Kazımkarabekir Paşa Mahallesi ile Rumelihisarı Mahalleleleriyle ilgili ıslah imar planlarının görüşülecek gündem maddeleri arasında olması nedeniyle çok sayıda mahalle sakininin de katıldığı meclis oturumu, Sarıyer Belediyesi’nin karla mücadele konusunda yaptığı çalışmayı anlatan video sunumu ile başladı.
GÜNDEMDE İKİ MAHALLE İLE İLGİLİ İMAR ISLAHI VARDI
Geçtiğimiz hafta yoğun şekilde yağan karın, Sarıyer’de yaşamı felç etmesi nedeniyle önlem alma ve müdahale konusunda eleştirilere uğrayan Sarıyer Belediyesi’nin aynı zamanda eleştirilere cevabı şeklinde algılanan sunumun uzun sürmesi AK Parti grubunun tepkisine neden oldu. Yarım saat kadar süren sunumdan sonra gündem dışı söz alan AK Parti Belediye Meclis Üyesi Salim Kain, karla mücadele konusunda Sarıyer Belediyesi’nin yetersiz kaldığını ileri sürüp, bu konuda eleştiride bulunurken, bir de soru önergesi verdi.
Salim Kain’in ardından AK Parti’li Abdullah Akşahin söz aldı ve kürsüye çıkarak, Sarıyer Belediyesi yönetimi aleyhinde konuşmaya başladı. Şahin bu sırada kendisine iletilen bir maili okudu ve Sarıyer Belediyesi’ne ait şirketler aracılığıyla bazı kişilere yüksek miktarlarda para aktarıldığını iddia etti. Akşahin, belediyede yaşandığını ileri sürdüğü bazı olayları da üçüncü kişilerin ağzından aktarıp, Belediye Başkanı Şükrü Genç hakkında olumsuz iddialarda bulundu.
AK PARTİ’Lİ MECLİS ÜYESİNİN SUÇLAMALARI CHP GRUBUNUN TEPKİSİNİ ÇEKTİ
Akşahin’in yönelttiği eleştiri ve suçlamalara başta Belediye Başkanı Şükrü Genç olmak üzere CHP meclis grubu topyekün tepki gösterince karşılıklı olarak sözlü atışma yaşandı. Başkan Genç ile AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Çelik oturdukları yerden söz düellosunda bulunurken, Nurettin Çelik, gruptaki arkadaşlarından tepki olarak ayağa kalkmalarını istedi. Ancak bu sırada CHP Grup Başkanvekili Gökan Zeybek ile AK Parti’li Abdullah Akşahin arasındaki tartışma sertleşti. Bunun üzerine salon aniden karıştı ve kimin kime bağırdığı, kimin kimi itip kaktığı belli olmayan bir ortam oluştu.
BELEDİYE BAŞKANI GENÇ İLE AK PARTİ İLÇE BAŞKANI SALON DIŞINA ÇIKTI
Aynı anda salonda bulunan izleyiciler de kavgaya müdahale edince ortam anababa gününe döndü. Bu barada bazı kişilerin birbirine yumruk attığı görüldü. Belediye zabıtaları tarafları güçlükle ayırırken, toplantıyı izlemek için salonda bulunan AK Parti Sarıyer İlçe Başkanı Salih Bayraktar beraberindeki arkadaşlarıyla birlikte dışarıya çıktı. Bu sırada Belediye Başkanı Şükrü Genç de güvenlik amacıyla salon dışına alındı.
Salondaki kargaşa sırasında CHP Grup Başkanvekili Gökan Zeybek ile AK Parti Meclis Üyesi Hicran Hamza Çelikyay da ikili tartışmaya girdi ve birbirlerine yüksek sesle suçlamalarda bulundular. Bu arada AK Parti’li Meclis Üyesi Mehmet Yaman öfke seline kapılıp, koltukların önünde bulunan sehpaların üzerinde ne varsa yere attı. Bardaklar kırılırken, gazete ve dergiler yere saçıldı.
TOPLANTIYA 15 DAKİKA ARA VERİLDİ
MHP İlçe Başkanı Ünsal Bayraktar’ın da aralarında oturduğu CHP İlçe yöneticileri de salon dışına çıkarken, Meclis Başkanvekili Hüseyin Coşkun toplantıya 15 dakika ara verdi. Bu sırada arkadaşlarının salonu terketme ısrarına karşın AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Çelik toplantıya katılmaya devam edeceğini ve konuşmak istediği konular olduğunu söyledi. Ancak İlçe Başkanı Salih Bayraktar’ın grubun toplantıyı terkedip, İlçe Başkanlığına gelmesi konusundaki talimatıyla, AK Parti grubu meclisi terketti.
GÖKAN ZEYBEK: CHP OLARAK, BELEDİYE BAŞKANIMIZIN TEHDİT EDİLMESİNE FIRSAT VERMEYİZ
Yaşar Kemal Kültür Merkezi’ndeki toplantı salonu yaşanan kargaşa nedeniyle dağılınca belediye görevlileri kısa süren bir temizlik ve düzenleme yaptı. Ardından Belediye Meclisi’nin toplantısına devam edildi. Gündemdeki maddeler AK Parti grubu olmadan oybirliğiyle kabul edildi.
Bu sırada konuşma yapan CHP Grup Başkanvekili Gökan Zeybek, meclis üyeleri arasında zaman zaman bu şekilde istenmeyen tartışmalar yaşandığını ancak izleyici bölümündeki kişilerin kesinlikle müdahale etmemesi gerektiğini söyledi. Zeybek şöyle devam etti:
“Siyasetçinin temel görevi nerede bulunursa bulunsun, toplumun sorunlarına ve beklentilerine göre hareket etmektir. Her belediye meclis üyesinin görevi halkın sorunlarına eğilmektir. Görüşleri mecliste aktarmak gerekir. İstanbul’un bütün belediye meclislerinde, Sarıyer Belediye Meclisi gibi bütün vatandaşların katılım gösterdiği bir belediye meclisi yoktur. O nedenle Sarıyer Belediye Meclisi sadece seçilen üyelerle değil, dernekler, muhtarlar, STK’lar ve elbette halkın katılımıyla yapılır. Bugün burada da sizin beklentilerinize uygun konuşma yapmak yerine dedikodular üzerinden uydurma mektuplarla gündemi değiştirme girişiminin siyasete hiçbir katkısının olmayacağını düşünüyorum.
Biz 62 milyon bütçeyle aldığımız belediyeyi 315 milyon bütçeli bir belediye haline getirdik. Sarıyer Belediyesi 315 milyon gelir, 310 milyon gider, 5 milyon da gelir fazlası vermiş, geçmiş dönemin borçlarını da kapatmıştır. Derme çatma nikah salonundan, kendi öz kaynaklarıyla bu merkezi tamamladı. Bazı insanlarımız belediyemizin ulaştığı bu seviyeden mutluluk duyarken, bunu istemeyenler de var. Hayatın bir gerçeği bu. Başka ilçelerde oturup, Sarıyer Belediye Meclis üyesi olacaksın, bir de kalkıp Sarıyer’in seçilmiş en başarılı belediye başkanını tehdit edeceksin. Biz CHP olarak buna fırsat vermeyiz. Her söylenen söze verilecek cevap var. 2 bin insanın çalıştığı bir belediyede eğer belediye başkanı usulüne uygun olmayan işi tespit ettiğinde ilgili belediyeleri harekete geçirmiş ve teminat mektubunda işlem hatasını bulduğunda, ilgili firma da bu teminatın tamamını nakit olarak belediye bütçesine kaydetmişse, o 8 milyon teminat mektubu, belediyenin kasasına girmişse, biz CHP grubu olarak başkanımıza teşekkür ederiz. Az önce yaşananlardan dolayı da size üzüntülerimi belirtiyorum. Sarıyer Belediyesi’nin Sarıyer için çalışmalarına hep beraber devam edeceğimizi belirtiyorum.”
BAŞKAN GENÇ : YOLUMUZDAN DÖNMEYECEĞİZ
Başkan Şükrü Genç de yaptığı konuşmada Sarıyer’in en önemli sorununun mülkiyet konusu olduğunu ve bu konuda başlattıkları imar ıslahı çalışmalarının başarılı olmasının engellenmeye çalışıldığını belirtti ve, “Ne olursa olsun biz yolumuzdan dönmeyeceğiz. Bu konuda kanunların verdiği hakkımızı kullanıyoruz” dedi. Genç konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
“Biz gerçekten çok ciddi çalışıyoruz. Geceli gündüzlü bir mücadelenin içindeyiz. Sizlere verdiğimiz sözleri teker teker yerine getirmeye çalışıyoruz. Hem belediyenin içinde hem de dışarıda, gecekondularda… Başından beri en büyük güvencem halkımdır. Hiçbir zaman inancımı kaybetmedim. Hiçbir zaman yaradan yolumuzu açar mı açmaz mı tereddüdü yaşamadım. Rahmetli dedem derdi ki; “Sen iyi ol yürü elinden tutan seni bırakmaz ve o yolda yürü.” Bugüne kadar da böyle geldik. Çok güzel işler yaptık. Yıllardan beri devam eden temel sorun tapu idi. Size bu sorunları çözme sözünü 2009 yılında verdim. Biz bu işleri yaparken kendine menfaat sağlamak isteyenler ve ortamı bulmuşken farklı işler yapmak isteyenler de oluyor. Bunları yakaladığımızda gerekeni yapıyoruz. Babamın oğlu da olsa affetmeyiz. İstanbul’da bizim dışımızda olan bütün belediye ve kurumlar bilir ve söyler; Şükrü Genç hiçbir zaman herhangi birinin kişisel çıkarına hizmet etmez. Kişisel dosya için buraya gelmez. Toplum için gelir. Bu işleri toplumla aşıyorum, destekle aşıyorum. Ben kimseyi ayırmam. Toplumun birlik ve beraberliği en çok önemsediğimiz şey. Yasalara uyarak hizmet vermeye devam edeceğiz. Bu çözümlerden birileri, rahatsız oluyorsa, ki olurlar. Çünkü bu bölge rant bölgesi. İnsanoğlu tepelerde yaşamayı sever. Elinde gücü varsa yaşamak ister. Yasalar ise bu hakkı burada yaşayanlara vermiştir, elinde çantayla gelenlere vermemiştir. Eğer hak hukuk diyorsan bunu yapmak zorundasın. Biz bu işi, yasa maddelerine dayandırarak götürüyoruz. Bu işi en iyi yapan hukukçuları okutan üniversitelerden görüşler aldık. Geri dönmeyeceğiz. Bu işin bedeli ne olursa olsun. Ama bu kalabalığın olduğu yerde TBMM’de olduğu gibi ortalığı germeye, karıştırmaya hiç gerek yok. Burada sizler varsınız, halk var. Biri kalkıp da “burada yanlış yapılıyor” diyemez. Diyemedikleri için de bu tantanalar çıkarılıyor. İşin özü bu. Buralar bizlere babalarımız tarafından emanet verildi. Biz de çocuklarımıza devredeceğiz. Biz hiçbir zaman devletimize karşı çıkmadık, gerektiğinde ölürüz. Yasaların bize verdiği haklarla, başına helal gelmeden çocuklarımıza devredeceğiz.
Tuncay Dağlı-Kent Yaşam
Editör: Haber Merkezi
