AK Parti Esenyurt İlçe Teşkilatı tarafından bu sabah düzenlenen Sivil Toplum Kuruluşları (STK) buluşmasında dikkat çeken açıklamalar yapıldı. Programa AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, milletvekilleri Halis Dalkılıç, Seda Gören Bölük, Şamil Ayrım ve Mustafa Hamarat gibi isimlerin yanı sıra çok sayıda teşkilat üyesi ve STK temsilcisi katıldı.
Toplantıda söz alan AK Parti İstanbul Milletvekili ve MKYK Üyesi Seyithan İzsiz, konuşmasının büyük bölümünü Esenyurt’a kayyum olarak atanan Can Aksoy’a yönelik eleştirilerine ayırdı. İlçede kendisine ulaşan problemlerin “artık ciddi bir hal aldığını” vurgulayan İzsiz, parti içindeki yönetim anlayışına dair dikkat çeken mesajlar verdi.
“EKMEĞİNİ KAZANMAYA ÇALIŞAN ADAMA TEBLİGAT GÖNDEREMEZSİNİZ”
Evren Sanayi Sitesi, 1990’lı yıllarda faaliyete geçmiş bir sanayi sitesidir. O dönemden bugüne kadar beş belediye başkanı görev yapmış. Elli metrekarelik dükkanı olan bir esnaf, dükkanının önündeki on beş–yirmi metrekarelik alanda çalışanlarıyla birlikte ekmeğini kazanmaya çalışıyorsa; kış şartlarında çoluğuna, çocuğuna ekmek götürüyorsa ve bu durum önceki tüm belediye başkanları döneminde idare edilmişse, siz bugün bu insanlara tebligat gönderemezsiniz.
Değerli dostlar, Recep Tayyip Erdoğan günde dört–beş saatlik uykuyla kendisini memleketine, vatanına vakfetmiş bir liderdir. Bizler de tüm unsurlarımızla kendisine yardımcı olmak durumundayız; çünkü o bizim liderimiz. Onun bu denli kendini memleketine adadığı bir dönemde, bizim durmadan, yorulmadan çalışmamız gerekir.
“ZABITA BEYEFENDİ KİMSEYİ MUHATAP ALMIYOR”
Esenyurt insanı, kendisine dokunanı, hizmet edeni benimser. Bu yüzden tüm dostlarımızdan ricam şudur: Gerek bürokrasiye, gerekse bugün siyasi anlamda bakanları temsil eden dostlarımıza karşı Esenyurt’a hizmetkâr olacağız, mütevazı olacağız, insanımıza dokunacağız. Tepeden bir buyruğu asla kabul etmeyeceğimi bilin.
Bir zabıta müdürü gelmiş Esenyurt’a. Arnavutköy’den zabıta komiseri olarak getiriliyor, sonra zabıta müdürü oluyor. Beyefendi kimseyle görüşmüyor, kimseyi muhatap almıyor, diyalog kurmuyor. Bu beyefendi benim davama gölge düşürüyor; ben bunu kabul etmiyorum.
Sayın Cumhurbaşkanımızın hizmetkâr bir kardeşi olarak, gece gündüz Esenyurt sokaklarında, Esenyurt halkının rızasını kazanmak, onların hizmetinde olmak için çalışan biri olarak söylüyorum: Bizim tüm unsurlarımızla insanımıza hizmetkâr olmamız lazım.
Bakın, ben bir milletvekiliyim; Rabbim öyle ikram etti. Bugün ceketimin düğmesi hiç çözülmüyor, çözülmeyecek. Anadolu’da çok güzel bir söz vardır: “El öpmekle dudak aşınmaz.” Biz el öpeceğiz, hürmet edeceğiz ve insanımızın gönlüne nüfuz edeceğiz.
Rahmetli Kadir Topbaş’ın çok güzel bir sözü vardı. Derdi ki: “Ne hizmet üretirseniz üretin, insanların gönlüne nüfuz etmediğiniz müddetçe o hizmetin çok bir anlamı yoktur.”
Siz insanımızı her ne olursa olsun adam yerine koymak zorundasınız; çünkü bizim insanımız adam yerine konulmamayı asla kabul etmez.
“BENİM SAHADAKİ ÇALIŞMALARIMI KİMSE GÖLGELEYEMEZ”
Bu nedenle istirhamım şudur: Ben kimseyi diyalogsuz eleştirmiyorum. Ama şunu söylüyorum; eğer ben bu bölgenin milletvekiliysem, otuz yıllık Esenyurtluysam, sokaktaki yedi yaşından yetmiş yaşına kadar her Esenyurtlu beni tanıyorsa, hepsinin hizmetkârıysam ve bu bölgede esnafsam — insanlar çat kapı bana gelip sıkıntılarını anlatıyorsa — o halde bazı uygulamaların benim sahadaki çalışmalarımı, hizmetlerimi gölgelememesi gerekir.
Dolayısıyla değerli dostlar, biz siyaseti her zaman nezaketle, zarafetle yapıyoruz. Siyasetin yolunu iyi biliriz. Ben yirmi üç yıllık teşkilatçıyım; kime, ne zaman, nerede, nasıl gidileceğini iyi bilirim. Benim siyasi anlamda ilk muhatabım il başkanımdır. Önce il başkanıma giderim. Varsa bir sorun, birlikte çözeriz. Ama çözemiyorsak, bir sonraki makamlara taşımak durumundayım. Çünkü bu benim vazifemdir.
Yarın Esenyurtluların ve bu bölge insanının vebalini taşıyamam. KENT YAŞAM HABER MERKEZİ




