Türkiye’nin çeşitli illerinden gelen basın mensuplarına düzenlenen seminer ile ilgili bilgiler veren SGDD Program Birimi Sorumlusu Sefa Karataş, “ Türkiye’de vatandaşların mülteci algısı üzerinde en büyük etkiyi yazılı ve görsel basın oluşturuyor. Bundan hareketle SGDD-ASAM’ın başlattığı proje, göç ve göçmen haklarına ilişkin yasal çerçeve hakkında organize edilecek seminerler yoluyla yerel ve ulusal basını bilgilendirmeyi amaçlamaktadır” dedi.

YOĞUN KATILIM

Yoğun katılımın gözlendiği seminere, “SGDD Genel Koordinatörü İbrahim Vurgun Kavlak, T.C. Başbakanlık Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü, Enformasyon Dairesi Başkanı Mahmut Şevket Bayram, SGDD Program Birimi Sorumlusu Safa Karataş, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği İletişim Asistanı Sevcan Hacılar, Uluslararası Göç Örgütü IOM İletişim Bölümü Asistanı Cem Mehmethanoğlu, UNİCEF İletişim Sorumlusu Beste Gülgün ve çok sayıda basın mensubu katıldı.

KURULUŞ AMACINI ANLATTI

Sığınmacılar Ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği’nin kuruluş amacı ile ilgili konuşan Safa Karataş “1995 yılında Ankara merkezli olarak çalışmaya başlayan Sığınmacılar Ve Göçmenlerle Dayanışma Derneği ( SGDD – ASAM ), halen 46 farklı şehirde, 72 saha ofisi ile faaliyetlerini sürdürmektedir. Dernek kamu ve sivil toplum düzeyinde; UNİCEF, UNFPA, UNWOMEN, WHO, Avrupa Birliği olmak üzere uluslararası kuruluşlar ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ilgili kamu ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğine dayalı çalışmalar düzenlemektedir” diye konuştu.

‘EN FAZLA MÜLTECİ TÜRKİYE’DE’

Karataş’ın ardından konuşan SGDD Genel Koordinatörü İbrahim Kavlak, “Suriye’de yaklaşık 5.2 milyon insan ülke dışına çıktı. Bunların 3.7 milyonu İstanbul’da kalmakta. Türkiye’deki mülteci nüfusu ise 20.sıralarda geliyor. Suriyeli nüfusun yaklaşık % 60’ı Türkiye’de. Türkiye dünyadaki en fazla mülteci nüfusunu barındıran ülkedir.

Türkiye’deki mültecilerin %70’i çocuk ve kadınlardan oluşmaktadır. Ayrıca Suriyelilerin %9’u kamplarda % 91’i ise aramızda yaşamakta. 234 Bin Suriyeli çocuk Türkiye’de doğdu. 980 binden fazla okul çağında okuması gereken çocuklar var. 2016 yılında ÇSGK’ya  86.147 Suriyeli başvurdu. Fakat bunların 29.835’i şuan çalışıyor durumda. SGDD, son 4 yılda 418.002 kişinin kaydını yapmıştır. Ocak ayından itibaren 14 bin mülteci Yunanistan’dan ülkelerine geri dönüş yapmıştır” bilgilerini verdi.

‘İNSANLAR ZORLA YERİNDEN EDİLDİ’

Kavlak’ın ardından konuşan Birleşmiş milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği İletişim Asistanı Sevcan Hacılar, “65.6 milyon kişi dünya çapında zorla yerinden edildi. Bunların başlı sebepleri ise çatışmalar, Mega krizler ve Kişilere sunulan çözümlerin yeterli olmadığıdır.  Mülteciler ile ilgili altı çizilmesi gereken bir nokta ise Zorla evlerinden olup ülkelerine geri dönememeleridir. Mülteci ve göçmen kelimeleribirebirlerden çok ayrı kelimelerdir. Mülteciler silahlı çatışma ve zulümden kaçan insanlardır. 2016 yılında mülteci nüfusunun yaklaşık %51ini 18 yaşından küçük çocuklar oluşturmuştur” dedi.

‘YEREL MEDYA BİZİM İÇİN ÖNEMLİ’

UNICEF iletişim sorumlusu Beste Gülgün ise verdiği bilgilerde, “UNİCEF olarak bizim için Yerel gazeteler ile çalışmak çok önemlidir. “Haydi, kızlar okula” kampanyası sırasında yerel medya bizim için çok önemli bir faktör oynadı. UNİCEF çocuklara yardım fonudur. 1946 yılından beri 190 ülkede faaliyet gösteriyoruz. UNİCEF çocuklar, gençler ve kadınlar ile çalışır.

Birleşmiş milletlerin çocuk hakları ile ilgili sözleşmesi var. Bunu 196 ülke imzaladı. Çocuk hakları 18 yaş altındaki bireylerin haklarıdır. Siyasi karar alma sürecinde çocuklar oy kullanamıyor dolayısıyla bu süreçte çocukların kendi siyasi görüşü olsa bile kendilerine saklıyor. Ekonomik krizle başa çıkmak için Anne ve Baba maddi durum açısından kendisini kısıyor bu durum ise çocuğu otomatikolarak etkiliyor.

‘EVİMİZE DÖNMEK İSTİYORUZ’

Düzenlenen seminerde söz alan Suriyeli Gazeteci Ahmet Murat yaptığı konuşmasında, “Suriyeli gazeteciyim, Televizyon ’da çalışıyorum. Biz Suriye’de dil ve afet yönetimlerinin Türkiye’ye göre farklı olduğunu gördük. Biz Suriyeli olarak Birleşmiş milletlere Suriyelilere yardım etmeleri yerine Suriye ile çözüm olmalarını istiyoruz. Kendi evimize dönmek istiyoruz. Türkiye’de bulunup Türkçe bilen Suriyelilerin sayısının neden az olduğunu biliyor musunuz? Çünkü biz sürekli olarak kalmak istemiyoruz” ifadelerini kullandı

Volkan KARAALİ- Kent YAŞAM

Editör: Haber Merkezi