimdir. Teknik konularda cevap vermekten itina etmiş olabilir. Bakırköy Belediyesi’nin işi bu olan teknik başkan yardımcısı var. İmar müdürü var, imar komisyonunda olan meclis üyeleri var. Kendi iradesinde olan kent konseyinde açıklama yapma cesareti olan bir politikacının, Bakırköylüyü doğrudan ilgilendiren bu konuda açıklama yapmasını beklerdik” diye konuştu.
MİMARLAR ODASI VE BELEDİYE KÜS MÜ?
“Mimarlar Odası ile Bakırköy Belediyesi küs mü” diye soran bir vatandaşa Hacıalioğlu, “Kurumlar arasında küslük yoktur. Mesleki alandaki doğruları, meslek odası olmamızdan dolayı, kamuya ve ilgililerine bilgi vermek ve halka anlatmak gibi anayasal sorumluluğumuz var. Biz mesleki doğruları ifade ederiz” şeklinde cevap verdi.
AMACIMIZ PROTESTO DEĞİL, YANLIŞA DUR DEMEK
Daha sonra kürsüye gelen Eyüp Muhcu, “Kenti yöneten kişileri protesto etmek için burada değiliz. Yanlışların durdurulması için ve doğru şeylerin yapılması için bir aradayız” dedi. Muhcu, yerel yöneticileri ve merkezi yönetimi Bakırköy’le ilgili alınacak kararlarda duyarlı olmaya davet etti.
KENTSEL DÖNÜŞÜMDE BÜYÜKŞEHİR YETKİLİ DEĞİL
6336 sayılı dönüşüm yasasıyla belediyelerdeki yetkinin bakanlığa verildiğini söyleyen Nuray Çolak, “Büyükşehir yetkili değil. Merkezi idare uygun bulursa, yetkiyi ilçe ya da büyükşehir belediyesine verebilir. Planları onaylama ve ruhsat yetkisini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı veriyor” dedi.
YEŞİKÖY, YEŞİLYURT, FLORYA NİÇİN DÖNÜŞÜM DIŞINDA?
Doç. Dr. Ali Koçak, 1999 depreminde Yeşiköy, Yeşilyurt, Florya’da hasarın az olmadığını, Yeşilköy’ün ise daha fazla hasar gördüğünü belirterek, “Neden Yeşilköy değil? Bu deprem odaklı bir dönüşümüdür?” diye sordu.
“Bir inşaat mühendisi olarak kentsel dönüşümden anladığım, iyi bir çevre, sağlıklı yaşanabilir sosyal donatı alanları olan nitelikli bir bölgedir. Biz inşaat mühendisi olarak bunu algılıyoruz” diyerek konuşmasını sürdüren Koçak “Dönüşümden anlaşılan binanın yıkılıp yeniden yapılması olmamalı” dedi.
“BAKIRKÖY FİKİRTEPE OLMASIN”
İmar Hukukçusu Avukat Can Atalay da, Bakırköylerin ağır bir durumla karşı karşıya olduğunu belirterek, “Sulukule, Fikirtepe, Suriçi örnekleri merkezi yönetim ve yerel yönetimin ittifakıyla oldu” dedi. Atalay, “Rızanız olmadan kimsenin binanızdan örnek almasına izin vermeyin” diye konuştu. “Bakırköy, apartmanca, mahallece birlikte hareket edemezse tıpkı Fikirtepe’de ki gibi çantacı muteahitlerin cirit attığı bir alan haline gelir” diyen Atalay, “Bakırköy bu rantların çok yüksek olduğu bir yer. Yeni torba kanunu yürürlüğe girerse durum daha da ağırlaşır. ‘Umut yok mudur’ derseniz, İstanbul’da Fener Balat ve Tozkoparan’da birlikte hareket eden vatandaşlar kazandı” şeklinde konuştu.
BAKIRKÖY BELEDİYESİ’NİN AÇIKLAMALARINA CEVAP
Bakırköy Belediyesi’nin yazılı ve görsel yayınlardaki kentsel dönüşüm açıklamalarına da cevap veren Hacıalioğlu, “7 mahallede toplam 358 hektarlık alanda nüfus oranının yüzde 32 arttırılarak yeni bir imar artışı ile finanse edilerek yeni bir Bakırköy kurgusu yapılıyor. 1100 olan imar adalarının 130 imar adasına düşürüleceği ön görülüyor. Zuhuratbaba’da fiziken söylenenlerin yapılması mümkün değildir. Bu önerilerle bahsi geçen alanda 8 bin bina olduğu söyleniyor. Yüzde 78’i çürüktür söyleminin dayanağı olan raporlarda 11 bin bina var. 329 bina yüksek riskli olarak rapor edilmiş. Bu 15 yılda yerel yönetimimiz bu binalarla ilgili ne yaptı, boşalttı mı, boşalttıysa bu mağdurlar için ne yaptı?” diye sordu.
KAMULAŞTIRMAYA BELEDİYENİN 100 YILLIK BÜTÇESİ YETMEZ
Hacıalioğlu, “Ya gerçekten yeşil alan nedir bilmiyorlar, ya da bizi gerçekten kandırıyorlar. Oturacağımız evler için inşaata yer kalmadı. Bunu kamulaştırmak mümkün değil. Kamulaştırmaya Bakırköy Belediyesi’nin 100 yıllık bütçesi yetmez” dedi ve şöyle devam etti:
“Bakırköy nüfusu yaşlı ve komşuluk ilişkisi var. Her mahallede emeklilerin vaktini geçirdiği kahvehaneler var. Evlerin arkasında bahçeler var. Böyle bir dönüşümden sonra mahalle kültürü bütünü ile ortadan kalkacak. Site aidatlarını hesaplayın. Yasada olmayan hiçbir taahhüdü, açıkçası yasal dayanağı olmadan kabul etmek zorunda değilsiniz.
Toplumun asıl barınması gereken yüzde 50’si hiç düşünülmüyor. Esnaf düzeyinde hiç düşünülmüyor. Yapılacak olan Kentsel Dönüşüm demek, Bakırköy alt yapısının yani elektrik, su ve kanalizasyonun yenilenmesi demek. 7 mahallenin tamamı inşaat olacağı için, yüzey suları ve yağmur sularının tahliyesi için ek bir maliyet gerek. Bu da yapılacak inşaat maliyetine eklenecek ve sizden istenecek bunu bilin.”
