CHP'nin 38. Olağan Kurultayı iptal davasının üçüncü duruşması bugün Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görüldü. Davanın 'Mağdur' sıfatıyla tarafı olan CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu mahkemeye katılmadı.

Hatay Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Lütfü Savaş ve bazı delegeler, CHP’nin son kurultaylarına ilişkin açtıkları davaları 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde birleştirdi. Davacılar, 38. Olağan Kurultay ve Özgür Özel’in yeniden seçildiği 21. Olağanüstü Kurultay’ın iptalini talep ediyor.

Dilekçede, 38. Kurultay’da delege iradesinin sakatlandığı öne sürülerek, bu kurultayın mutlak butlanla geçersiz sayılması, Özgür Özel ve yönetiminin görevden alınması ve yerine Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden göreve iade edilmesi isteniyor.

MUTLAK BUTLAN KARARI ÇIKARSA NE OLUR?

NTV’nin edindiği bilgilere göre, CHP Genel Merkezi, Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nden 30 Haziran’da bir karar çıkmasını beklemiyor. Ancak parti yönetimi, her ihtimale karşı hazırlıklarını sürdürüyor. Bu kapsamda Türkiye genelindeki 81 il başkanı Ankara’ya çağrıldı. İl başkanlarının duruşmaya katılıp katılmayacağı ise değerlendiriliyor.

YSK KARARI KESİNLEŞMİŞTİ

CHP’li hukukçular, Yüksek Seçim Kurulu’nun 4-5 Kasım 2023 tarihli kurultaya ilişkin kararının kesinleştiğini hatırlatıyor. Ancak olası olumsuz bir yargı kararı durumunda sadece mevcut yönetim değil, parti genelinde ciddi bir kriz yaşanabileceği, hatta bu kararın gelecekte diğer seçimlerin iptali için emsal teşkil edebileceği ifade ediliyor.

Akçansa’dan yeni ‘sürdürülebilirlik’ adımı
Akçansa’dan yeni ‘sürdürülebilirlik’ adımı
İçeriği Görüntüle

TEDBİR VE MUTLAK BUTLAN GELİRSE…

Parti kulislerinde konuşulan en kötü senaryo ise mahkemenin hem “mutlak butlan” hem de “ihtiyati tedbir” kararı vermesi. Bu tedbirin alınabilmesi için Kılıçdaroğlu cephesinin, yani davacı tarafın bunu açık şekilde talep etmesi gerekiyor. Eğer böyle bir karar çıkarsa, CHP mevcut yönetimi görevden alınacak ve parti geçici olarak eski yönetime devredilecek.

Ancak parti yöneticileri, o dönemde yeniden oluşacak Parti Meclisi’nde güçlü bir pozisyonda olacaklarına inanıyor. Aksi durumda, Parti Meclisi üyelerinin istifa ederek organı işlevsiz bırakması ve partiyi doğrudan Olağanüstü Kurultay’a götürecek bir süreci başlatma planı da masada.