30 Haziran'da CHP'nin 38. Olağan Kurultay davası görülecek. Partide 'kayyum' ve 'mutlak butlan' tartışmaları sürerken, Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu konudaki tutumu çok konuşuldu. Sözcü gazetesindeki "İmamoğlu’nun en duygusal anları" başlıklı yazısında Saygı Öztürk, Ekrem İmamoğlu ile Kemal Kılıçdaroğlu görüşmesinde konuşulanları aktardı. Engin Özkoç, Mansur Yavaş, Vahap Seçer ve Kılıçdaroğlu'nun diyaloğunu, Özgür Özel'in bu konuşmaya dair yorumunu dile getirdi. Kılıçdaroğlu'nun, Özgür Özel ile görüşme konusuna ve mitinglere dair verdiği yanıt, İmamoğlu'nun, Vahap Seçer'e "Beni beton duvarlar arasına gömmek istiyor" sözü dikkat çekti.

KILIÇDAROĞLU: "MİTİNGLERİ YANLIŞ BULUYORUM"

Kılıçdaroğlu'nun "Ekrem Başkan’la ilgili mitingler yapılmasını yanlış buluyorum. Bu mitinglere gerek yok. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde Aziz Kocaoğlu 400 yıl hapis istemiyle yargılandı. Gittik, bir kez miting yaptık. Kendisine de, ‘Bu seninle hukuk arasında bir meseledir’ dedim" ifadelerini kullandığı belirtiliyor.

"2-3 GÜN TEPKİ GÖSTERİRLER... HEPSİ YOLUNA GİRER"

Kılıçdaroğlu kurultayda genel başkanlığa aday olmayacağını söylediği de ifade edilirken, "Örgütün tepkisi ne olacak? 2-3 gün tepki gösterir. Neymiş, beni genel merkeze sokmayacaklarmış. Evet sokmasınlar. Genel başkan neredeyse genel merkez orasıdır. Bunların hepsi yoluna girer. Telaşa gerek yok. Bu karara karşı çıkılırsa hem kararlarını nasıl alacaklar? Maaşları nasıl ödeyecekler? Milletvekillerini nasıl seçecekler? Bu karara karşı çıkarlarsa belediye başkanını nasıl seçecekler?" dediği aktarılıyor.

YSK AK Parti Üyesi Özel; Mutlak butlan görülmüş şey değil
YSK AK Parti Üyesi Özel; Mutlak butlan görülmüş şey değil
İçeriği Görüntüle

ÖZGÜR ÖZEL: "NE BUTLAN OLACAK NE KAYYUM"

CHP lideri Özgür Özel ise, Nefes gazetesinden Deniz Zeyrek'in röportajına göre, 30 Haziran’da mahkemeden butlan kararı çıkacağına dair yorumlara yönelik şu ifadeleri kullandı:

“Ne butlan olacak ne kayyum olacak! Olsa dahi partiyi seçilmeyen kimseye teslim etmeyeceğiz. Ancak bu yapılanlar yüzünden olan partiye olacak. Partisini seven kim varsa bu akıl tutulmasından uzak dursun.

Aşırı saldırganlığı da aşırı alınganlığı da reddediyoruz. Bunu yapmaya kimsenin hakkı yok. Hapisteki arkadaşlarımıza acımıyorlarsa, bu ülkenin geleceğine, gençlerine, yoksullarına acısınlar...”

MANSUR YAVAŞ: SİYASET YAPMAM

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ise şunları söyledi;
“Sayın Genel Başkan, öyle şey olur mu? Bu sizin dediğiniz şekilde olursa, bu sefer parti bölünür, parçalanır. Toplumda birbirini destekleyen, bizi destekleyen kesim de ayrışıyor. O zaman benim siyaset yapma gerekçem kalmaz. O zaman ben siyaset yapmam.”

İMAMOĞLU NELER SÖYLEDİ?

Vahap Seçer ve Engin Özkoç, Silivri Marmara Cezaevine gitti. Karşılarında Ekrem İmamoğlu vardı. Onu çok bitkin, yorgun gördüler. İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ile cezaevinde yaptığı görüşmeyi şöyle anlattı:

“Arkadaşlar, Kemal Bey’i buraya davet ettim, hakkını yiyemem eksik olmasın davetime icabet etti geldi. Kendisine dedim ki ‘Sayın Genel Başkanım beni kurultayda divan başkanı yapan sizsiniz, divan başkanı bendim. Genel Başkan sizsiniz. Bu kurultayda ne gördünüz, ne vardı bana söyleyin?’” dedi.
İmamoğlu, bu sözleri üzerine Kılıçdaroğlu’nun, “Yok, yok bir şey. Kurultay normal bir kurultay oldu” dediğini öne sürdü ve açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Sayın Genel Başkanım her kurultayda olan şeyin dışında bu kurultayda gördüğünüz bir şey varsa bunu oturalım konuşalım. Ama bir kurultay meselesi yüzünden partiyi ve içeride bulunan, bakın ben sizin belediye başkanınızım, beni arkadaşlarımızı burada beton duvarların arasında sıkıştırmayın. Neyse konuşalım. Benim sözlerim üzerine Kılıçdaroğlu ‘Herhangi bir şey yok. Bir mutlak butlan kararı için mahkemeye başvuru var. Bu davada da ben taraf olmadım. Davayı açanlar açtılar. Önüme bir şey gelirse ondan sonra bakacağım, konuşacağım’ dedi. Ben de kendisine dedim ki ‘Efendim mahkeme kararı açıklandıktan sonra bu Tayyip Erdoğan’ın bizi, partiyi yola sokması olur. Biz bunu reddedelim. Tayyip Erdoğan bir şey istiyorsa bu bizim, partinin hayrına değildir. Siz ve Özgür Bey bir araya gelseniz bir otursanız bir konuşsanız’ deyince cevabı, ‘Hay hay, olur’ dedi.