18 Mart’ta üniversite diplomasının iptal edilmesinin ardından 23 Mart’ta tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu, Silivri’deki Marmara Cezaevi’nden dikkat çeken bir deklarasyon yayınladı. İmamoğlu, 12 metrekarelik hücresinden avukatları aracılığıyla ilettiği mesajında, kendisine ve çalışma arkadaşlarına yöneltilen iddianameyi “boş ve çürük” olarak nitelendirdi; Türkiye’de demokrasi, hukuk ve barışın ağır yara aldığını vurguladı.
“TUĞLA GİBİ DEDİKLERİ İDDİANAME SUNTA GİBİ BİLE DEĞİL”
İmamoğlu, hakkındaki suçlamalara temel oluşturan iddianamenin siyasi amaçlı olduğunu belirterek şöyle dedi:
“‘Tuğla gibi’ dedikleri iddianamenin ‘sunta gibi’ bile olamaması bir yana, çırpındıkça batan iktidar partisinin siyaseti büyük bir savrulma yaşıyor. Verilen sözler tutulmuyor, sahte hayallerle milletimiz kandırılmak isteniyor.”
Cezaevlerinde haksız tutuklamalar nedeniyle yıllardır artan bir doluluk olduğunu belirten İmamoğlu, iktidarın demokrasiyi “koltuk siyasetine malzeme yaptığını” savundu.
“65 YILDA DARBE ZİHNİYETİ HİÇ DEĞİŞMEDİ”
Açıklamasında merhum Başbakan Adnan Menderes’in Yassıada yargılamalarına atıf yapan İmamoğlu, kendisinin de benzer bir “siyasi irade” tarafından susturulmaya çalışıldığını ifade etti:
“Darbe mahkemesi başkanının ‘Sizi buraya tıkan güç böyle istiyor’ sözünden bu yana 65 yıl geçti. Değişen hiçbir şey olmadı. Cumhurbaşkanı adayı olmak suç, diplomalı olmak suç, kreş açmak ve yurt yapmak suç…”
İmamoğlu, savunma hakkının engellendiğini, görüntü veya ses paylaşmasının ve sosyal medya hesabı açmasının yasaklandığını söyledi.
“MİLLETİN YARISINDAN FAZLASINI KARŞISINA ALANLAR BARIŞ UMUTLARINI KATLEDİYOR”
Türkiye’de toplumu ayrıştıran politikaların ağır sonuçlar doğurduğunu belirten İmamoğlu, terörle mücadele konusunda da sert eleştiriler yöneltti:
“‘Terörsüz Türkiye milletimizin projesidir’ diyenler, bugün bu projeyi manipüle ediyor. Milletin yarısından fazlasını karşısına alarak yol yürüyebileceğini zannedenler barış umutlarını katlediyor.”
“DEMOKRASİ, ADALET VE BARIŞ HER GÜN DARBE YİYOR”
İmamoğlu, AİHM ve AYM kararlarına rağmen tutukluluğu süren isimleri hatırlatarak Türkiye’de hukukun işlemediğini savundu:
• Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ – AİHM kararına rağmen tahliye edilmiyor
• Can Atalay ve diğer tutuklular – AYM kararlarına rağmen serbest bırakılmıyor
• Selçuk Mızraklı – Şartlı tahliye koşullarına rağmen hâlâ içeride
“Demokrasi, adalet ve barış bir avuç muhterisin elinde can çekişiyor. Birliğimiz ve dirliğimiz ağır yaralar alıyor.”
“İNSAN MUTSUZKEN TÜRKİYE AYAĞA KALKAMAZ”
Milletin kutuplaştırıldığını belirten İmamoğlu, Mehmet Akif Ersoy’un “tefrika” uyarısını hatırlattı:
“İnsanımız mutsuz, umutsuz ve çaresizken Türkiye ayağa kalkamaz. Bölerek yürütülen siyaset kimseye kazandırmaz. Kaybeden herkes olur.”
Millet iradesinin eninde sonunda sandıkta tecelli edeceğini vurguladı.
“MÜCADELEMİZ GELECEK SEÇİMLERE DEĞİL, GELECEK NESİLLERE”
Demokrasi ve adaletin Türkiye’nin kalkınması için temel şart olduğunu söyleyen İmamoğlu, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:
“Türkiye’nin meselesi gelecek seçimler değil, gelecek nesillerdir. Demokrasi mücadelemizi vereceğiz, milletin iktidarını kuracağız. Devleti adalete, milleti umuda kavuşturacağız. Türkiye’yi Edirne’den Ardahan’a ayağa kaldıracağız. Zafer milletimizin olacak.”
İmamoğlu, mesajını “Sizleri hasretle selamlıyorum” ifadeleriyle sonlandırdı.





