İstanbul Yalı Mahallesi Süreyya Plajı Tren İstasyonu’nda geçen hafta yaşanan yumruklu saldırının yankıları sürüyor. Sosyal medyada büyük tepki çeken olayda 46 yaşındaki D.E., Marmaray’da iki erkek yolcunun saldırısına uğramış, 50 yaşındaki E.D. tarafından burnu kırılmıştı. Olayla ilgili gözaltına alınan E.D. tutuklanırken, diğer şüpheli 22 yaşındaki üniversite öğrencisi İbrahim Aktan serbest bırakıldı.

İzmir'de doktor çift, kahvaltı etkinliğinde can verdi
İzmir'de doktor çift, kahvaltı etkinliğinde can verdi
İçeriği Görüntüle

Sosyal medyada “mavi gömlekli çocuk” olarak yayılan ve kimliği hızla ifşa edilen İbrahim Aktan, yaşananlarla ilgili ilk kez konuştu. Kendisine yöneltilen tepkiler nedeniyle ailesiyle birlikte büyük bir travma yaşadığını belirten Aktan, “Ben vurmadım, sadece genç bir kadını sözlü olarak korumaya çalıştım. Sosyal medyada eksik bilgilerle yanlış bir algı oluştu. O günden beri evime gidemiyorum” dedi.

“KIZIN ÜZERİNE GİDİLİNCE DAYANAMADIM”

Olayın yaşandığı gün Marmaray’da okuldan eve döndüğünü anlatan Aktan, “Kapı önünde duran 17-18 yaşlarındaki genç bir kıza, çocuğuyla trene binmeye çalışan bir adam yüksek sesle bağırmaya başladı. Kız özür diledi ama adam hakaret etmeye devam etti. Kız titreyerek ağlamaya başladı. Etraftaki herkes rahatsız oldu. Ardından başka bir yolcu ‘Niye bu tonda konuşuyorsunuz?’ diye adama çıkıştı, tartışma başladı. O sırada ben de devreye girdim, sadece sözlü olarak müdahale ettim” ifadelerini kullandı.

“YUMRUK ATAN O DEĞİLDİ, AYIRMAYA ÇALIŞTI”

Aktan’ın anlatımına göre, tartışma tren kapıları açılana kadar sürdü. Kapılar açıldığında baba D.E., sözlü uyarıda bulunan kişiye yumruk attı ve burnunu kırdı. Aktan, “Ben araya girdim, ayırmaya çalıştım. Ama sonra yumruk yiyen kişi dönüp beni suçlamaya başladı. Sadece onu ittirdim, vurmadım. Görüntüler de bunu gösteriyor” dedi.

“SOSYAL MEDYADA LİNÇ BAŞLADI, ARTIK EVİME GİDEMİYORUM”

Olayın ardından sosyal medyada hızla yayılan görüntüler nedeniyle hedef haline gelen Aktan, “Kimlik bilgilerim ifşa edildi. ‘Seni öldüreceğiz’, ‘kafanı koparacağız’ gibi tehditler alıyorum. Annem, babam, kız kardeşim de tehdit edildi. O günden beri evimde kalamıyorum. Ailemin psikolojisi bozuldu” diye konuştu.

“ŞİKÂYETÇİ OLMADIM, AMA ASLINDA BEN ONDAN ŞİKÂYETÇİYDİM”

Olay sonrası karakola götürüldüğünü anlatan Aktan, “Ben asıl şikâyetçiydim ama polis ‘O şikâyetçi değil, sen de olma, olay büyümesin’ dedi. Ben de şikâyetçi olmadım. Eve döndüm ama sosyal medyada bir patlama yaşandı” dedi.

“KADINI KORUDUM, AMA HEDEF BEN OLDUM”

Aktan, olayın özünde şiddet gören bir genç kadını korumaya çalıştığını belirterek, “Şiddet sadece fiziksel değildir. Sözlü şiddet de bir şiddet türüdür. O kıza yapılan hakaretler ortadaydı. Müdahale etmeseydim kendimi affedemezdim. Ama sonunda hedef ben oldum” ifadelerini kullandı.
Soruşturma kapsamında tutuklanan E.D. hâlâ cezaevinde bulunurken, olayla ilgili soruşturma devam ediyor. Sosyal medyada ise görüntülerin eksik aktarılması ve linç kültürü tekrar tartışma konusu oldu.